Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bu sayfaları, Atatürk‘ün insanı olan,sevgisini bütün dünyaya yayan,bütün insanları bir ve kardeş gören ve daha önce de verdiğimiz şu sözlerini tekrar ederek tamamlamak isterim. Çünkü bu sözlerher zaman tekrarlamaya değer: "Beseriyetin hepsini bir vücut ve her milleti bubub bir uzvu saymak icap eder.Bu vücudun bir parmağının ucundaki acıdan,diğer bütün uzuvları müteessir olur. Ancak böyle bir düşünüş, insanları,milletleri, hodbinlikten kurtarır. Eger milletler arasında bir hastalık varsa, hadise ne kadar uzak olursa olsun,kendi aramizda olmuş gibi,bu eseatan şaşmamak lazımdır. Eger devamlı sulh isteniyorsa, insan kitlelerinin vaziyetini iyilestirecek milletler arası tedbirler alınmalıdır İnsanlığın heyet_i umumiyesinin refahı, açlığın ve baskının yerine geçmelidir. Dünya vatandaşları haset, açgözlülük ve kinden uzaklaşarak şekilde terbiye edilmelidir."
Sayfa 497 - Remzi KitabeviKitabı okudu
1950'lerdeki kalem kavgaları: 1950'lerde Atsız'ın üç polemik yazısı vardır. "Faruk Nafize Bir İhtar” başlığını taşıyan yazı, 9 Şubat 1951 tarihli Orkun'un 19. sayısında; "Yalan” başlıklı yazı, 25 Mayıs 1951 tarihli Orkun'un 34. sayısında çıkmıştır. 1956'da da Ocak gazetesinde Nurettin Topçu'ya karşı bir
Reklam
Arka kapak yazısı
"Yanmayı bilmeyen uçmayı öğrenemez." Hayatı boyunca zihinsel ve bedensel acılar içinde yaşamak zorunda kalan ünlü Alman filozof Nietzsche'nin insanlığa sunduğu "Ebedi Dönüş", "Kaderini Sevmek/Amor Fati", "Üstinsan" ve "Güç İstenci" gibi bilgelik kapıları, bugün bile yeni düşünüş biçimlerine ilham olmaya devam ediyor. İnsanoğlunun yaşadığı hayatı, üzerine çıkılması gereken bir oyun alanı olarak gören Nietzsche, modern dünyanın sorunlarıyla baş edebilmek için lazım gelen oyun kurallarını da açıkça ortaya koyuyor.
Bir insanın yüzüne doğuştan gelip oturmuş gülüş, üzülüş, düşünüş gibi şeylerin hiç uçmaması lazım. Uçtu mu sanki kişi ölmüştür. Yalnız ölünün yüzünde mana yoktur.
Atsız'ın "mürekkepli kalem tartışmaları"ndan biri de Nurettin Topçu'ya karşı yazdığı bir yazıdır. “Bir Felsefe Öğretmeninin Yanlışları” başıklı yazı 1956 yılında Ocak gazetesinde çıkmıştır. Topçu'nun Anadoluculuk anlayışını ve Temir'e "kahpe Timur" deyişini eleştiren Atsız, Topçu'nun "koyu
Bir şeyin olma veya olmama olasılığını aynı anda benimseyip olabileceğinebda çok inanmak ne tılsımlı bir düşünüş..
Sayfa 60 - Metis yayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Hangisi daha akılcıdır, kendisinden beklenen iş tamamlandığında makineyi durdurmak mı, - yoksa onu çalıştırmak mı kendiliğinden duruncaya kadar, yani bozuluncaya kadar. Sonuncusu, işletme sermayesinin israfı, makineyi kullananların gücünün ve dikkatinin istismarı değil midir? Başka bir yerde çok işe yarayabilecek bir şey, burada çöpe atılmış olmayacak mıdır? Makinelerin birçoğu böyle yararsız bir biçimde işletilip kullanıldıkça, onlara karşı da bir tür hor görme yaygınlaşmayacak mıdır? - Gönülsüz (doğal) ve gönüllü (akılcı) ölümden söz ediyorum. Doğal ölüm her türlü akıldan bağımsız, aslında a k ı l c ı o l m a y a n ölümdür: kabuğun değersiz maddesi belirler çekirdeğin daha ne kadar yaşayacağını ya da yaşamayacağını; yani bu ölümde, bir ayağı çukurda, genellikle hasta ve ahmak gardiyandır karar veren seçkin tutsağın ne zaman öleceğine. Doğal ölüm, doğanın intiharıdır, yani akıllı varlığın, akıllı olmayan ve kendisine bağlanmış varlık tarafından yok edilmesidir. Ancak dinsel bir ışık altında durum tam tersi gibi görülebilir: çünkü hakçası, yüce akıl (tanrı) verir, alçak aklın itaat etmesi gereken emri. Dinsel düşünüş tarzı dışında, doğal ölüm yüceltilmeye değmez. - Ölümün bilgelikle düzenlenmesi ve uygulanması, geleceğin şimdi tamamen akıl almaz ve ahlakdışı gibi gelen ahlakına aittir; onun tan kızıllığına bakabilmek, tanımlanamaz bir mutluluk olmalıdır.
Sayfa 96
İçimizdeki Çocuk ve İçimizdeki Ana-Baba duygu, düşünüş ve davranışlarımızı sürekli yönlendirdiği halde, bu kaynakları tanımak için çaba harcamayız.
Sayfa 9 - Remzi kitabeviKitabı okudu
Onun da dudaklarında bir eskiye dönüş O da yüzmede bir ses yığını üzerinde, Bin hatırayı bir anda duyan gözlerinde İnsana ruhlar dolusu haz veren düşünüş.
1.000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.