Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Pis moruğun notlarından seçmeler
Sen bir korkaksın Stirkoff. Kesinlikle efendim. Senin korkak tanımın nedir? Bir aslanla silahsız dövüşmeden önce tereddüt eden insan. Peki cesur adam kimdir? Aslanın ne olduğunu bilmeyen adam efendim. Herkes aslanın ne olduğunu bilir. Herkes aslanın ne olduğunu bildiğini sanır efendim.
Sayfa 89 - Metin YayınlarıKitabı okuyor
Budistler, Himalayalar,da İnternet Kafe açmışlar. Dünyanın her yeriyle ama hiçbir keşif duygusu taşımadan iletişim kuruyorlar. Artık çok uzak yerlerin, asla dokunamayacakları yakınlıkların peşindeler. Onlar da bu büyük palavranın parçası oldular. Kavramları yeniden tartışmamız gerekecek. Rüyaları, kabusları, adaleti, yalnızlığı. Ne kadar basitse. o kadar çok ve uzun tartışmamız gerekecek. YaniAtilla, benim deli ve iyi olma şansım bitti... Belki tek şansım, bana içerde başka bir hayat olduğunu anlatman. Kızgın parmaklarınla boncuklar, kitaplar, kelebekler, resimler gönderip o ormanda devrilen ağacı haman.
Reklam
Unutulmaz Dayak
“Hak ettiğim zaman beni dövmelerine aldırmam. Ama bu kez hiçbir şey yapmamıştım.” “En acısı da, balonumun başına gelenler. Ne güzel olacaktı.” “Eminim. Çok güzel olacaktı. Ama sen merak etme. Yarın Dindinhalara gideceğiz ve ipek kâğıdı alacağız. Dünyanın en güzel balonunu yapmana yardım edeceğim. O kadar güzel olacak ki yıldızlar bile kıskanacak.” “Boşuna zahmet etme, Godóia. En güzeli ilk yapılan balondur. İlki başarılı olmazsa bir daha iyi yapamaz insan ya da yapmak istemez.”
Sayfa 135 - Can YayınlarıKitabı okuyor
Gözlerimi açtığım zaman gördüğüm lekesiz beyazlık . 'hayat 'diyorum. işte bu ! bembeyaz hiçbir şey yok üstümde altında Zihnim bembeyaz. Bildiğim her şeyi unutmuşum tereddüt ettirecek bir bilgi Kırıntısı bile yok kafamda Sadece iç organlarım var derımin altında tek bir düşünce yok. . Ve birden sokakta Ateş isteyen bir ses güzel bir çift bacak birkaç nota yeni O beyaz hücreden çıkarıyor ve bir renk kaosunun içine bırakıyor Küfür ediyorum iradesizliğime Küfüredıyorım insanlıgıma o kadar çok renk var ki İçine düştüğüm çukurda her yer kararıyor ve simsiyah oluyor gözlerimi açınca gördüğüm hayat... aslında Gözlerim kapalıyken iyi bir insan oluyorum ben hiçbir şeyi fark edemeyen duygularımın da yoksun Bitkisel hayatta olan aralamaya başladığımda göz kapaklarımı başlıyor Cehennem tiyatrosu! Oysa otopsisi , yapılmış bir bedenindeki kadar boş bir beyinle ne kadar mutlu olurdum diye düşünüyorum ..Bir yerlerde ölü doğmuş bir çocuk olduğumu biliyorum sadece yaşıyormuş gibi yaptığım için iki ayağımın üstünde duruyorum..
Bugün tabiat ne kadar güzel. Kuşkusuz her gün böyle bu. Ama güzelliği görmek her zaman mümkün değil. Bakmasını bilmek gerek.
Birer küçük bardak su ve kahve fincanlarının yanına birer güllü lokum koymuştu. Tam eski İstanbul işi. Ne Starbucks'ta bulunurdu bu, ne de House Cafe'de. İnsanlar niye bu güzel âdetleri bırakır da karton bardaklarda kahve içerler diye bir kez daha merak ettim. Hem de tadı yabancı bir kahve. Aslında nedeni belliydi. Dünyanın değişik yerlerinde yaşayan,birbirinden farklı özellikteki milyarlarca insan, aynı tür yiyecek ve içecekleri sevmeli, aynı tarz giysileri almalı, bunun için de aynı tarz bir hayat yaşamalıydı. Böylece uluslarüstü büyük firmalar, ürünlerini dünyanın her yerinde satabilirdi.. Belki de daha korkuncu, bu sistemin yerel kültürleri yok ediyor oluşuydu.
Reklam
Belki de mesele bu, diye düşünüp duruyordum. Belki de yaşadığım hayat için fazla yaşlanmıştım kardeşlerim. Artık on sekizindeydim, yeni bitirmiştim. On sekiz genç yaş değildi. Bizim Wolfgang Amadeus on sekizinde konçertolar, senfoniler, operalar, oratoryolar filan, bir sürü bok püsür yazmıştı, hayır, bok püsür değil, ilahi müzik. Sonra şu bizim Felix M. de Yaz Ortası Gecesi Rüyası Uvertürü’nü yazmıştı. Başkaları da vardı. Ayrıca şu bizim Benjy Britt’in elinden tuttuğu Fransız şair, en güzel şiirlerini on beşinde filan yazmıştı, ey kardeşlerim. Adı Arthur’du. Yani on sekiz, kesinlikle genç bir yaş değildi. İyi de ne yapacaktım peki?
Çok fazla beklentim yok hiç kimseden ! Yalan söylemeyin kuyumu kazmayin yada yüzüme gülüp de arkamdan da dünyanın en kötü insaniymisim gibi konuşmayın içiniz disiniz bir diliniz kalbiniz aynı olsun ! Beni sevmek zorunda değilsiniz ama sever gibi görünüp çelme takmak için Fırsat kollamanin da pek insancıl bir şey olmadığını öğrenmelisiniz anlaştık mı ? Hem sizden ne beklentim olabilir at ile deve mi ? Sesli güldüm :D hadi canım hadi güldürmeyin beni
Ne olursa olsun hayal kurmaktan sakın vazgecme ! Gerçekler can yakarken mutlu edebilir ayrıca her insan kurduğu her hayalde mutlaka mutludur ve her şey istediği sekilde gerçekleşiyordur Hem hayaller gerçeklerin kirli ve sisli havasinda göğsün daralip nefes alman guclesince oksijen tüpü yerine de kullanılabilir
Hem şeker fabrikasina ne gerek var ? Benim şekerin hammaddesi şeker pancarı gulucuklerim var
Reklam
"Güzel bir vücut ne işe yarar? Hayvanlarda da vardır, hatta belki insanlardan daha çok; ama Israëls, Millet ve Frère'in resimlerindeki insanlarda yaşayan ruh, hayvanların asla sahip olamayacağı bir şeydir. Hayat bize görünüşte acı çeksek de ruhen daha zenginleşelim diye verilmedi mi?"
Sayfa 110 - Van Gogh'un kadınları algılayışı klasik güzellik hayalinden çok farklıydı..Kitabı okudu
Birden düşümde koltuğa oturmuş durumda tabancayı elime aldığımı ve kalbime, başıma değil kalbime dayadığımı gördüm; oysa önceden kesinlikle tam şakağıma ateş etmeyi düşünmüştüm. Göğsüme tabancayı dayadıktan sonra bir iki saniye bekledim; mum, masa karşımdaki duvar birden hareket etmeye, dalgalanmaya başladı Hemen tetiğe dokundum. Bazen düşünüzde
Sayfa 777 - 778, 779, 780, 781, 782 Yapı Kredi Yayınları
Ruhumuzun hayaletlerine ve canavarlarına kulak asmadan gerçek fenalıklarla yetinseydik, hayat ne kadar güzel, sefaletimiz de katlanılır olurdu.
Şey... Ben karıncalarin bile yokluğunu fark etmişken sen beni ne zaman merak edip attığın yalnızlıktan çıkaracaksın çok merak ediyorum !
Ne big bang ne başka bir şey hayatın başlangıç noktası kadınlardır Bu konuda sormak istediğiniz başka bir sey ?
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.