Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Flaubert'in meşhur üslûb titizliği daha hayret vericidir. Kalem elinde, yıldırımlanmış gibi ölen bu romancı bütün hayatında kelimelerle boğuşmuştur. En acele yazdığı kitabını beş senede bitirmiştir. İlham perisine hiç güveni yoktu. Haftada en çok iki sahife yazardı. En küçük bir ahenksizlik, en yumuşak harflerin bile çatışması onu hasta ederdi. "Yüzünde keder hüküm sürüyordu, çizgilerinde hüzün beliriyordu" veya “ağlıyordu" yerine "gözyaşları döküyordu" gibi âdilikler onu tiksindirirdi. Aksne, orijinal olmak için aranan süslerden ve yeniliklerden de iğrenirdi. Meselâ, bir nehirden bahsedilirken "saltanatın hudutları" tâbirine rastlarsa haykırırdı: "Kahrolsun saltanat!"
Yüz deniz dalgasında sessiz efsane, karanlık gecelerin bağrında gizli bir sır. Bir deliliğin nöbetine ha yaklaştı ha yaklaşan hatıra bir bakış... Binlerce ümit gözünün dibinden damlayan kan... Ben neyim? Dillendirilmemiş name, zikredilmemiş sır.
Reklam
Gözyaşları..
Artık ağlamıyordum, göz yaşlarının verdiği rahatlığı bile yaşayamıyordum. Bütün acım içimdeydi.
Sayfa 82 - NoraKitabı okuyor
İmparatorluk halkını meydana getiren türk'ten başka uluslara yanlış bir din anlayışı ile Araplara özel bir değer veriliyor onlara kavmi Necip deyimiyle sıfatlandırılarak bu duygunun belirtilmesine çalışılıyor memleketin sahibi ve devletin kurucusu olan biz Türkler 2.planda gelen önemsiz halk yığınları sayılıyordu.ben ulusal benliğin gururunu orduya katıldığım ilk günlerde bir Anadolu çocuğunun gözyaşları'nda gördüm ve kuvvette duydum. ondan sonra Türklük benim en derin Güven kaynağım en Engin övünç dayanağım oldu.kendimi hiçbir zaman Osmanlı'nın telkin ettiği başka uluslara öven ve Türklüğü aşağı gören eksiklik duygusuna kaptırmadım.
Dinmeyen sancılarımın iniltisidir, yazdığım kelimeler.
Kalpleri hırs mezarında çürürken, gözlerini cennete çevirip birbiri ile çekişen din adamlarını gördüm. Dilinde aşkı konuşup, tembelliği sabır sanıp, maneviyattan dem vurarak aşkı, makam için, şöhret için satan riyakârları gördüm.
Reklam
ama acıyor, kalbim ağrıyor. hani yağmur yağdığında denizler taşmaz taşsa kalbim taşardı demiştim ya kalbim taşıyor, gözyaşları yağmurlar kalbim bir deniz sanki
Gözyaşları ve Gülüşler
Nil kıyısında, gün batarken, bir sırtlanla bir timsah karşılaştılar. Durup selamlaştılar. Sırtlan dedi ki: "Nasıl gidiyor hayat, azizim? " Timsah da cevap verdi: "Benim için kötü. Zaman zaman acı ve hüzünle ağlıyorum, o zaman da öteki hay­vanlar bıkıp usanmadan 'Bunlar timsah gözyaşlarından başka bir şey değil!' diyorlar. Bu da beni öyle yaralıyor ki, söyleyecek söz bulamıyorum. " Bunun üzerine, sırtlan konuştu: "Acınızdan ve hüz­ nünüzden söz ediyorsunuz, ama bir an benim yerimde olduğunuzu düşünün. Dünyanın güzelliğini seyredi­ yorum; harikalarına, mucizelerine bakıyorum, salt bir neşeyle, tıpkı günün güldüğü gibi, bazen kahkahayla gülmeye koyuluyorum. Şu ormanın milleti de 'Bu bir sırtlanın gülüşünden başka bir şey değil. . . ' diyor."
Sayfa 6
- Tutulmuş gözyaşları. Ne fena bu erkeklerin duygularından utanmaları. Sahte bir gurur. Zekâlarından utansalardaha iyi ederler. Zekâ daha çok aldanır. Andrey İvanovic bile kalbinden utanıyor. Ona söyledim, kabul etti. Siz ne dersiniz? - İnsan, sizin yüzünüze bakarken neleri kabul etmezl!..
" Yeryüzünde sevenlerden daha kötü durumda olan biri yoktur. Arzu'nun tatlı lezzetini bulduğunda, O aşığı ağlarken görürsün her an Ya iştiyakından yahut da ayrılık korkusundan... Kavuştu mu, ayrılma korkusuyla ağlar, Ondan uzak kaldı mı ,Şevkinden ağlar. Evet, aşığın gözleri ,sevgilisinden ayrıldığında da yaşla dolar, ona kavuştuğunda da"
Reklam
Menfaat ve gösteriş peşinde koşan şeyhlerden daima Uzak dururum. Ömrüm boyunca Mevlana'yı görüp tanışıncaya kadar herhangi bir şeyhe bağlı kalamamıştım.
Arıyorum...içimdeki yakınlığı Yakınlıktaki içimi, içimdeki seni Dönüp dolaşıyorum ey Aşk Dolaşıp duruyorum
Oh! Akan bu acı madde ruhumu yakıyor, ciğerlerimi yakıyor, bütün benliğimi yakıyor. Ben bunu hak etmiştim azizim! Üzgün ve umutsuz bıraktığım bu kadar kalbin feryatları, bu kadar kadınların gözyaşları sanki... Ah, evet, sanki..."
Sayfa 11 - Karbon kitaplar 1.Basım Haziran 2020
“Gözyaşları içine akarlar ,dışarıda gördükleri nemli gözlerin esiri olurlar.”
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.