"Alelade ailelerde de ev müştereken, karı ile kocanın ikisine aitti. Çocuklar üzerindeki velayeti hassa, baba kadar anaya da aitti. Erkek daima karısına hürmet ederdi, onu arabaya bindirerek kendisi arabanın arkasından yaya yürürdü. Şövalyelik, eski Türklerde umumi seciye idi. Feminizm de Türklerin en esaslı şiarı idi. Kadınlar mala tasarruf ettikleri gibi, dirliklere, zeametlere, haslara, malikhanelere de malik olabilirlerdi. Eski kavimler arasında hiçbir kavim Türkler kadar, kadın rehtine (reht = kalabalık,cemaat,kavim,kabile) hukuk vermemişler ve hürmet göstermemişlerdi. Ana soyuyla baba soyunun müsavatı soy faslında zikredildiğinden burada tekrarına lüzum yoktur."