Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bizi en büyük zorluklarımızdan kurtaracak son iki makineyi keşfedebilseydim, neyse! Insanlığın acısı ikidir: Erkek için en güç şey düşünmek, kadın için en korkunç acı doğurmaktır. Amma ne düşünce ne de doğum makinesini icat ettik, belki de asla edemeyeceğiz.
Sayfa 103 - İş Bankası Kültür Yayınları, 12. BaskıKitabı okuyor
İnsan bir eşyasını kaybettiğinde en son bıraktığı yeri hatırlamaya çalışır ama iç sesini kaybettiğinde nerede arayabilirsin ki?
Reklam
Romanın Hazırlanması ve Yayını Bozkurtlar Diriliyor romanının yazımı 15 Nisan 1949'da bitmiştir. Hacaloğlu'nun kitabında 19 Ocak 1946 ile 16 Aralık 1948 tarihleri arasında Atsız'ın sadece sekiz mektubu vardır. Bunların hiçbirinde bu romanı yazdığından bahsetmiyor. Şüphesiz daha pek çok mektup olmalıdır. Nitekim Hacaloğlu,
Romanın Hazırlanması ve Yayını Bozkurtlar Diriliyor romanının yazımı 15 Nisan 1949'da bitmiştir. Hacaloğlu'nun kitabında 19 Ocak 1946 ile 16 Aralık 1948 tarihleri arasında Atsız'ın sadece sekiz mektubu vardır. Bunların hiçbirinde bu romanı yazdığından bahsetmiyor. Şüphesiz daha pek çok mektup olmalıdır. Nitekim Hacaloğlu,
Son derece gururluyum; en ufak şey, derim soyulmuş da, sanki havanın teması bile bana ıstırap veriyormuş gibi hissetmeme neden olur.
"Ölene kadar ardınızdayım Hünkârım." dedi en samimi haliyle. "Son nefesime kadar hizmetinizdeyim." "Arkamda değil, önümde olacaksınız Ak Şeyhim. Âlimlerin mertebesi, Sultanların çok üzerindedir vesselâm.
Sayfa 89 - Korza Yayıncılık, Haziran 2022Kitabı okuyor
Reklam
Bir babanın en hazin anısı
Çocuğumu ölüm döşeğinde son bir defa öpememiştim. Hatta ertesi sabah cenazesini bile uzaktan takibe mecbur oldum.Komşular beni tanımayanlara uzaktan parmakla gösteriyorlardı. Kimse bana acıyıp bir tek teselli sözü söylemedi. Çocuğumun mezarına ancak kalabalık çekildikten sonra gidebildim. Orada bile hala beni görenler varmış gibi ağlamaya cesaret edemiyordum. Kızıma:'' Kurtuldun çocuğum ,yaşasaydın muhakkak bedbaht olacaktın. Kurtuldun, rahat rahat uyu. Keyfine bak!
Sayfa 154 - İnkılapKitabı okuyor
1. KÜRDLERİN KÖKENİ VE KISA KÜRD TARİHİ
Tarihçiler, genel olarak MÖ 3000-2500 yıllarından itiba- ren On Asya'dan başlayarak, Dicle-Fırat Havzası'nda ve Me- zopotamya'da tarih sahnesine çıkan Subaru, Hurri, Guti, Lulu, Lor, Kassit, Mitani, Med, Manai, Urartu, Karduk ve Gord gibi birçok kavmi Kürdlerle ilişkilendirirler. Kürdlerin ataları sayılan halkların, en az son dört bin yıl boyunca Mezopotamya, Basra Körfezi'nin kuzeyi, Hazar Gölü'nün güney batısı, Toros Dağları'nın güneyi ve doğusu, Anadolu'nun doğusu ve güney doğusu, Van Gölü ve Zagros Dağları çevresinde yaşadıkları bilinmektedir. Yunanlı komutan ve tarihçi Ksenophon'un Anabasis adlı destanı, Demirci Kawa Efsanesi, Şahname, Farsname, Evliya Çelebi'nin Seyahatname'si, Bitlisi Emiri Şerefhan'ın Şerefname adlı eseri ve Rus Tarihçi Minorsky ile İngiliz bilim adamı Driver, Kürdlerle ilgili önemli bilgi ve belgeler vermektedirler. MÖ 3000 yıllarından itibaren, Subaru ve Gutilerden başlayarak, pek çok Kürd topluluk bölgede egemenlik kurarken bunların en önemlilerinden biri Medlerdir. Kürd toplulukları, tarihsel süreç boyunca pek çok hükümet, krallık, beylik, devlet veya devlet yapılanmasına benzer yönetimler oluşturmuşlardır
331 syf.
·
Puan vermedi
Kirlenmiş Cümleler & Kirlenmiş Hisler & Kirlenmiş İnsanlar
Canım eşimle birlikte giriştiğimiz bir okuma serüveni kitabıdır bu. İki kişilik minik kitap kulübümüzün ilk ve son kitabı. Aslında bu kitapla noktayı koyarak iyi ettik çünkü benim için çok değerli bir kitap oldu. Okuduğumda uzun uzadıya konuştuğum ve hala etkisinden tam çıkamadığım bir kitap kendisi. Filmini de izledim filmi de güzeldi ama kitap kadar derli toplu değildi açıkçası. Çoğu olaya değinmişler fakat bunun sonucunda daha bölük pörçük bir kurgu elde etmişler. Kitabı okumadan aradakileri tamamlamak pek mümkün değildi. Kitap bizi gören sadece bir kişinin olduğu ve diğer herkesin kör olduğu bir evrene alıyor ve her şeyin en kötüsünü, suçların bile en adilerini bu evrende görüyoruz. Normalde pek spoiler içeren yorumlar yazmıyorum ama şunu eklemeden geçemeyeceğim: bir noktada güçlü bir grup insan diğerlerine yemek vermek için kadınları kendilerine vermelerini istiyor. Ve her şey, herkes kirleniyor. Yazar bunu hem maddesel hem manen çok güzel bir şekilde işlemiş. Ve öyle bir yazım şekli kullanmış ki, her duygu adeta satır aralarından kalbimize dökülüyor. Sonu konusunda spoiler vermek istemiyorum ama bazen bir şeylerin olması ya da olmaması belki bir noktadan sonra bazılarımız için hiçbir şey değiştirmiyor. Aynı kalakalıyoruz. Ben ne yaşadım diye oturup düşünmekten başka şansımız kalmıyor…
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022104bin okunma
7.cilt
1682. İbni Ömer radıyallâhu anhümâ'dan rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: "Bu sûretleri (resim ve heykelleri) yapanlar, kıyamet günü, ‘bu yaptıklarınıza can verin, haydi!’ diye azâb edileceklerdir." Buhârî, Büyû' 40, Bedü'l-halk 7, Nikâh 76, Libâs 89, 92 95, Tevhîd 56; Müslim,
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.