Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
... gitmek için yola çıkışım gibi, hemen her sabah, yüreğimiz aşka susamış, içimiz içimize sığmayarak, yola çıkarız. Sonra, yavaş yavaş ve hiç farkında olmadan aşkımız küçülür, kala kala geriye bir kül yığınının içindeki bir altın parçacığı kalır. Hayat dediğin budur işte! Bir yanda büyük büyük iddialar, öbür yanda küçücük gerçekler.
Sayfa 213 - antik batı klasikleri
İnsan dediğin öyle ideallerden falan oluşmaz. hırs, başarı arzusu, para kazanma hırsı, cinsel tutku, kıskançlık, başkalarını ezme duygusu... İşte insan budur. Ve amacına ulaşmak için her türlü aşağılık numarayı çevirir.
Reklam
"İnsanın kendi dilediği gibi değil, Tanrının emrettiği gibi yaşaması doğru bir yol ama..." Oblamov düşündü: "Hayır, insan istediği gibi yaşayamaz, doğrudur." İçinden vakur, isyan dolu bir ses yükseliyordu: "Yoksa insan en derin zekânın bile içinden çıkamayacağı bir çelişmeler karanlığına düşer. Bir gün bir şeyi istersin, ertesi gün tutkuyla, ölesiye ona bağlanırsın, daha ertesi gün onu istediğinden utanırsın, arzun yerine geldiği için hayata lanet edersin. İşte insan hayatta kendi isteğinin peşinden serbestçe giderse böyle olur. Bastığımız yeri yoklayarak yürümeliyiz; bazı şeylerden gözlerimizi çevirmeliyiz, mutluluk hülyalarına kapılmamalıyız, mutluluk elimizden kaçarsa isyan etmemeliyiz; hayat budur işte... Kim demiş hayat zevk ve mutluluktur. Ne saçma düşünce! Hayat hayattır, bir ödevdir, ödev dediğin de çetin bir iştir. O halde ödevimizi yapalım..."
Sen, sen olarak yok olmak zorundasın, o zaman gerçek ortaya çıkar. Gerçeğin ne olduğuna dair hiçbir fikre sahip değilsin, rüyalarında bile. Sen gerçek dışısın ve gerçek dışılıkta yaşıyorsun. Rüyalarda yaşıyorsun, uykuya dalmış vaziyettesin. Uyanışın nasıl bir şey olacağını kavrayamazsın. Yalnızca bir tek şey söylenebilir: Bildiğin hiçbir şeyi
"Yoksa insan en derin zekânın bile içinden çıkmayacağı bir çelişmeler karanlığa düşer. Bir gün bir şeyi istersin,ertesi gün tutkuyla,ölesiye ona bağlanırsın,daha ertesi gün onu istediğinden utanırsın,arzun yerine geldiği için hayata lanet edersin. Iste insan hayatta kendi isteğinin peşinden serbestçe giderse böyle olur. Bastığımız yeri yoklayarak yürümeliyiz; bazı şeylerden gözlerimizi çevirmeliyiz,mutluluk hülyalarına kapılmamalıyız,mutluluk elimizden kaçarsa isyan etmemeliyiz ; hayat budur işte. Ne saçma düşünce! Hayat hayattır, bir ödevdir,ödev dediğin de çetin bir iştir. O halde ödevimizi yapalım.. "
Sayfa 304 - Türkiye Iş Bankası YayınlarıKitabı okudu
"İşte insan hayatta kendi isteğinin peşinden serbestçe giderse böyle olur. Bastığımız yeri yoklayarak yürümeliyiz;bazı şeylerden gözlerimizi çevirmeliyiz,mutluluk hülyalarına kapılmamalıyız,mutluluk elimizden kaçarsa isyan etmemeliyiz;hayat budur işte.....Kim demiş hayat zevk ve mutluluktur.Hayat hayattır, bir ödevdir,ödev dediğin de çetin bir iştir.
Sayfa 300 - AthenaKitabı okudu
Reklam
"İnsanın kendi dilediği gibi değil, Tanrının emrettiği gibi yaşaması doğru bir yol ama..." Oblomov düşündü: "Hayır, insan istediği gibi yaşayamaz, doğrudur." İçinden vakur, isyan dolu bir ses yükseliyordu: "Yoksa insan en derin zekânın bile içinden çıkamayacağı bir çelişmeler karanlığına düşer. Bir gün bir şeyi istersin, ertesi gün tutkuyla, ölesiye ona bağlanırsın, daha ertesi gün onu istediğinden utanırsın, arzun yerine geldiği için hayata lanet edersin. İşte insan hayatta kendi isteğinin peşinden serbestçe giderse böyle olur. Bastığımız yeri yoklayarak yürümeliyiz; bazı şeylerden gözlerimizi çevirmeliyiz, mutluluk hülyalarına kapılmamalıyız, mutluluk elimizden kaçarsa isyan etmemeliyiz; hayat budur işte... Kim demiş hayat zevk ve mutluluktur. Ne saçma düşünce! Hayat hayattır, bir ödevdir, ödev dediğin de çetin bir iştir. O halde ödevimizi yapalım..."
Hayır, insan istediği gibi yaşayamaz, doğrudur. Yoksa insan en derin zekanın bile içinden çıkamayacağı bir çelişmeler karanlığına düşer. Bir gün bir şeyi istersin, ertesi gün tutkuyla, ölesiye ona bağlanırsın, daha ertesi gün onu istediğinden utanırsın, arzun yerine geldiği için hayata lanet edersin. İşte insan hayatta kendi isteğinin peşinde serbestçe giderse böyle olur. Bastığımız yeri yoklayarak yürümeliyiz;bazı şeylerden gözlerimizi çevirmeliyiz, mutluluk hülyalarına kapılmamalıyız, mutluluk elimizden kaçarsa isyan etmemeliyiz;hayat budur işte... Kim demiş hayat zevk ve mutluluktur. Ne saçma bir düşünce! Hayat hayattır, bir ödevi, ödev dediğin de çetin bir iştir.
Sayfa 304 - Türkiye İş BankasıKitabı okudu
Hayat dediğin budur işte! Bir yanda büyük büyük iddialar, öbür yanda küçücük gerçekler.
Hayat hiçbir zaman ve hiçbir kimse için düz bir yol olmamıştır. Önüne çıkan her bir tümsekte hayata dair algıların da değişir. Bütün kalıplarını tekrar oluşturursun. Hayat, işte budur dediğin her cümlede, atladığın her tümsekte değişir. Geldiğin her yaş dilimi kendine ve yaşadıklarına başka bir pencereden bakmayı öğretir. Büyümek denen şey de budur aslında…
Reklam
hayat dediğin budur işte
hemen hepimiz her sabah, yüreğimiz aşka susamış, içimiz içimize sığmayarak, yola çıkarız. Sonra, bütün varlığımız acı deneylerden geçtiği, insanların ve olayların içine düştüğümüz zaman her şey, yavaş yavaş ve hiç farkında olmadan küçülür, kala kala geriye bir kül yığınının içindeki bir altın parçacığı kalır.
Sayfa 212 - Alkım yayınları
Insan en derin zekanın bile içinden çıkamayacağı bir çelişmeler karanlığına düşer. Bir gün bir seyi istersin, ertesi gün tutkuyla, ölesiye bağlanırsın, daha ertesi gün onu istediğinden utanırsın, arzun yerine geldiği için hayata lanet edersin. Işte insan hayatta kendi istediğinin peşinden giderse böyle olur. Bastığımız yeri yoklayarak yürümeliyiz; bazı şeylerden gözlerimizi çevirmeliyiz, mutluluk hülyalarına kapılmamalıyız, mutluluk elimizden kaçarsa isyan etmemeliyiz; hayat budur işte... Kim demiş hayat zevk ve mutluluktur. Ne saçma düşünce! Hayat hayattır, bir ödevdir, ödev dediğin de çetin bir iştir. O halde ödevimizi yapalım.
Sayfa 304Kitabı okudu
İyi bir dispanser, birkaç hastahane, biraz teşkilat... -Hepsini yapsan bile, birdenbire gelen ölüm var. -İnsanoğlu onu kabul ediyor ama... Onun terbiyesinde yetişiyoruz. -Başkaları için! Kendimiz için değil. Yakınlarımız, sevdiklerimiz için ölümü kolay kolay kabul edemeyiz. Kendiölümümüzle bütün meseleler hallediliyor; fakat sevdiklerimizin yanımızdan gitmesiyle insan temelinden yıkılıyor. O zaman ne yapacaksın? Mağlubu atmağa razı mısın? Senin için söylemiyorum, fakat böyle düşünen, böyle düşündükleri için kendilerini kuvvetli bulan budalalar var. İşte Naziler. Halbuki insan doğduğu günden itibaren mağluptur, şefkate muhtaçtır. Sonra senin iyi dispanserler, hastahaneler dediğin şeyler kolay iş değil. Hepsi arkalarından tam bir istihsal, refaha yakın bir hayat, çalışma hızının, yalnız onun getirebileceği bir ahlak ister. Benim, şartların değişmesi dediğim de budur
Okuyunuz, lütfen..
"İnsanın kendi dilediği gibi değil,tanrının emrettiği gibi yaşaması doğru bir yol ama.." Oblomov düşündü; "Hayır, insan istediği gibi yaşayamaz, doğrudur". Vakur, isyan dolu bir ses yükseliyordu içinden; " Yoksa insan, en derin zevkinin bile içinden çıkamaz ve bir çelişkiler karanlığına düşer. Bir gün bir şeyi istersin, ertesi gün tutkuyla,ölesiye ona bağlanırsın. Sonraki gün onu istediğine utanırsın, arzun yerine geldiği için lanet edersin. İşte insan hayatta kendi isteğinin peşinden serbestçe giderse, böyle olur. Bastığımız yeri yoklayarak yürümeliyiz. Bazı şeylerden yüz çevirebilmeliyiz. Mutluluk düşlerine kapılmamalıyız. Mutluluk elimizden kaçarsa isyan etmemeliyiz. Hayat budur işte.. Kim demiş hayat zevk ve mutluluktan ibarettir diye. Ne saçma düşünce! Hayat hayattır ve bir ödevdir. Ödev dediğin de çetin bir iştir. O halde ödevimizi yapalım.."
‪...Gidiyorsan dosdoğru kendi yolundan git,bir yana sapayım deme.Hayat dediğin budur işte,gerisine kulak asma!..”‬
476 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.