Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gerçek şu ki hayat, kolluyormuş gibi gorünmedigi zamanlarda bile arkanızı kollar. Ama sizde üzerinize düşeni yapmalı ve fırsat pencereleri açılınca her seyinizle içeri girmelisiniz.
"Bir çocuğa sırf kız olduğu için bazı kapıları kapatıyorsanız ya da sırf erkek olduğu için fazladan fırsat pencereleri açıyorsanız işte o noktada ayrımcılık yapıyorsunuz demektir."
Sayfa 140 - Doğan Kitap
Reklam
_UYUYORSUN! Rüyadasın. Gece gündüz demeden rüya görüyorsun. Bazen açık bazen de kapalı gözlerle. Hakikat değilsin. Rüya gören bir zihin, hakikati göremez ve hakikati de bir hayale dönüştürür. Gerçekle yüzleşirsen gerçek, hakikate dönüşür; kaçarsan yalanlar içerisinde yaşarsın. Uyan! Uyanık ol. Uyanık olmak hedeftir. Sessizlik içinde düşünerek
382 syf.
·
Puan vermedi
Yıl 1881. Bir ulusun kaderinin tayin olacağı o yılların başlangıcına, bir doğum müjdesine götürelim önce sizi. Hepimizin malumu. Sarı saçlı, mavi gözlü, pembe yüzlü bir oğlan çocuğunun doğumuna. Mustafa'nın doğumuna. Annesi Zübeyde Hanım, net olmayan Mustafa Kemal'in doğum günü tarihi için erbain soğuklarını işaret etmiş. Erbain
Tek Adam - Cilt 1
Tek Adam - Cilt 1Şevket Süreyya Aydemir · Remzi Kitabevi · 20192,477 okunma
Oğuzcum 14.bölümü noktalama işaretleri koymadan yazmış tam 76 sayfa
Ölü mevsimin mort sezonuna rastladınız beni daha önce görseydiniz daha önceleri neredeydiniz neden bana gülmeden cesaret verdiniz gülseydiniz dağılırdı derdiniz bilseniz ne rahat ederdiniz gülerdim tamam oldu artık size sen diye hitap edebilirim yorulmak bilmezdi gücünün son noktasına gelinceye kadar durmazdı vatandaşlarıma benzemiyorum kendimi
Sayfa 473 - İletişim yayınlarıKitabı okudu
"En iyi arkadaşımız olmalıyız kendimizin. Başkası sevmesede kendimizi sevmeliyiz doyasıya , ama kibir, bencillik dozunu abartmadan. Yeni şeyler denemekten hiç korkmayalım, kutunun dışına çıkalım korkusuzca, derin nefes alalım, bambaşka bir dünya ve fırsat pencereleri görmeye beynimizi açık tutalım."
Reklam
Ölü mevsimin mort sezonuna rastladınız beni daha önce görseydiniz daha önceleri neredeydiniz neden bana gülmeden cesaret verdiniz gülseydiniz dağılırdı derdiniz bilseniz ne rahat ederdiniz gülerdim tamam oldu artık size sen diye hitap edebilirim yorulmak bilmezdi gücünün son noktasına gelinceye kadar durmazdı vatandaşlarıma benzemiyorum kendimi
Kulun Allah’a yakınlığını şuur halinde yaşaması ve hissetmesine mani olan şeyler arasında yeme, içme, cinsel ilişki gibi beden zevkleri de vardır. İnsanlar bu zevklerle haşir neşir oldukları sürece fizik ötesi âlemlere ve varlıklara açılan pencerelerinin farkında olamazlar ve buradan başka âlemleri seyredemez, onları düşünemez, onlarla içli dışlı olamaz ve bütün bunların insana vereceği emsalsiz zevki yaşayamaz, ilhamı alamazlar. Belli bir süre bedenî zevklere açılan pencereleri kapatan oruç, diğerlerinin açılması için insana önemli bir fırsat sunmaktadır. Kul bu fırsattan hakkıyla yararlandığı takdirde Allah’ın yakınlığını ve beraberliğini (huzuru), yiyip içtiği günlerdekinden daha şuurlu ve canlı yaşama imkânını bulacaktır.
Enfes pasaj.
O zamana değin, çocukken insana sonsuz gibi görünen bir yolda yılların yavaş yavaş ve hafifçe geçtiği, böylece hiç kimsenin akıp gittiklerinin ayırdına varmadığı bir yolda, hep ilk gençliğinin kaygısızlığıyla ilerlemişti. Insan bu yolda, sakin sakin, çevresine merakla bakarak ilerlerdi, aceleye gerçekten hiç gerek yoktu, ne arkanızda sizi
Sayfa 48 - İletişim
Harvey Keitel ve Fırsat Pencereleri
Her gün, hayat size fırsat pencereleri açar. Kaderiniz, nihai olarak bu pencerelere tepki verme biçiminize göre belirlenir.
Reklam
Harvey Keitel ve Fırsat Pencereleri
Müşterilerimi hayal kurmaları, ışık saçmaları ve cesaret göstermeleri için zorluyorum çünkü bana göre iyi yaşanmış bir hayat tamamen en yüce ve en iyi bemliğinize ulaşmakla mümkündür.
Yaşam size her gün küçük fırsat pencereleri açacaktır. Kaderimizi tanımlayacak olansa bu pencereciklere nasıl tepki göstereceğinizdir...
Ah Selilm’im. Bana anlatsan dinlerdim!
Seni tanımadan önce ağaçların çiçek açtığı ve yaprak döktüğü mevsimleri hep kaçırırdım derdi resim yapmayı sevdiğim halde denizin mavisini bilmezdim yaprağın yeşilinin her mevsimde değiştiğine dikkat etmemiştim seni tanıdıktan sonra o güne kadar tabiat resmi yapmayı sevmediğim halde bir ağaç bir yaprak küçük bir ot bile çizmiş olmadığım halde ve
İletişim YayınlarıKitabı okudu
Doğabilimiyle uğraşan bilim adamları ve onları tutanlar, yani bu sorunu çözmeyi düşünenler, tıpkı kilisenin bir yanını sıvamakla görevlendirilen ve ustabaşçıların yanlarında olmamasını fırsat bilerek aşırı bir çabayla hem pencereleri, hem tasvirleri, hem de bütün tahta kısımları hem de daha sıvanmamış duvarları badanalayan ve her yanın dümdüz, pürüzsüz durum almasına kendi açılarından sevinen sıvacılara benzerler.
Üçüncü Kısım/Sekizinci Bölüm
55 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.