Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
KANAT SESİ
Yaprağın kımıltısı, kelebeğin kanat sesi çökertir haritayı Sabrın develerine binip gelir bulutların içinden çıkan melekler Bugün biter, yarın kurulur, dudağına acı süren karanfili saklar çiğ günler Korkma, candan yapılmış her şey, can verecek dünyada
Sabahattin Ali'nin Giritli Ahmet Cevat Emre'ye imzaladığı Antigone çevirisi. Geçen bir sahaf satışa çıkardı bunu. Tarihten emin olamıyorum VII yani Temmuz mu XII yani Aralık mı? Ya tarih? 1941 mi yoksa 1944 mü? İlk okuduğum zaman 26 Temmuz 1944 diye okudum fakat hemen bu nasıl olabilir diye düşündüm. Atsız'la İlk duruşmasından 3 ay geçmiş ve Emre ile buluşup çevirisini mi imzalamış? Hem de Rıza Şah Pehlevinin öldüğü ve Normandiya'da kanın oluk gibi aktığı günlerde? Zor ama imkansız değil. Ama yine olasılıklar içinden 26 Aralık 1941 en akla yatkın olanı. Gerçi o zaman da Japon kamikazeleri Amerikan donanmalarını yok etmiş ve dünya soluğunu tutmuş Amerika'nın ne yapacağını bekliyordu ve Sovyetler Nazileri Kerçte durdurmak için karşı saldırıya geçiyorlardı. Türkiye o günlerde bekle ve gör politikasıyla karartma geceleri uygulamalarıyla bir nebze sakin günler geçiriyordu. Hem bir kitap çevrildikten 3 yıl sonra imzalanmaz herhalde. Yine de emin olamıyorum. Sabahattin Ali'nin el yazılarına bir göz gezdirmeden tarih hakkında net bir şey söylemek zor olacak galiba.
Reklam
236 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Merhaba sevgili kitap dostlarım. Yazarın daha önce "TİNSEL KOPUŞ" Kitabını severek okumuştum bu yüzden diğer kitaplarını da okumaya karar verdim Kitabın yorumuna başlamadan önce içinden bir alıntıyla başlamak istiyorum, tam da kitabı özetleyen bir alıntı. " Hayat bazen çok kritik zamanlarda bizi seçim yapmaya zorluyor. Fakat bu
Zirvelerin Ötesinde
Zirvelerin ÖtesindeSelami Çınarcı · Ateş Yayınları · 20244 okunma
Uyumak, uzun uzun uyumak, bıraksalar günler, haftalarca uyumak geliyordu içinden.
Sayfa 81 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Oğuz menkıbesi, Uygurca bir metinde,
Oğuz doğduğu zaman yüzü mavi, ağzı ateş gibi kırmızı gözü, saçı ve kaşları siyah bir dünya güzeliydi. Annesinin memesinden ilk sütü emdikten sonra, bir daha emmedi. Yiyecek istedi, lakırdı etmeğe başladı. Kırk günde büyüdü: dolaşıp oynuyordu. Oğuz’un ayakları öküze, vücudu kurda, göğsü ayıya benzerdi. Böğürleri kıllı idi. At sürü­sü güder, beygire
368 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Mihrem, yaptığı hatayı düzeltmek için gittiği Iğdır'da güzel dostluklar edinmiş, yeni bir hayata başlamış ve gerçek aşkını bulmuştur. Ya da o öyle sanmıştır... Her şeyin yolunda gittiği ve vuslatın çok yakın olduğu zamanda Mihrem, aslında yaşadığı hayatın bir yalan üzerine kurulu olduğunu öğrenmiştir. Semih Karaaslan, yaşadığı ihanetin
Nöbet Başında Aşk 2
Nöbet Başında Aşk 2Rabia Gümüş · Parola Yayınları · 202436 okunma
Reklam
318 syf.
6/10 puan verdi
Selammm Millet Uzun zamandır historical romance tarzında bir kitap okumamıştım. O yüzden son dönem okuduklarım içinden bende farklı bir tat bıraktı bu güzellik. Bu bebek bizi 1800'lü yılların Hollanda' sına davet ediyor.Birazcık konusundan bahsedecek olursam; Emily Gloria Malikanesinin mürebbiyesidir. Ve hasta olan kardeşi ile beraber bu malikane de yaşamaktadır. Ta ki bir gün malikanenin sahipleri malikaneyi satıp Boston' a gidene kadar. Emily yeni gelen ev sahiplerinin belki mürebbiye ihtiyaçları vardır diye düşünerek onları karşılar. Ama o da ne evin hanımı burnu havada, kibirli, kaba saba bir tiptir ve Emily' i evinde istemediğini çok net belirtir. Bir süre malikane de kalan Emily evin beyi Arthur' a karşı derin hisler beslemeye başlar. Kardeşinin ölümü ile iyice yalnızlığa sürüklenen Emily' nin tek destekçisi Arthur' dur. ( Kaçınılmaz bir yasak aşkın alevleri atılır ortaya.) Arthur zamanında bir vasiyet uğruna karısı Hannah ile evlenmiştir. (Ama karısı bildiğiniz psikopat, öyle ki adamın onu bırakmaması için kendi kızının ölümüyle tehdit edecek kadar ) Doğal olarak ilerleyen sayfalar da Emily ve Arthur için acı verici, duygusal günler başlar. ( Gerçekten inanılmaz üzüldüğüm yerler oldu.) Tüm konuyu tabi ki size ben anlatmayacağım merak edenler kitabı okuyabilirler. Naçizane elestireceğim bir iki kısım var. Bunların ilki; kitapta bir iki tutarsızlık oluşu ve karakterlerin sürekli bir gelgit içerisinde olmaları. İkinci olarak bu türe yeni başlayanlar için ideal bir kitap, bu türü sıklıkla okuyanlara kitap bir tık yavan gelebilir. İlgisini çekenlere şimdiden keyifli okumalar dilerim
Yediveren Kışı
Yediveren KışıYağmur Kutsal · Kumran Yayınları · 202419 okunma
124 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
"Bizim hareketimiz, mesuliyet hareketidir: Davamız hayata uymak değil, hayatımızı Hakk'a uydurmaktır." Bir dernek, bir medrese, bir dava... Murat Bey liderliğinde çıkarılan dergiler, toplantılar, içilen çaylar, ateşli tartışmalar, kurulan hayaller... Medreseye, davaya en bağlı kişi okumuşlar arasında kendini kabul ettirebildiği
Ya Tahammül Ya Sefer
Ya Tahammül Ya SeferMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 201313,1bin okunma
Dilimiz döndüğünce yazdık.. Uzunca okumaları sevenlere gelsin.
İnsanın beyninin içinde dönen duran düşüncelerle hayatın akışına ayak uydurmasının bu kadar zorlayıcı olacağını düşünmezdim. Daha doğrusu insanın bu kadar düşünebilecek bir varlık olduğunu düşünmezdim. Ne zaman ki bir şeyleri istemsizce düşünürken kendimi buldum, o zaman anladım. İnsan düşünmekten ibaret olabiliyormuş.
Hayatıma manşet istiyorum. Birkaç manşete ihtiyacım var, günler tekdüze Karton filmlerden yapılma bütün serüvenlerin içinden geçtiğimiz karanlık tünel bizim olmayan gündelik Büyük bir köy artık bana tanınan, dünya! ölüm tek ticaretin Biz söyleriz başkalarına kalır kelimeler sanal gerçeklikler için vurguna inmiş manşet Gözlerimize attıkları bandın sakladığı karanlık kimsenin ofsetinde kazınmıyor yalan sarmal grafik kendine çevriniyor Biz söyleriz başkalarına kalır kelimeler Rekabetten başka yapacak bir şey bırakmıyorlar bize Şerefin, haysiyetin, adaletin ve ümidin eski moda öyküsüne bir biletim var, alıp cezalı bir biletle değiştiriyorlar. Sesim hiçbir metinde tanınmayacak böyle giderse.
Murathan Mungan
Murathan Mungan
Reklam
Akıyormuş zaman, ben ittirmesem de Gülümsersem sana, gülecek misin sen de? Günler karışıyo', insan alışıyo' Vapurlar yanaşıyo' içinden sen inmesen de #uykusuzvedengesiz
Kürk Mantolu Madonna
Hafsa kabanının iplerini bağlayıp turuncu şapkasını kumral saçlarının üzerine geçirdi. Ders kitaplarını da eline alarak sınıfından çıktı. Yine onun açısından çok keyifli olan bir dersten çıkmıştı. Edebiyat okumaya bayılıyordu. Kampüsünün olduğu binadan çıkıp çıkışa doğru ilerlemeye başladı. Dışarıda en sevdiği hava olan sonbahar vardı.
Debelenme..
Hayat, denilen olgu ne kadar farklıdır. Herkes farklı bir şekilde tükeniyor bu hayatta.. Bazıları yanlış seçimlerin acısını bazıları seçemediklerinin acısını ve bazıları da bekleyişlerin, beklentilerin acısını... Zaman su gibi akıp gidiyor hiç fark etmeden.. Günler haftaları aylar da yılları deviriyor işte... Zaman denilen kavramın içinden yok olup gidiyoruz... Peki, ben ne yapıyorum zamanın neresindeyim yoksa sınırdamıyım... Her şey artık çok bunaltıcı geliyor kendimi anlayamıyorum aramaya çıkıyorum ama kayboluyorum yok oluyorum..
Rüyamda sabah namazı saatinden sonra bir çatı gibi yerden atlamışım amacım kaçan iki adama soru sormaktı. Atlarken ne düşündüm bilmiyorum çünkü adamlar tehlikeli mafyatik tipler çıktı. Sırtı dönüktü o an bana dönüşünden kötü bir olduğunu hissettim. Bana doğru gelmeye başladı kurtulmam için ya da diğer çatıya atlamam lazımdı ya da beni yakalamasına
*Bugün şikayet ettiğimiz toplumsal sorunlarımızın gökten zembille inip bir anda ortaya çıkmadığı bir gerçek. Yıllar içinde farklı kanallarla beslenen, büyütülen kötülük dili içinden çıkılamaz bir hal almaya başladı. Ötekileştirmenin, nefretin, bencilliğin, sorumsuzluğun, yapılan hatayı kabul etmemenin,özensizliğin, tüketim çılgınlığının, hoşgörüsüzlüğün, ayrımcılığın, sevgisizliğin tavan yaptığı günler yaşıyoruz. *Başarının zenginlik, makam mevki sahibi olmak, yükselmek, çok para kazanmak olmadığını göstermeliyiz. Gerçek başarının bu kötülüklerin karşısında beslediğimiz, sıkı sıkıya tutunduğumuz iyilik olduğunu çocuklarımızın tam kalbine yerleştirmeliyiz.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.