Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ölüm Gelmişse
Bitmişse Kızıllığını avuç avuç içtiğimiz şafaklar Öğleler, ikindiler çoktan geçmişse Bir akşamüstü garipliği Sarmışsa her yeri Güneş devrilmiş Renkler solmuş Sesler kesilmişse
Ben çektim kızım çekmesin, ben çektim gelinim de çeksin... Diyen kayınvalidelerle çevriliyiz.
Reklam
Annabel Lee / Edgar Allan Poe Seneler,seneler evveldi; Bir deniz ülkesinde Yaşayan bir kız vardı,bileceksiniz İsmi Annabel Lee; Hiçbir şey düşünmezdi sevilmekten Sevmekden başka beni.
Kendi başıma yerleşmişim Bir keder dünyasına Ve durgun sular gibiydi ruhum Ta ki güzel ve zarif Eulalie benim utangaç gelinim olana dek.
Sayfa 89 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Annabel Lee / Edgar Allan Poe Seneler,seneler evveldi; Bir deniz ülkesinde Yaşayan bir kız vardı, bileceksiniz İsmi Annabel Lee; Hiçbir şey düşünmezdi sevilmekten Sevmekden başka beni.
canavarlar da kibardır!
ilkokula giden bütün çocuklara okut/nulması gereken, tek kelimeyle mükemmel bir kitap! kitapta canavarlarla çocukların dikkati çekiliyor ve kızım sana diyorum, gelinim sen anla taktiğiyle nezaket ifadeleri açıklanıyor. kitap sonunda ise ufak bir bingo bulunuyor, 10/10
Reklam
Murdoch göğüs uçlarından birini dudaklarının arasına aldı; emiyor, yalıyor ve göğüslerini titretecek kadar sert bir şekilde inliyordu. "Ah, tanrılar aşkına!" Dışarıda şimşek çaktı. Murdoch şimşeğin ne anlama geldiğini biliyordu ve daha da sert emdi. Göğüs ucu sertleşip ıslanınca, Murdoch diğerine geçerek ayrı ilgiyi gösterdi. Sonra huşu
Sayfa 310
ANNABEL LEE / EDGAR ALLAN POE Senelerce, senelerce evveldi Bir deniz ülkesinde Yaşayan bir kız vardı, bileceksiniz İsmi Annabel Lee Hiçbir şey düşünmezdi sevilmekten Sevmekten başka beni
Veli, Reşidin elini tuttu: "Yok bizim Ağa gibi Çukurovada ... yok! Merhameti deniz kadar. Sekiz yıldır yanındayım, bir kötülüğünü görmedim. Gelir eve kadar. inanın, oturur şu sizin oturduğunuz çulda. 'Oğlum Veli, nasılsın?' der. 'Para gerek mi?' der. 'Yok Ağa, yok, gerek değil. Sayende geçinip gidiyoruz. Para lazım olursa, eksik olma. Kesen bize her zaman açık, gelir alırım' derim. Ağa, karıma döner: 'Nasılsın kızım, nasılsın gelinim? Geçinebiliyor musunuz? Bir noksanınız var mı?' diye sorar."
Televizyonu aç > kanalları gez > yeni gelin > istanbullu gelin > gelinim mutfakta > düğünümüz var > misafirim var > televizyonu kapat. Bir kitap alın, yediye bölün. Her akşam dizi seyretmek yerine bir bölümünü okuyun. Haftada bir, yılda elli iki kitap. Değişim böyle başlar.
Reklam
Bir gelinim var, gelen kucaklar, giden kucaklar
Sayfa 69
Ben bir dul avradım, Efe. Oğlum gitti Yemene, gelmedi. Tarlamızı köyün ağası Kel Halil aldı elimizden. Gelinim, torunlarım aç bilaç kaldık ortalıkta. Hükümete gittim, Efe. Kel Halil'in parası var, rüşvet verir. Başa çıkılır mı onunla? Hükümet kapılarında yılın yılın süründüm. Ellerini öptüm, Efe, ayaklarını öptüm. Öksüzlerimin tarlası, dedim, alın verin. Yemen öksüzlerinin. Siz hükümet değil misiniz dedim. Babalarını götürüp çöl Yemen'de koyup geldiniz, dedim. Yıllar yılı söyledim. Taşa kâr eyledi de, Efem, hükümete kâr eylemedi. Bir avuç toprak, bir dilim ekmek... Muhtacız Efem. Seni dedim geldim, seni Efem! Derdime merhem olmazsan, ben ne yaparım Efem? Sen de olmazsan, varır boğazıma bir taş bağlarım, atarım suya kendimi. Ölür giderim Efem. Çöl Yemen'de kalandan sonra, tarlam gittikten, öksüzlerim aç kaldıktan sonra, ben niderim Efem? Sana diyorum Efem, ne deyin Efe olmuşsun? Fakir fukaranın hakkını aramadıktan sonra... Efe demek fakirin hakkı demek. Biz böyle gördük, böyle bildik Efe. Yarın sabah getiririm Efe, Yemen öksüzlerimi atarım kapına. Efe efeliğini bilmeli, hükümet hükümetliğini. Bir martin alıp da, dağda adam öldürmek mi efelik? Kel Halil'den tarlamızı al, Efe. Ya da bize bir geçim yolu bul. Ya efesin, efeliğin töresini yerine getir, ya da Iraz'ın başörtüsünü kendi başına al... Anladın mı Efe?
Coşkuyu göllerden ve denizlerden öğrenmiştim, Ve taşkın sellerden hani dağları yarıp geçen, Fakat öyle coşku görmedim (yarınki gelinim!) Bugüne kadar hiç görmemiştim (müstakbel eşim!) Daha büyük bir mutluluk Anıt Çeşme'dekinden. .
Sayfa 74 - Sel YayınlarıKitabı okudu
Benim gelinim her şeyi adamın yüzüne söyler.Arkasından konuşmaz.Bir de kendi kızlarınıza bakın; görünüşte hepsi erdemli. Ama çürük yumurtaya benzer erdem: dışı güzeldir, pırıl pırıldır…bir de içini kokla bakalım.
"Sen ölüsün," dedim bir nefeste. "Seni öldürmüş." Bana cevap vermek yerine başını yavaşça eğdi, suratımda benim bile bilmediğim soruların cevaplarını aradı. Hafifçe gülümsedi. "Bulduğum cevapları duymak istemezsin," dediğinde dudaklarım şaşkınlıkla aralandı. Biraz önce zihnimden geçenlere yanıt vermiş olduğu gerçeği suratıma çarptı. "Zihnimin içinde misin?" Hiç düşünmeden, "Her yerindeyim," dediğinde nefesim kesildi. Bunu hissetmiş olacak ki dudakları tatminkâr bir gülümsemeyle yukarı doğru kıvrıldı. "Demek evleniyorsun; oysa benim gelinim olduğunu söylüyordun."
1.303 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.