Ey dünya zevkini düşünüp hastalıktan ızdırab çeken kardeşim! Bu dünya eğer daimî olsa idi ve yolumuzda ölüm olmasaydı ve firak ve zevalin rüzgârları esmeseydi ve musibetli, fırtınalı istikbalde manevî kış mevsimleri olmasaydı; ben de seninle beraber senin haline acıyacaktım. Fakat madem dünya bir gün bize haydi dışarı diyecek, feryadımızdan kulağını kapayacak, o bizi dışarı kovmadan biz bu hastalıklar ikazatıyla şimdiden onun aşkından vazgeçmeliyiz. O bizi terketmeden, kalben onu terke çalışmalıyız.
Lemalar - 208
Bu kitap incelememi neredeyse 3.kez yapıyorum . İkide bir yanlışlıkla silip durdum. Neyse incelemeye geçelim.
Bu kitap hakkında çok bir şey düşünemiyorum. Ne sevdim diyebilirim ne de sevmedim. Benim için ortalamadan hallice bir kitaptı. Bunun yanısıra çok hızlı okunan da bir kitap. Yazıları kocaman ve hıphızlı okunuyor. Yaklaşık 150 dakikada bitirdim. Ki bu bence 208 sayfalık bir kitap için çok iyi denmese de iyi bir süre.
Kitap bir gün içerisinde yaşanılanları anlatıyor ve aralarda geçmişe dönme söz konusu. Benim yazarla tanışma kitabım oldu. İyi mi yaptım kötü mu yaptım bilmiyorum ama bu yazara birkaç şans da vermek istemiyor değilim. Yanlış bir seçimle başlamışım gibi hissediyorum.
Eğer yazarı merak ediyorsaniz ve illa da okucam diyorsanız bir bakabilirsiniz. Bakmak istersiniz diye alta arka kapak yazısını bırakıyorum.
Iyi okumalar..
°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°
Doğum gününde, babası Ziba'yı çağırır ve doğum gününü birlikte geçirmesi için akıl hastanesinden kaçmasına yardım etmesini ister. Babası geçmişi telafi etmeyi ve doğum gününü kutlamayı ve iyi vakit geçirmeyi vaat eder ama işler ters gider...
Bazen, değişmeye cesaretimiz olmadığında etrafımızdaki her şey bizi yeni bir yola sokmak için değişir.
Büyümenizi durduramazsınız - çünkü evrim bunu ister.
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
1. BÖLÜM
1. Severim bir işe başlamadan önce altın sözler saçanı ver her zaman vaat ettiğinden daha fazlasını yerine getireni: çünkü kendi batışını ister o. (s. 9)
2. Severim yaralandığında bile ruhu derin kalanı ve küçük bir hadiseden yok olup gideni: böylece köprüden seve seve geçer o. (s. 10)
3. Bu
1. Schopenhauer - Say yayınları dizisi
2. Schopenhauer - İsteme ve Tasarım olarak dünya
3. Schopenhauer - Aşkın metafiziği
4. Rudiger Safranski - Felsefenin yaban yılları( Schopenhauer biyografisi)
5. Nietzsche - Böyle buyurdu zerdüşt
6, Nietzsche - Putların Alacakaranlığında
7. Nietzsche - İyinin ve kötünün ötesinde
8. Nietzsche - Ecce
Hani bazı çocuklar vardır gözünü daldan budaktan esirgemez, türlü türlü yaramazlıklar yapar, ne yapıp eder başını derde sokar. ‘‘Çocuk değil şeytan bu!’’ der ya hani bazı büyükler, hah işte onlardan. Ama öyle anlar olur ki ‘‘Bu çocukta da böyle yufka yürek var mıymış?’’ diye sorarsınız kendinize. Tanıştırayım efendim, Çavdar Tarlasında
Çizgili Pijamalı Çocuk - John Boyne
Sayfa sayısı:208
Tür:Fabl, Kurgu, Çocuk edebiyatı, Tarihi Kurgu, Dram, Postmodern Edebiyat
Uzun zamandır merak ettiğim, yorumlarını takip ettiğim insanların da çok beğendiği kitaplardan birini okudum.
Bir çocuk kitabı olarak yorumlanmış, ancak arka kapağında öyle olmadığı söyleniyor, tıpkı "Hayvan
-Ay Işığı Su İçer Birazdan-
Ben de senin devamın var.
Leyla Erbil
Kalbimizin boşluklarında sallanıyor harfler. Bir rüzgâr gelip içimize döküyor hepsini, sonrası bir kazı hikâyesi, bir buluş ve buluşma anı, sonrası, derin bir "ah!" meselesi
Birinin elleri gelip o harfleri kazıdığında bir şairin kalıntılarını buluyor içinizde, aklınızda,