Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
“Hepimiz aynı sona yürüyorduk nihayetinde. Dünyaya kazık kakacakmışız gibi pervasız, neredeyse hayatın sonsuzluğuna güvenerek yaşayıp giderken, günün birinde aniden ömür niyetine yaşadığımız fasarya bitiyor, sahip olduğumuz her şey anlamını yitiriyordu.”
Sayfa 275 - Hep KitapKitabı okudu
Zatıyla iyi-kötü yoktur ama?
-Adem: İnsanlık dışı ile içini ne ile ayırıyorsunuz ki? Zaten iyi-kötü olan ne? Allah'a inanmadıktan sonra, alemde zatıyla iyi-kötü yoktur!... -Rezzan Hanım: Zatıyla iyi kötü yoktur ama, insanda bir de akıl var!.. -Adem: Aklım bana diyor ki: «Ey Adem!.. Öleceksin ve her şey bitecek... Mesuliyet, başkasını düşünmek falan filan fasarya... Elinden ne gelirse ve canın neyi çekerse onu yap!.. Keyif senin!..» -Rezzan Hanım: Olur mu? O zaman ne toplum kalır, ne insanın cismi... -Adem: Bana ne? Ve sana zararı yoksa, sana ne? Nasıl olsa bunlar biz ölünceye kadar bitmez!.. -Rezzan Hanım: Olmaz!.. Herkesin istediği gibi davranacağı, ama birbirine zarar veremeyeceği ortak bir nokta lazım! -Adem: Kaç türlü tezat bir arada!.. Herkesin istediği gibi davranacağı ve birbirine zarar veremeyeceği ortak nokta anlayışı da, herkesin kendine göre!.. Hakikatin hakikati nerde? Her bahiste bunu soracağım ve işi Mutlak Fikrin Gerekliliğine bağlayacağım!.. Önceden, akıl adına his ve bedahetleri dehleyen sizdiniz... Dine, akla uygun değil diye karşı çıkmıyor muydunuz?.. Sonra da kendi sisteminizin çuvalladığını görünce, bu sefer de aklı dehleyip rastgele bir duyguculuk müdafaasına moda olarak kapıldınız!.. Bedahetlerle yaşayacaksan, bunun hakikati ne? Akıl diyorsan, bunun ölçüsü ve hakikati ne?
Sayfa 234 - İBDA YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Fasarya - Haldun Taner
Birine her acıyışımızda -itiraf edelim ya da etmeyelim- az buçuk budalaca bir üstünlük böbürlenişi saklı değil midir?
Sayfa 149 - Yapı KrediKitabı okudu
2012 (Kızar mı bunları yazdığım için Allah Baba?) isimli yazı
“Milletin dinle, diyanetle bir derdi yok. Herkes geçim derdiyle meşgul. İnsanlar başlarını gözlerine kestirdikleri şeylere para yetiştirme endişesinden alamıyor. Türkiye'deki en etkin ve yaygın din “geçim derdi dini” globalizmin, küreselliğin dayattığı moda artık bu. Bundan başkası fasarya. Geçim derdi dininin en bilinen ibadet şekli “şimdilik böyle” veya “bugünlerde böyle” tarzında tezahür ediyor."
Sayfa 151
hepimiz aynı sona yürüyorduk nihayetinde.dünyaya kazık kakacakmışız gibi pervasız,neredeyse hayatın sonsuzluğuna güvenerek yaşayıp giderken, günün birinde aniden ömür niyetine yaşadığımız fasarya bitiyor,sahip olduğumuz her şey anlamını yitiriyor .
Hepimiz aynı sona yürüyorduk nihayetinde. Dünyaya çivi çakacakmışız gibi pervasız, neredeyse hayatın sonsuzluğuna güvenerek yaşayıp giderken, günün birinde aniden ömür niyetine yaşadığımız fasarya bitiyor, sahip olduğumuz her şey anlamını yitiriyordu.
Sayfa 277Kitabı okudu
Reklam
Fasarya öyküsünden : “Niyetimiz ne roman, ne hikaye yazmak… Bizim burada yapmak istediğimiz, onun hayatının şurasından burasından alınıp iki üç olay şeridini, bir film fragmanı misali, sayfanın beyaz ekranına aksettirebilmekten ibaret.”
"Hepimiz aynı sona yürüyorduk en nihayetinde. Dünyaya kazık kakacakmışız gibi pervasız, neredeyse hayatın sonsuzluğuna güvenerek yaşayıp giderken, günün birinde aniden ömür niyetine yaşadığımız fasarya bitiyor, sahip olduğumuz her şey anlamını yitiriyordu."
Sayfa 275Kitabı okudu
96 syf.
·
Puan vermedi
·
8 saatte okudu
Haldun Taner
Haldun Taner
'in
Şişhane'ye Yağmur Yağıyordu
Şişhane'ye Yağmur Yağıyordu
adlı öykü kitabı, dokuz öyküden oluşmaktadır. Öyküler, mekân ve zaman kullanımı açısından dikkat çekicidir. Yazar olayları gülünç taraflarından, kıvrak, sürprizli, esprili bir üslûba aktarmıştır. Kitap, 1950'ler Türkiye'sinin dünyayla kurduğu bağı, Türkiye'nin dünyasallaşmasını, modernizm sürecinde nasıl bir yol kat ettiği, teknolojik ve kültürel gelişmin Türkiye'yi nasıl etkilediği üzerine fikirler vermektedir. En sevdiğim öyküler Fasarya ve Atatürk Galatasaray'da oldu...
Şişhane'ye Yağmur Yağıyordu
Şişhane'ye Yağmur YağıyorduHaldun Taner · Yapı Kredi Yayınları · 20151,511 okunma
Fasarya öyküsü’ Haldun Taner
Bir kadın tarafından beğenilmek… Ama çirkin, ama uyuz, ama ucube, zarar yok. Beğenilmek. Bu ne büyük kelimedir farkında mısınız?
Reklam
Dünya­ya çivi çakacakmışız gibi pervasız, neredeyse hayatın sonsuz­luğuna güvenerek yaşayıp giderken, günün birinde aniden ömür niyetine yaşadığımız fasarya bitiyor, sahip olduğumuz her şey anlamını yitiriyordu.
Hepimiz aynı sona yürüyorduk nihayetinde. Dünyaya kazık kakacakmışız gibi pervasız, neredeyse hayatın sonsuzluğuna güvenerek yaşayıp giderken, günün birinde aniden ömür niyetine yaşadığımız fasarya bitiyor, sahip olduğumuz her şey anlamını yitiriyordu.
Sayfa 275Kitabı okudu
Şu dünyada neyim ki ben? İsmi üstünde Fasarya'yım işte.
Sayfa 102Kitabı okudu
273 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.