"Düşünce ve yazıda özgür olmak isterim, dünya davranışımızı yeterince sınırlıyor."
Wolfgang Van Goethe
______
Osman Şahin'in okuduğum ikinci kitabı oldu. İlki otobiyografik öğelerin ağırlıkta olduğu Kolları Bağlı Doğanlar kitabıydı. Selam Ateşleri- Ay Bazen Mavidir kitabında birbirine yer yer tema, konu veya ele alınan duygu
Hukukçu ve araştırmacı olan İlhan Arsel'den beyinlerde şimşekler çakmasına sebep olabilecek sert bir kitap. İlhan Arsel, okuyucularına İslam dini içerisinde kadına yönelik ayrımcılığı, gericiliği anlatmış ve sert bir şekilde eleştirmiş. Bunu yaparkende Kuran-ı Kerim'den ayet, sahih hadis ve birinci elden İslami kaynakları kullanıyor, yani boşa
Roman, bir yazar adayının ilk romanının basılıp basılmayacağının cevabını yayınevinden beklerken kendi kendisiyle giriştiği hesaplaşmayı konu alıyor.
Romanın kahramanı Cemil, eşi Nazlı ile sıradan bir hayat yaşarken yıllardır yaptığı inşaat mühendisliği görevini bırakıyor.
Birkaç arkadaşı dışında dışarıyla pek münasebeti yok Cemil’in. Apartmanlaşmanın yoğunlaştığı bir semtinde yaşıyor Ankara’nın. Toplu konutların gittikçe artmasına şahit oluyor. Cemil’in hayatı, haftada bir oynadığı halı saha maçları dışında bu mahallede ve esas olarak bir oda ve bir salondan oluşan evde geçiyor. Elektrik faturasının zamanında ödenmesi gibi küçük işler, üst kattan banyoya su sızması gibi olaylar, komşudan gelen bir ses ya da evde duyulan bir tıkırtı, yaşlı komşuyla, bakkalla ya da güvenlikle zorunlu olarak kurulan birkaç sözcüklük diyalog bu son derece durağan hayatta anlatılmaya değer önemli olaylar halini alıyor. Olağanüstü olaylar yok, her şey sıradan.
Romanın sonunda bir yayınevi editörü Cemil’i arayarak yazmış olduğu eserde birtakım düzeltmeler yapması gerektiğini söyleyerek telefonu kapatıyor.
Romanda modern insanın çelişkileri ve çıkmazlarına da yer verilmiş. Cemil, çalışmıyor; ama karısı Nazlı doktor olduğu için geçimlerinde maddi sıkıntı yok. Türkiye şartlarını düşününce bir erkeğin çalışmadan karısının kazandığı parayla yaşamını sürdürmesi biraz zor. Mahalle baskısı, erkeklik gururu… daha birçok sebep sayabiliriz.
İnceleme öncesinde bu kitabı bana hediye ettiğin için sana sonsuz teşekkürler
Homeless
Hediye ettiğin kitaplar içinde en güzelini sona saklamışım farkında olmadan meğer. İyi ki okudum, iyi ki vesile oldun...
Kitabın konusuna geçmeden önce Leonardo ve eseri "Son Akşam Yemeği" ile ilgili biraz bilgi vermek
#erkekleryerinibilsin diyince kadınlara yaranmak için yapıyormuşuz öyle yazmış bazı erkek müsveddeleri!
Niye? Çünkü tüm hayatlarını karşı cinse yaranmak ve yaltaklanmak üzerine kuran,zavallı ve leş "erkeklik gururu" incindiği için zoruna gitti tabi basit bir empati bile kurmak!
》İskoçyalı bir soylu olan Macbeth kitabın başlarında çevresi tarafından sevilen ve sayılan bir karakter olarak karşımıza çıkıyor. Fakat daha sonra üç cadının kehaneti ve karısının sözlerinden etkilenmesi sonucu bambaşka birine dönüşüyor. Kalbine ekilen yükselme hırsının onu nasıl bir değişimden geçirdiğini okuyoruz. Verdiği kararlarla adım adım
“Orta Osmanlı Türkü, erkeklik gururu ve zorbalık duygusu ile kadını hala aşağı bir yaratık, ahlak ve onurdan yoksun dişi bir hayvan gibi görür, zayıf içgüdüsü nedeniyle erkek tarafından korunması gerektiğine inanırdı.”
Zihnini asıl işgal eden birkaç esaslı şeydi fakat her biri birçok kol peyda ederek birbirine karışıyor, düşüncelerinin ipliği dolaşıyordu, evvela asıl onu erkeklik gururu işgal ediyordu.
Olay şöyle oldu Hakim Bey ben anlatayım en baştan;
İnsan çocukken, anasında babasında ne yoksa onu arıyor demek ki.
14-15 yaş da çocuk yaşı bence. Annem sürekli bir evi çekip çevirme telaşında, baba desen ne iş bulsa onun peşinde, kolay değil evde kaç nüfus onun eline bakıyor.
Yani evde a’federsin aşk yok Hakim Bey.
Zaten daha yeni genç