Saliha Akyol
@ebella
Biliyorum sönmek bana yakışmaz ama ben yanmaktan yoruldum.
أعلم أن هذا الانطفاء لا يليق بي ولكني تعبت من الاحتراق
Yüksek Lisans
kalu bela, 9 Aralık
1207 okur puanı
Ocak 2020 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Neresinde kaldığını unuttuğun kitabı okuma!
Seyyidhan Kömürcü farklı şiir tarzı ve betimlemeleriyle en sevdiğim şairlerdendir. Sanki şiirlerini okumuyorsunuz da bir battaniye gibi kalbinize dokuyorsunuz. Öyle sıcak, içten ve samimi.
*İnsan bir şeyi bir kere başka görür, sonrası hep bakmak
*Her şey olmuş da hiçbir şey olmamış gibi bu çağı da yanlış anlatacaklar
*Dağılmışım, beni yanlış toplamışlar gibi
*Beni Allah günde 5 defa olmamışım diye geri çağırıyor
*Seni bir ormanda bulup bütün yokuşlardan sonra
Dümdüz bir yerde kaybetmiş olmak da
Marifet sevgilim
*Dünyada çok önemli şeyler oldu
Hem ölmedim yüzükoyun
Hem alnımda yeryüzü
Ölürüm dediğim yerde ev yaptım
*Okurunu sakatlamış kitaplar gibiydin. Çünkü öldürmez ama okurunu sakat bırakır bazı kitaplar!
"EY KİTAP, TARAFINDAN SAKATLANDIM!!!"
Saliha Akyol
Bazı kitaplardan daha çok reklamı konuşur!
Kitap gündemde olan bir kitap olmasına rağmen maalesef bana pek geçmedi. Edebi olarak çok hafif ve sade kalan bir dili var. Ayrıca sanki içerisini gereksiz bilgilerle doldurmakla inatlaşmış sanki yazar. Bazı yerlerdeyse sürekli bu inatlaşma sıkıcılığı kendisini yenilemiş. Kitabı okumak ya da okumamak aslında hayatıma pek bir şey katmadı. Kitaba karşı verilmiş bir emek kitaba olumsuz baktırmıyor sizi ama bir hiç uğruna sonlanması da olumlu da baktıramıyor. Açıkçası biraz zorlanarak okuduğum bir kitap oldu.
Konu olarak da ekonomik ve sosyolojik sınıf ayrımı ile aşkı anlatmış yazar. Aslında daha ağdalı bir üslupta yazılabilirmiş. Neyse uzatmadan kendi sonucumla bitireyim:
"Hislerin de ekonomisi vardır. Bazıları bunu göremese de, modernizm her zaman zemininde bir kast sistemini barındırır. Çünkü körlük her zaman gözlerin görememesi değil, bazen de hislerin kaybıdır." Saliha Akyol
Martin Eden 
Jack London
Ben bu yazarı bir YouTube kanalında dinlediğim yalan tasviri ile tanıdım. Bir insan hem bu kadar mantıklı hem de bu kadar açıklayıcı nasıl olabilir :) Neyse bu kitabında ise halkın yönetmesi ve yönetilmesi ele alınmış. Teorik kelimeler olsa bile yazarın üslubu sade ve akıcı şekilde. Önemli olan özümseyerek okuyabilmek ve yazar bu sayede bunu başarmış. Koyun gütmekten ziyade nasıl yönettiğimizi ve yönetildiğimizi vatandaş olarak okumalısınız. Ayrıca her yöneticinin de yönetmeyi öğrenmek için mutlaka okuması gerekli. Keyifli okumalar...
Toplum Sözleşmesi 
Jean-Jacques Rousseau
Okur Takip Önerileri
OKU-MA-YACAKLARINIZ ARASINDA!!!
Bazı kitapları neden okumamanız gerektiğini öğrenmek için okursunuz! Yazarın ilk ve kısa bir öykü şeklindeki bu eseri duru bir anlatımla ilerliyor. İçerik yüzeyel kalmış. Çünkü ne kirpilerin aşkına çok derinlemesine girilmiş, ne de Otlukbeli Savaşı'nın derinlerine inilmiş. İki kirpinin gözünden Otlukbeli savaşını konu alan kitapta bana itici gelen ana etkenler yazarın bu derinliklere girmemesi, eserde öznelliğini hissettirmesi ve Tanrı'ya yer yer insani özellikler atfetmesi!..
Bu nedenlerden ve Müslüman olmamdan dolayı kitap bana geçmedi...Saliha Akyol 
1473
Bir şehrin en güvenilir yeri sizce neresidir?
Merhaba, bu kitap sizin bir dostunuz gibi. O kadar akıcı ve ruha iyi gelen bir yönü var ki, sanki sizinle bir insan gibi sohbet ediyor. Kalbinize ve ruhunuza metaforlarıyla ilmek ilmek işliyor. Her sayfada en az altını çizebileceğiniz bir cümle var. Benim hoşuma en çok giden ve kitabın kalbi olan cümle:
Sevgili Dost,
Bir şehrin en güvenilir yeri sence neresidir?
Şehrin neresinde kendimizi güvende hissedebilir, mızraklardan ve oklardan emin olabiliriz?
Posta Kutusundaki Mızıka 
A. Ali Ural
Okuyun ve önerin.
Her zaman tesadüflere değil tevafuklara inanmışımdır. İnsiyak kitabıyla tanışmam da böyle başladı. İyi okurlar tarafından ısrarla okumam önerildi ve okumaya başladım. Yazarıyla tanışmam da tevafuk eseri oldu. Ben hiçbir Türk roman kitabının beni böyle etkilediğini ve aşkın bu denli felsefi ve tasavvufi yönüyle ele alındığını görmedim. Şimdi size kitaptan en beğendiğim alıntıları paylaşacağım. Kitabı okuyan varsa beğendiği alıntıları yazabilir. Eğer bu kitabı henüz okumadıysanız kitapla mutlaka tanışmanızı öneririm.
"Çok azdır kalbe işleyen nakkaş."
"Yaşanmayan her şey ihtimaldir. Aşk bütün ihtimallere değer."
"İnsan her şeyin bir fazlasıdır. Ölüm de yaşamın bir fazlası."
"Dünyaya diyorum, nasıl dayanıyorsunuz?"
"Hiçbir şeye ihtiyacı kalmayan insan, asıl ihtiyacı olan şeyi bulmuş demektir."
"Üzüntü duyup uçmaya küsen ve kendini kafese kilitleyen bir kuş gördün mü hiç?"
"Beni siz tamamlayın."
*Bonus(Bence kitabın kalbi olan cümle): "Yanmadan yakıyorsan yangın çıkarıyorsun demektir."
İnsiyak 
Mehmet Durmaz
Eğer şiir seviyorsanız okumanız gereken en fazla 30 dk nızı alacak önemli eserlerden biridir. Ben 15 dk da bitirdim. Özellikle bazı noktalarda metaforlar çok iyiydi. Her kitapta yazdığım gibi benim için bu kitabın kalbi şu cümledir:
"Ben onun sılası, kendimin gurbetiyim"
Şiirler 1 -Monna Rosa 
Sezai Karakoç
Kitap beklediğiniz gibi birbirinizi tavlama sanatını içermiyor. O yüzden hiç ümitlenmeyin :) Kitap sevmenin sanatını anlatıyor. Sanatta ise bir şeyi severek nasıl yapabileceğinizi... Öncelikle kendinizi severek bu işe başlayabileceğinizi... Ayrıca bunu felsefi bir biçimde ele almış. Keyifli bir okuma sunuyor.
Sevme Sanatı 
Erich Fromm
Bu kitabı bana bu uygulamada tanıştığım bir arkadaşım hediye etmişti. Normalde roman çok fazla okumam fakat bu kitap gerçekten güzel. Hatta bana birisine hangi kitabı hediye olarak alalım diye soracak olursanız, arkadaşınız eğer roman seviyorsa size bu kitabı kesinlikle almanızı öneririm. Özellikle her sayfada en az bir cümlenin altını çizebiliyorsunuz. Kitabın ortalarından sonlarına doğru daha çok etkilenmeye başlıyorsunuz. Herkesin mutlaka okuması gereken mükemmel bir kitap!
"Mutsuz olmak için harcadığın tek bir an sana geri gelmeyecek. Yaşamının ne zaman başladığını biliyorsun ama ne zaman biteceğini bilmiyorsun. Mutluluk şimdiki zamanda yaşanır."
Bugün Kalan Hayatımın İlk Günü 
Maud Ankaoua
Tarık Tufan'ın kalemini çok beğeniyorum. Bu kitabında da kalbinden dizeler buldum. Bence bu kitabın nabzı ilk satırlarıyla atmaya başlıyor:
"Biz her şeye, esirgeyen ve bağışlayan, çokça esirgeyen ve çokça bağışlayan, hep esirgeyen ve hep bağışlayan Rabbin adıyla başlayan adamlarız Anna."
Özellikle ebe olmamdan mütevellit bir cümlenin içinde kullandığı zincirleme sıfat tamlaması olan betimlemeye de kalbimi bıraktım
"...kalbi rahminden daha fazla kanayan kadınlar..."
Beğendiğim betimlemeleri arasında bir de bu var:
"Kaşların Bismillah, yüzün Beytullah."
Hem şiirsel hem akıcı hem sade hem de bu kadar naif betimlemeli bir kitap olması okunmasını zevkli kıldı benim için.
"Gözlerim biraz yorgun. İçinde bekleyişler, bekleyişler, bekleyişler, bekleyişler, bekleyişler, bekleyişler..."
Yazar dram ağırlıklı öykülemeler yapmış kitapta fakat bunu yaparken konuları da gereğinden fazla uzatıp sıkmamış okuru. Bu kitabın akıcı olmasını sağlayan en ön plandaki özellik. Kalbinize değen çiçekler olsun istiyorsanız bu kitabı mutlaka okumalısınız. Çünkü içinizde kalmış tohumları filizlendiriyor.
"Ama geçecek, hepsi geçecek. Şifalı gözlerin her şeyi iyi edecek. Gözlerimin içine bakmaktan korkma Anna."
Bir Adam Girdi Şehre Koşarak 
Tarık Tufan
Ömer Hayyam çok değişik bir bilim adamı. Özellikle zekasına hayranım. Bu kitap şarap+aşk+insan üçgeninden oluşan bir dörtlükler silsilesi. Bazen okuduğunuz dörtlük ne anlatıyor diye iki üç kez okumak zorunda kalabiliyorsunuz. Çünkü dili düz ve sade olmasına rağmen anlam yoğunluğu fazla. Bu kitabın bir kalbi olsaydı bence nabzı şu dörtlükte atardı:
Sevgili, seninle ben pergel gibiyiz:
İki başımız var, bir tek bedenimiz.
Ne kadar dönersem döneyim çevrende:
Er geç baş başa verecek değil miyiz?
Dörtlükler 
Ömer Hayyam
