"Dün gönlümle dertleştik, ağladık için için
Boşa geçen yıllara, sevgilim senin için
Yine de pişman değil gönül sevdiği için
Boşa geçen yıllara, sevgilim senin için "
Ben de gittim. Hem de öyle bir gittim ki arkama bakmadan, koşa koşa gittim. Gitmem gerekiyordu.
Bu zamana kadar mutluluk vermemiş birinden neden gitmemeliydim ki? Sabah uyanıyorsun, günaydın yok, sana sürekli güvensiz..
Sanki bir cansız varlıksın. Ne saygı var, ne sevgi? Gördüğün muamele salondaki halıdan farksız.. Üstüne basıp geçiyorlar gıkın çıkmıyor. Eskiyorsun.
Siz siz olun sizi eskitmeyen insanlarla olun. Sonra gidince gitti diyorlar. E göndermeseydin?
Tutsaydın ya elimden!
Bir daha yapmayacağım sevgilim deseydin..
teşekkür etmeyi, özür dilemeyi
Ağız dolusu seni seviyorum demeyi bilen
İnsanların yaşadığı bir ülkenin hayali gibi
Günaydın sana sevgilim
Günaydın işte
Günaydın
Günaydın
Günaydın
Ah güzel yaşam! sevgilim ölüm!
Ben yalnız ikinize hayranım
Bilin ki gitmiyorum 'başka evler'e artık
O günden bugüne hiç çağrılmadım
Kapandım kapandım kapandım
Kabuklu bir deniz hayvanı gibi demin
Yağmurluğumun içine
Fırladım caddelere çıktım
Günaydın, dedim. Sütünü esirgemeyen
Eski bir mezar taşına
Günaydın!
Ne güzel bir duruşun var senin
Doğayı kımıldatmadan
Islandım
Kıyılara indim, ıslak kumlara bastım
Ayak izlerimi sevdim, okşadım
Dolaştım dolaştım
Bir bankaya girdim çıktım
Biri bacağımı elledi tramvayda
Ses çıkarmadım
Ah güzel yaşam! sevgilim ölüm!
Seniha!
Seni bugün kıskandım
Otele döndüm akşama doğru.
Not: Ben bugün biraz
Yaşamı kımıldattım
Bir bardak konyak içtim ve
Ölüme kurulandım.
GÜNAYDIN
Bir gün sabah sabah kapıyı vursam,
-Kim o ? dersin uykulu sesinle içerden.
Saçların dağınıktır, mahmursundur.
Kimbilir ne güzel görünürsün sevgilim,..
ANNABEL LEE
Senelerce senelerce evveldi
Bir deniz ülkesinde
Yaşayan bir kız vardı bileceksiniz
İsmi; Annabel Lee
Hiç birşey düşünmezdi sevilmekten
Sevmekten başka beni