İnsanlar özünde kötü değillerdir, alçak, sefil değillerdir, ezilmişler. Acı çekmişler ihtiyaçlardan, ağır işlerden, saygı duyulmamaktan, küçük görülmekten hep. Ruhları kötülükle dolu ve kendilerinden zayıf olan herkese bu kötülüğü kusmaya hazırlar.
Ayrıcalıklı kişilerin ezilmişler karşısında kendilerini bağışlatmak için omuzlarında hissettikleri kaygılar, aslında ayrıcalıklı kişilerin ayrıcalıklı kanunlarını koruyabilme kaygılarıdır..
Yazarların yekpare bir sözün temsilcileriymiş gibi düşünüyoruz. Oysa "ezilmişler ve aşağılanmışlar" Dostoyevski'siyle "ecinni tayfası" Dostoyevski'si aynı Dostoyevski değildir. Aynı Suç ve Ceza'nın içinde bile birbirini yerinden etmeye yazgılı birkaç ses aynı anda duyulabilir. Toplumsal ya da kutsal yasayı bir güç
Denemelerden oluşan, kolay okunur, kalbe dokunur kısa bir kitaptı. Hayatın akışı içinde, bu akışa ayak uyduramayan her kim vardıysa bu kitaptaydı. Bu kargaşaya, bu gürültüye, bu merhametsizliğe ayak uyduramayanlar için bir mağara istiyordu yazar. Tüm ezilmişler, tüm arada kalmışlar ve tüm başkaları için yaşayanlar için.
Bazı denemeler anlamsız gelse de, bütün itibariyle oldukça sosyal ve vicdani konular ele alındığından kitaba olan ilgi kopmadan sonlanıyor.
Tavsiyelerimle..
Beni okuyamayanlar için yazıyorum: ezilmişler için, yüzyıllardır tarihe geçebilmek umuduyla kuyrukta bekleyenler, kitap okuyamayanlar ve kitap alacak parası olmayanlar için.
Fabrika bacaları çatlayacak hırsından Sefaletler, felaketler ve kötü niyet
Her gün götürüyor içimizden birini
Şu fabrika, şu vapur, lokomotif düdüğü Şarkısını tekrarlıyor ezilmişler şehrinin.