Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Ben diyorum ki, tek bir çe­şit özgürlük vardır, bir tanecik: O da önce insanın gözünün görmesi, sonra da cebinin mangırla dolmasıdır, gerisi fasarya! ...
Sayfa 432Kitabı okudu
Halk istiyormuş da bu yüzden yukardaymışlar!.. Oy nedir Allahaşkına, bilmeyen mi kaldı! Demokrasi? fasarya! martaval!.. Yufka yürekli adamları kandırmanın yolu... Hih! Hih! Hih!..
Sayfa 257Kitabı okudu
Reklam
Ben diyorum ki, tek bir çeşit özgürlük vardır, bir tanecik: O da önce insanın gözünün görmesi, sonra da cebinin mangırla dolmasıdır, gerisi fasarya!..
Sayfa 432Kitabı okudu
"Ben diyorum ki, tek bir çeşit özgürlük vardır, bir tanecik: O da önce insanın gözünün görmesi, sonra da cebinin mangırla dolmasıdır, gerisi fasarya!..."
Sayfa 402 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Demokrasi? fasarya! martaval!.. Yufka yürekli adamları kandırmanın yolu...
Sayfa 227 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Fasarya
Birine her acıyışımızda -itiraf edelim veya etmeyelim- az buçuk budalaca bir üstünlük böbürlenişi saklı değil midir?
Sayfa 87 - YKYKitabı okudu
Reklam
Ah talihsiz Fasarya....
Bir kadın tarafından beğenilmek... Ama çirkin, ama uyuz, ama ucube, zarar yok. Beğenilmek... Bu, ne büyük kelimedir farkında mısınız beyler!
İsviçre'de bir kapıyı çaldığınızda kapıyı beş cm açıp, büyük bir güvensizlikle aralıktan bakarlar. Türkiye'de ‘hangi' kapıyı çalarsanız çalın sonuna kadar açıyorlar. En büyük fark bu, ekonomi falan fasarya.
“Ben diyorum ki, tek bir çeşit özgürlük vardır, bir tanecik: O da önce insanın gözünün görmesi, sonra da cebinin mangırla dolmasıdır, gerisi fasarya!..
Sayfa 668Kitabı okudu
Dünyaya kazık kakacakmışız gibi pervasız, neredeyse hayatın sonsuzluğuna güvenerek yaşayıp giderken, günün birinde aniden ömür niyetine yaşadığımız fasarya bitiyor, sahip olduğumuz her şey anlamını yitiriyordu.
Sayfa 275 - ölüm
Reklam
Şu yıldızlara bak. Aya bak. Dünya, yaşamak... Üst tarafı fasarya...Bu dün­yada yaşadığın yanına kar kalır. Giderken götüreceğin iki arşın kefen...
Sayfa 41 - EPSİLON YAYINCILIK
". Hepimiz aynı sona yürüyorduk nihayetinde. Dünyaya kazık kakacakmışız gibi pervasız, neredeyse hayatın sonsuzluğuna güvenerek yaşayıp giderken, günün birinde aniden ömür niyetine yaşadığımız fasarya bitiyor, sahip olduğumuz her şey anlamını yitiriyordu.."
Erkeklerin her türlü ezici gerçeğe karşı futbola sığınarak kendilerini böylesine muhteşem aldattıklarına bakmayın siz. Bazı edebiyatçılar gerçeği çok erken görmüşler. Örneğin Haldun Taner. 'Fasarya' adlı öyküsünde iki adam dertleşir; gençliklerinde biri sağ haf biri de sol haf oynamıştır. Ve artı hayatın gerçekleri bellidir. 'Biz hep haf oynayıp durmuşuz. Arada golleri başkaları attı, parsayı onlar topladı. Bundan sonra da biz yine haf duracağız, golleri başkaları atacak. Kaderimiz haflıkmış, ne denir?' Ya kaderi sadece izleyicilik olanlara ne buyrulur? İşte futbolun gelip dayandığı yer: Hayat için kullanılan bir metafor.
Sayfa 212 - Öteki Yayınevi
96 syf.
10/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Bir Haldun Taner Klasiği
Haldun Taner'in kalemini çok sevdim. Şişhane'ye Yağmur Yağıyordu birbirinden güzel 9 hikâyeden oluşuyor. Benim en çok sevdiğim Fasarya oldu. Haldun Taner severler için güzel bir kitap,tavsiye ederim. Sayfa altlarında eski kelimelerin anlamı verilmiş o yüzden anlaşılmaması gibi bir durum söz konusu değil. #okumakneguzelsey
Şişhane'ye Yağmur Yağıyordu
Şişhane'ye Yağmur YağıyorduHaldun Taner · Yapı Kredi Yayınları · 20151,511 okunma
273 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.