Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Anlatsa inanırlar mıydı? Sihirli bir ormanda, uçan atlar ve yepyeni arkadaşlarla gezdiğini; toprak, su, ateş ve hava, dört yoldan ilerleyerek maceradan maceraya atıldığını söylese ne düşünürlerdi? Gündelik hayat sıkıcı olabiliyordu ama hikâyeler ve hayaller âlemi eğlenceliydi. Burada on renk varsa, orada binbir renk vardı. Gündelik hayatta belki sıradan bir kızdı. Ama sekizinci kıtada o bir kahramandı.
Eğer "Akıllı insanların düşüncelerinde yanılmalar görüyoruz." dersen, bil ki, onlarda hayaller, vehimler, itikatlar vardır. Onlar bunların hükümlerini aklın hükümleri zannederler. Yanılma bu hayal, vehim ve itikatlara aittir.
Reklam
Sonbahar Düşünceleri
"Çiy yağıyor, çiy yağıyor camlara Dualarla ağlamakta gökyüzü Çıldırtıyor insanı bu manzara Bu mevsim törpülüyor ömrümüzü Selâm gözü yaşlı hazin akşamlara Artık düşünemez olduk gündüzü Bu mevsim törpülüyor ömrümüzü Belli değil nasıl yaşadığımız Boşuna dönüyor yeldeğirmeni Düşünceler yorgun, hayaller yalnız Bu mevsim, bu mevsim ağlatır
Sürekli bir geçmişi yaşamak ve geçmişi yeniden yaratmak aynı şey değildir. Köreltici bir nostalji ve yaratıcı bir hayaller alemi arasında büyük bir fark vardır.
Sayfa 75 - İthaki yayınları 12. BaskıKitabı okudu
Hakikate aşinalığımız vardır. Üzerindeki, kalbindeki tozları üflediğinde bunu görürsün. Modern paradigma bizi esir aldı. Bizim gerçekten aklımız kilit altında, kalbimiz kilit altında. Ne kadar zaman oldu yediğin yemeğin, içtiğin suyun, denizin, Güneş'in, Ay'ın, ayağımızın altındaki canlı tohumu çıkaran şu ölü toprağın üzerinde düşünmeyeli? Ne kadar zaman oldu sırların, âyetlerin, alametlerin geçit töreni yaptığı şu gökyüzüne başını kaldırıp da hakikati arayan bir kul gibi bakmayalı, yaratılışın ihtişamına aklınla ve gönlünle akmayalı? "Gözünü çevir de bir bak, bir bozukluk görebiliyor musun? Sonra gözünü tekrar tekrar çevir de bak; (kusur arayan) göz aradığını bulamadan bitkin olarak sana dönecektir." (Mülk, 3-4) Hayatın içinde hayatı kaçırmak, at gözlüklerini takıp hikmetleri ıskalamak, Allah'ın varlığına, birliğine alamet olan şu âlemi anahtar deliğinden seyretmek, büyük fotoğraftan mahrum kalmak, kalbi mühürlü, kulağı kurşunlu, gözü perdeli, dili lal olmak ve gözünü ecel geldiğinde açmak, "ba'de harâbi'l Basra/Basra harap, ümitler, imkânlar, hayaller türab olduktan sonra" ayılmak, kendine gelmek ve fark etmek ne acı!
Sayfa 126
Sürekli bir geçmişi yaşamak ve geçmişi yeniden yaratmak aynı şey değildir. Köreltici bir nastolji ve yaratıcı bir hayaller alemi arasında büyük fark vardır. Geleceği öngörebilmek ve tasvir edebilmek için anıların gölgesiyle yaşamak ile ısrarla zamanın dışına düşmüş bir yaşamda inat etmek arasındaki fark büyüktür.
Sayfa 294Kitabı okudu
Reklam
Gündelik hayat sıkıcı olabiliyordu ama hikâyeler ve hayaller alemi eğlenceliydi. Burada on renk varsa, orada binbir renk vardi.
Sayfa 149Kitabı okudu
Sürekli bir geçmişi yaşamak ve geçmişi yeniden yaratmak aynı şey değil- dir. Köreltici bir nostalji ve yaratıcı bir hayaller alemi arasında büyük fark vardır. Geleceği öngörebilmek ve tasvi r edebilmek için anıların göl gesiyle yaşamak ile ısrarla zamanın dışına düş- müş bir yaşamda inat etmek arasındaki fark büyüktür
İnsanın kendi şehrinde, ailesi arasında kendini yabancı hissetmesinin ne kadar acı geleceğini, içinde bir ihtiraslar dünyası, bir hayaller âlemi, dünyanın en büyük saadetlerini taşıyor diye serseri sayıldığını görmekten ne kadar azap duyacağını kim sizden iyi anlayabilir.
Sakız Sardunya
۝ Gündelik hayat sıkıcı olabiliyordu ama hikâyeler ve hayaller âlemi eğlenceliydi.
•Kitap OkuKitabı okudu
Reklam
"...insanın kendi şehrinde, ailesi arasında kendini yabancı hissetmesinin ne kadar acı geleceğini, içinde bir tutkular dünyası, bir hayaller alemi, dünyanın en büyük mutluluğunu taşıyor diye serseri sayıldığını görmekten ne kadar azap duyacağını sizden iyi kim anlayabilir?"
Sürekli bir geçmişi yaşamak ve geçmişi yeniden yaratmak aynı şey değildir. Köreltici bir nostalji ve yaratıcı bir hayaller alemi arasında büyük fark vardır. Geleceği öngörebilmek ve tasvir edebilmek için anıların gölgesiyle yaşamak ile ısrarla zamanın dışına düşmüş bir yaşamda inan etmek arasında fark büyüktür.
“...Bütün rüyalarımızı üstüne kurduğumuz düşünceler eskimeye başlayıp yerine yenilerini de koyamayınca, hayal âlemi de yıkılıp yerle bir oluyor. Ve geride, kala kala çalı çırpı ve toz kalıyor. Ama yaşayabileceğiniz tek hayat hayal âlemiyse, sizi bekleyen başka bir hayat yoksa ne yapacaksınız? Hayaller sizi zorlayacak, yıkıntılar arasından çalı çırpı ve toz toplayarak başlayacaksınız hayal âleminizi yeniden kurmaya! Ama unutmayın ki, insan kalbi eski şeylerden çabuk bıkar, yerine yeni şeyler ister! Dolayısıyla sizin yıkıntılardan topladığınız eski hayal parçaları, hiçbir işe yaramayacaktır. Toplayacağınız çalı çırpıyla yakacağınız ateş, soğumuş kalbinizi ısıtmaya, ruhunuzu yeni bir alevle canlandırmaya, kanınızı damarlarınızda eskisi gibi hızla dolaştırmaya asla yetmeyecektir! Yetmeyecektir!..”
Sayfa 38 - Akvaryum YayınlarıKitabı okudu
Gündelik hayat sıkıcı olabiliyordu ama hikayeler ve hayaller alemi eğlenceliydi. Burada on renk varsa, orada binbir renk vardı.
Sayfa 149 - 149
Gündelik hayat sıkıcı olabiliyordu ama hikâyeler ve hayaller âlemi eğlenceliydi. Burada on renk varsa, orada binbir renk vardı.
Sayfa 149
77 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.