Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ne güzel bir betimleme
Filiz, sanki bir çıkmazın içine sıkışmış ve avcıların öldürmek için arkasından kovaladığı, nefes nefese kalmış bir Ceylan gibiydi..
Sayfa 157 - EfsusKitabı okudu
Ne kadar güzel bir betimleme ay duygulandım. :’(
Hayatım boyunca şiddetli bir arzu ve ateşli bir özlemle yanan bir aşkı hiç böyle saflık içinde görmemiş , hatta böyle bir saflık içinde ne düşünmüş ne de düşlemiştim. Bu masumiyeti ve bu gerçeği anımsayınca, ruhumun derinliklerinin kor alevi gibi yandığını bu sadakat ve şefkat imgesinin nerede olursam olayım peşimden geldiğini yanıp tutuşan benmişim gibi özlem ve hasret içinde olduğumu sana söylersem bana kızma.
Sayfa 15 - iş bankası,kültür yayıncılık
Reklam
Güzel bir betimleme
Din, ahlak ve bilim şemsiyesi altında erdemli insan olma , "adam olma" sanatıdır.
Sayfa 39
Güzel betimleme üstad.
Yüreğim, Rahvan bir at olmuş, sonsuz aşk ovasında dört nala gidiyordu.
• Bu betimleme, beni duvardan duvara vurdu.
“Bir film şeridinin kopması gibi bitti; en güzel şarkının yarısında saran kaset, sokak ortasında hemen önüne düşüveren kuş, çayı koyar koymaz çatlayan bardak, bütün hüzünlü yarım kalmışlıklar, hevesi kursağında bırakan şeyler işte.”
Sayfa 28 - 4 - sürgünKitabı okudu
Güzel betimleme :)
Ağzın, gözlerin; burnun biçimini keşfetmek, vücudunun nasıl bir biçimi olduğunu, derisini, dokunuşunu, saçlarının uzunluğunu ve yapısını, kulaklarının ar­kasındaki saçın biçimini anlamak isteyen bir kör gibiydi.
Reklam
o ne güzel betimleme...
Sözcükler, yazlık elbisesini soyunmakta gecikmiş bir ağacın, soğuğun etkisiyle yapraklarını hüzünlü bir biçimde dökmesini anımsatarak tekdüze ve hafif hafif çıkıyordu ağzından.
Sayfa 15 - Yordam KitapKitabı okudu
Güzel betimleme :)
Türkmenlerinki gibi dar çekik bu gözler, olağanüstü ve mestedici parıltıyla canlı, hem ürkütücü, hem çekiciydiler. Hiç kimsenin göremeyeceği korkulu manzara ve sırları seyreder gibiydiler. Çıkık yanaklar, yüksek alın, ince ve bitişik kaşlar, dolgun hafif aralık dudaklar, o dudaklar ki uzun ve tutkulu bir öpüşle yeni öpülmüş, ama susuzlukları giderilmemiştir. Siyah saçları çözük dağınık, solgun yüzüne dökülüyor, birkaç zülüf şakaklarında kıvrılıyordu. Uzuvlarının letafeti, hareketlerindeki esîrî özentisizlik, hepsi, onun uçacak gibi, kırılacak gibi olduğunu gösteriyordu. Hind tapınaklarında bir rakkasenin hareketleri ancak böyle ahenkli olabilirdi.
Ne güzel betimleme..
Akşam kızıllığı çabuk geçer; uçarcasına. Belki o, dünyanın kanatlarını oluşturmaktadır. Bir sinekkuşunun çiçeklerden bal emmek için uçarken, gökkuşağının renklerini alan kanatları gibi, dünya da bize yükselebilme gücünü kısacık bir an için göstermektedir; akşam kızıllığında her şey esrimişçesine, kendinden geçmişçesine uçar... sonunda yere düşer... ve ölür.
Sayfa 22 - Can YayınlarıKitabı okudu
Ne güzel bir betimleme...
~ Dallarda asılı durmaktan yorulan yapraklar da düşüyordu yerlere... ~
Reklam
Nasıl güzel betimleme...
Lacivert derinliklerden gelen su kıyıya yaklaştıkça turkuaz rengi oluyor, kıyıyı yalarken iyice camgöbeğinden açık maviye, sonra beyaz köpüklere dönüşüyordu.
Sayfa 33
216 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.