Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
rüya, gerçek, özgürlük
Özgürlüğüne kavuşan tutukluların yaşadığı şeye, psikolojik açıdan “kişiliksizleşme" denilebilir. Her şey, tıpkı rüyalardaki gibi gerçekdışı, gerçeğe aykın gözüküyordu. Gerçek olduğuna inanamıyorduk.
Kendini değerli hissetmek için kimsenin bir şey yapmasına gerek yok. Kimsenin desteğine, onayına ve sevgisine muhtaç değilsin. Önce sen onaylamalısın kendini. Sen güvenmelisin kendine. Kim olduğundan ve neler yapabileceğinden emin olmalısın. Kimsenin sana atfedeceği özelliklerle yolunu bulmaya çalışma. Kimse sana gerçekdışı yüksek değerler vaat edemeyeceği gibi kimse değerinden bir parça dahi eksiltemez. Dışarıdakilerin övgüsü de yergisi de senin değerli olup olmaman üzerinde bir tesir yaratamaz. Bunlar birbirlerinden çok uzak, bambaşka kavramlar.
Reklam
Evet, talihsizliğin soyut ve gerçekdışı bir yanı vardı. Ancak soyut olan sizi öldürmeye başlarsa, o zaman soyut olanla ilgilenmek gerekir.
“Benim yazı hayatımı mahvedebilirdin. Benim doğamın emredici gücü gerçekçiliktir, ama burjuva ruhu bundan nefret eder. Burjuvazi korkaktır. Hayattan korkar. Senin de tüm çaban benim hayattan korkmamı sağlamak içindi. Beni şekillendirebilirdin. Hayatına ait gerçekdışı, sahte ve bayağı değerlerle dolu küçücük bir kuş yuvasına tıkıştırabilirdin."
Sayfa 459 - Martin EdenKitabı okudu
Sizin geçirdiğiniz hayat, hayal midir, hakikat midir? Bu karmaşık bilmece karşısında beynim cok yorgunluk saatleri geçirdi. Geçen ömrünüzü bu iki kadrodan birine henüz tamamıyla sokamadım. Hayatınıza hakikat desem, hayale benzer; hayal desem, şu maddi alemde bütün ana hatlarını çizerek yürümüş bir ömür, nasıl gerçekdışı olabilir? Günümüzün âlimleri ve önemli kişileri ne derse desinler. Hayatınızda hayal ile hakikatten birer parça var. Ben öyle diyorum.
Gerçekdışı, gerçek karşısında her zaman baskındır.
Reklam
Karşıdaki başka bir renkli camdan yapılmış pencere arkasında bir kadın figürü dururken,renkli camı olan bir pencere arkasında bir erkek figür gibi sonsuza dek kalalım... Ve aramızdan insanlık geçerken, gölgelerin adımları soğukça yankılansın... Dua mırıltıları,sırlar... Bazen hava tütsü kokusuyla dolar. Diğer zamanlarda bir heykel silüeti her tarafa kutsal su serper... Ve bizler her zaman aynı renkli camlardan oluşan pencereleriz. Güneş vurduğunda renklerimiz aynıdır, güneş battığında aynı silüetlere sahibiz... Cam gibi sessizliğimize asırlar dokunamayacak. Dış uygarlıklar dünyaya gelip gidecekler, devrimler olacak,şenlikler dönecek ve patlayacak,huzurlu ve düzenli insanlar yaşamayı sürdürecekler... Gerçekdışı sevgilim biz,hep aynı yararsız ifadeler,aynı sahte varoluş olacağız ve aynı..
Sayfa 297 - AyrıntıKitabı okudu
.. kadın hepsi aynı değerli maddeden oluşmuş gibi görünen, neredeyse gerçekdışı, ne­redeyse kendisini saran -ipekler, parfümler- kadar ele gelmez .. .
Sayfa 52 - Sel YayıncılıkKitabı okudu
Gerçekdışı, gerçek karşısında her zaman baskındır...
bunun sonu yok..
.. sağa sola bulaşıp da­ğılan ve yeniden toplanan, yıkıntıların, ölülerin üzerinde iz bırakmaksızın kayıp giden bir mürekkep lekesi gibi, savaşın ardında bıraktığı bir tür uzunlamasına iz, bir tür pislik, hurdaların çizdiği türden bir iz;.. alışılmadık, gerçekdışı.. .
Sayfa 22 - Sel YayıncılıkKitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.