Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
·
Puan vermedi
Gündelik hayattan yazılmış, sade örneklerle anlatılmış ama çok şey katan bir kitap.. Bence ne kadar okursam okuyayım hep cahil kalacağım. Bazen birinin görüşüne bazen birinin bakışına bazense birinin sözlerine. Kemal Sayar'ı da okudukça cahil olacağım çünkü her bir detayı başka bir kelimeyi veyahut başka bir olayı anlatıyor ama ben hep o olayların içinde ki ince detayların cahili olacağım. Hayatım boyunca her konuda bu böyle olacak. Dinin, islamın, hayatın, yaşantının hayatta her şeyin. Yazdığım yazıda ki yazım kuralların bile cahiliyim:))
Olmak Cesareti
Olmak CesaretiKemal Sayar · Kapı Yayınları · 02,548 okunma
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Çok içten, samimi, tatlı bir kitap…
Çok ama çoook içten, samimi, tatlı bir kitap. Çocukluğunda ebeveyninden sevgi görmeyen Lucy’yi kurtaran şey Saat Adası isimli çocuk kitabı serisi olmuştur. Sık sık gerçek hayattan uzaklaşıp bu kitapların büyülü dünyasına kaçmıştır. Ancak bir gün Saat Adası serisinin yazarı, aniden yeni kitap yazmayı bırakır… Diğer yandan Lucy büyümüş, bir anaokulunda yardımcı öğretmen olarak görev yapmaktadır ve sınıfındaki öksüz ve yetim Christopher ismindeki dünyalar tatlısı öğrencisini evlat edinmek istemektedir. Ancak Sosyal Hizmetlerin şartlarını sağlamak için paraya ihtiyacı vardır. Tam o sırada Saat Adası serisinin yazarı yeni kitap bir yazdığını ve tek kopyası olduğunu, bunu da Saat Adasında (gerçek bir ada, fiziksel olarak yani) yapılacak bir yarışmada birinci gelene vereceğini açıklar. Lucy’nin kazanmaktan başka çaresi yoktur. Yazar bu macerayı öyle içten, öyle samimi bir şekilde işlemiş ki Lucy ile empati yaparak onun çaresizliği sizin çaresizliğiniz, onun azmi sizin azminiz, onun sevgisi sizin sevginiz oluyor. Kitabı okurken bir yandan sonunu öğrenmek için hemen bitirmeyi, bir yandan da böylesi güzel bir kitabın hiç bitmemesini istiyorsunuz.
Bir Dilek Oyunu
Bir Dilek OyunuMeg Shaffer · Artemis Yayınları · 2023164 okunma
Reklam
368 syf.
9/10 puan verdi
Alın okuyun !!
keşke bu kitap 20 yıl önce karşıma çıksaydı.. daha dikkatli davranmamaı yol açtı bazı konularda. Eşime dostuma herkese önerdim ilk başlarda biraz tekrara düşsede sıkmıyor 45 günü anlatmaya başladıgı zaman ise çok sürükleyici oluyor başından kalkamıyorsunuz. Aşırı dini bir kitap olarak düşünmeyin sürükleyici bir tadı var . Sinop’ta yaşayan eski bir büyüğüme sorduğumda hikayeyi doğruladı gerçek bir hayattan alınmış ……
Ahirette 45 Gün
Ahirette 45 Gün
Ahirette 45 Gün
Ahirette 45 GünMehmet Ali Bulut · Hayat Yayınları · 2020448 okunma
192 syf.
9/10 puan verdi
spoiler içermiyor
Sol ayağım kitabını 7. sınıfta, kitap sınavı için okumuştum. Kitabı elime ilk aldığımda beni sürükleyemeyeceğini düşünmüştüm fakat daha 20. Sayfalarda kitap beni büyüledi, bunun en büyük sebebi ise olayların gerçek bir hayat hikayesi olması. Gerçek hayattan kaleme alınan kitaplar beni her zaman derinden etkilemiştir.. Yazarın fazla betimlemeden duyguları iliklerime kadar hissetirmesi bir iki satırda yazdığı ufak detayların etkisinden üç dört gün kalmam muhteşem bir his. Genelde çok betimleme yapmadan, beni etkileyebilecek kitap olmuyor. Sol ayağım bu konuda çok başarılı. Christ Brown, hayata diğer sağlıklı insanlardan geriden başlayarak böyle bir kitap yazması onur verici, hayran kaldım. Ben bazı eylemlerden yoksun bireyler tarafından kaleme alınmış eserleri çok seviyorum onların bakış açısı beni çok çok etkiliyor empati duygularımı geliştiriyor buyüzden toplumsal yardımlaşma ve dayanışmanın gücünü arttırması adına herkesin okumasını isterim..
Sol Ayağım
Sol AyağımChristy Brown · Nemesis Kitap · 201778,6bin okunma
249 syf.
3/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Ben zaten Bazarov'a "Lütfen git" demiştim
Bazarov beni hasta etti. Ben tanısını koydum, sen hayattan sıkılmıştın Yevgeniy! Senin için hiç üzülmedim. Hayat sana aradığını verdi... Şimdi spoiler falan da vermeden ne kadar incelenir? Olay örgüsü ne sıktı ne de sardı. Sonları çok çok daha güzeldi. Rus edebiyatına göre az depresifti. Ayarında depresiflik. Bi daha kendi rızamla okumak için yıllar geçmesi gerekebilir. Ama okunur mu? Tabi ki. Boşuna klasiklere girmemiş sonuçta... Ve Arkadiy için de mutluyum. Çoğumuz gibi hayata karşı ne hissettiğini çok sonradan buldu. Ama yine de buldu. Kendimce mutlu bitti. İz bırakmadı. Korkmayın travma bırakmaz;)
Babalar ve Oğullar
Babalar ve OğullarIvan Turgenyev · Parıltı Yayınları · 200444,6bin okunma
64 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Levayih-i Hayat
Levayih-i Hayat
(Hayattan Sahneler) adlı mektup romanı
Fatma Aliye Hanım
Fatma Aliye Hanım
'ın ilk okuduğum kitabıdır. Keşke daha önce okuma fırsatı bulsaydım dediğim bir kitap oldu. Kitabın günümüz Türkçesine uyarlanması gerçekten çok güzel olmuş. 1899 ile 1900 yılları arasında yazılmasına rağmen günümüzde hala devam eden ataerkil evlilik düzeninin kadınlar ve çocuklar için nasıl kabusa döndüğünü hissetmekteyiz. Bu romanda Osmanlı kadınlarının gözünden aşk ve evlilik konuları hakkında felsefi tartışmalar yer alır. Mektuplarda kadınlara kendi sorunlarını ve buldukları çözümleri aktarmak için yazılmıştır. Mehabe ile Fehame'nin aralarındaki felsefi tartışmalar, birbirlerine güzelim ve azizem diye hitap etmeleri, Sabahat'ın cesareti, Müeyyet'in dürüstlüğü, İtimat'ın adaleti ve daha nice kadının hikayesi... Nitekim kadınlar arası kız kardeşlik bağını ve dayanışmayı güçlendirmiştir. Türkiye'deki kadınların deneyimleri açısından önemli bir hafızadır
Fatma Aliye Hanım
Fatma Aliye Hanım
. Her kadının özellikle genç kuşakların şiddetle okumasını tavsiye ederim. Eğer felsefi tartışmaları da seviyorsanız keşke hemen bitmeseydi diyeceksiniz.
Fatma Aliye Hanım
Fatma Aliye Hanım
'ın ışığı tüm kadınlara rehber olsun. Diğer kitaplarını da okumak dileğiyle.
Levayih-i Hayat
Levayih-i HayatFatma Aliye Hanım · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20203,770 okunma
Reklam
112 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Dünyaca ünlü Mısırlı feminist yazar Neval El Seddavi'nin "Sıfır Noktasındaki Kadın" isimli eserini okudum. Beni derinden etkileyen bir eser buldum karşımda. Okurken beni sarsacağını, üzeceğini ve dehşet içinde bırakacağını tahmin ediyordum. Fazlasıyla doğru çıktı tahminlerim. Ayrıca beklentimin üstünde bir anlatım gücü ve edebi dille yazılmış olduğunu gördüm. Bu da benim için ekstra tatmin edici oldu. Konusu çok bilindik aslında. Hani bilipte kulağımızı tıkadığımız, gözümüzü kapadığımız, sustuğumuz, kısacası üç maymunu oynadığımız bir sorunu işliyor bu kitap. Cehalet, yobazlık, vicdansızlık, aç gözlülük, kadını köle gibi gören zihniyet anlatılmış bu etkileyici eserde. Bu kadarda olmaz diyeceğimiz ne varsa, o kadarda romanımızın kahramanı Firdevs'in başına gelmiş. İşin en üzücü yanı bu romanda anlatılan olaylar gerçek hayattan alınma olduğu gibi, yüzyıllardır pek çok Firdevsler yaşıyor aramızda. Bu kitap gerçekten erkeklerin iki yüzlü ve acımasız dünyasından beni bir kez daha nefret ettirdi.
Sıfır Noktasındaki Kadın
Sıfır Noktasındaki Kadın
Sıfır Noktasındaki Kadın
Sıfır Noktasındaki KadınNevâl El-Seddavi · Metis Yayınları · 201613,5bin okunma
159 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Kitapta bir hayatı Zehra ve babası Mürşit'in bakış açılarından iki farklı şekilde okuyoruz. Zehra öğretmendir. Ama iyi bir öğretmendir, iyi de bir insandır, dürüsttür, işini iyi yapar. Fakat Zehra'nın bir kötü huyu vardır, zaaf gösterenlere çocuk dahi olsalar acımıyor, müsamaha göstermiyor. Çünkü Zehra Acımak duygusunu bilmiyor. Zehra yatılı okulda büyümüş, çalışmış öğretmen olmuş. Yıllar sonra babasının ölüm döşeğinde olduğunun ve son istediğinin de Zehra'yı görmek olduğunun haberini alır, gitmek içinden gelmez, ikirciklenir ama sonra kalkar gider Zehra, babasının cenazesine yetişir. Babasının eşyalarını kızına teslim ederler ve Zehra o eşyaların arasında bir defter bulur, babasının günlüğü. Sonra yaşadığı koca hayatı bir de babasının gözünden okur. Ayyaşın teki, işe yaramaz olarak bildiği babasının nasıl o hale düştüğü yazmaktadır defterde. Ve Zehra'nın o günden sonra kötü bir huyu kalmamıştır, çünkü artık acımayı öğrenmiştir. . . Gerçek hayattan kesitler sunan, ders veren, yol gösteren bir hikayeydi Mürşit beyle kızı Zehra'nın hikayesi. Akıp gitti. Reşat Nuri okumaya yeni başlayacak olanlar bu kitaptan başlayabilir, tavsiyemdir. Keyifle okunmasını dilerim.
Acımak
AcımakReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 202139,3bin okunma
203 syf.
·
Puan vermedi
·
25 saatte okudu
#neokudum #novellaneokuyor #𝓈𝒶𝓁𝒾𝒾𝒽𝓊𝓏𝓊𝓇𝓊 Kayıtsız Trenlerin Ölümü @orcanmuratt @kentkitap Selam arkadaşlar bugün güzel ve özel bir kitap yorumu ile sizlerleyim. Öncelikle kitabın ismi ilk başta benim dikkatimi çeken bir unsurdu bunu söylemeliyim . Onun dışında kitabın dikkat çeken bir diğer detayları ise şöyle ; Aslında eser bir film senaryosu olarak kağıda dökülmüş . Bir film edası ile kağıda dökülse de gerek edebi anlatım ile yoğrulması ile aslında biz okurlarla buluşmuş . İçerisinde öncelikle Ali ile karşılaşıyoruz . Ali bekar ve yalnız yaşayan bir adam.Öncesinde evlenmiş boşanmış bir de oğlu var .Hayatında pek fazla kimseye yer vermeyen Ali’nin hayatı evinde ve kitapları arasında geçiyor . Ali büyük zorluklar yaşamış ve melenkolik bir hava katan karaktere sahip . Onun dışında Ali neden bu şekilde kendini soyutladı insanlardan ya da hayattan demek istiyorum bunların hepsi eserde gizli . Hatta okudukça merak etmeye daha da içine çekilmeye başlayacaksınız . Hatta belli mi olur belki de bu eser ile biz bir de bir seneryo hatta film ile karşılaşırız . Hayat sürprizlerle dolu olabilir .
Özlem
Özlem
#kayıtsıztrenlerinölümü #kitapyorumu #roman #hikaye Siz okudunuz mu?
Kayıtsız Trenlerin Ölümü
Kayıtsız Trenlerin ÖlümüMurat Orçan · Kent Kitap · 202311 okunma
352 syf.
·
Puan vermedi
·
57 günde okudu
George Orwell 1984 kitap tahlili(spoiler içerir) 1-Roman Türü: George Orwell'in 1984 isimli eserinde distopya türü ele alınırken; sistem, bürokrasi ve yönetimlere eleştiri söz konusu olmakla birlikte en net esas alınan şey totalirizm eleştirisidir. 2-Olay Örgüsü: Olay kurgusal bir evrende geçmektedir bu kurgusal evrende Dünya:
1984
1984George Orwell · Can Yayınları · 2019165,9bin okunma
Reklam
446 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Bugün malum Met Gala vardı ve yine her yıl olduğu gibi ünlülerin şıklık yarışı basında ve sosyal medyada çok ilgi gördü.Ben de tam bunun üzerine nokta atışı bir kitap seçtim. 2003 yılında okuyucularıyla buluşan ve bir New York Best Seller’ı olan Şeytan Marka Giyer (The Devil Wears Prada) ışıltılı,göz kamaştıran moda dünyasının ve dev markaların
Şeytan Marka Giyer
Şeytan Marka GiyerLauren Weisberger · Altın Kitaplar · 2011432 okunma
408 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Her an “gerçekten ve gerçekte” yaşamanız niyetiyle.. Hayattan bi türlü zevk alamıyormuş gibi hissettiğim dönemlerdeyim, yapmak istediklerimi yapamıyormuş, hayatımda kopukluklar varmış gibi.. Boğazımda bir şeyler düğümleniyormuş gibi hissediyorum. Yutkunuyorum yutkunuyorum geçmiyor o his, Böyle hissettiğim bir dönemde başladım bu kitaba.. Çok
Seyir
SeyirPiraye · Mona Yayıncılık · 20219,7bin okunma
104 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
29 saatte okudu
Çırpınıp İçinde Döndüğüm Dünya
Merhabalar, Bir insanın düşüncelerini okurken kendi payıma ne düşürebilirim,diye sorgularım hep, bir deneme kitabını okumaya başlamadan önce. Ya da farklı bakış açılarını anlayabilir miyim. Bu kitap ikisini de sundu bana sanki. O kadar bizden,o kadar hayattan,o kadar genel ama bir o kadar da kendine has bir bakış açısı. Şair ve yazar şükrü erbaş, "çırpınıp içinde döndüğüm dünya" denemesinde insanlardan, duygulardan,toplumdan,edebiyattan,siyasetten, şairlerden, şiirlerden,yalnızlıktan bahsediyor. Altını çizmediğim, düşünmeden etmediğim tek bir cümlesi olmadı. Çırpınıp içinde döndüğü dünyayı hissettim düşüncelerini okurken. Tavsiye ederim. "Kimsenin kendine ait bir zamanı yok. Kimsenin kendi acısı yok, anısı yok, rüyası yok, arzusu yok. Herkes koronun en ortasında en yüksek sesi çıkarmak için çırpınıyor. Oraya nasıl geldiğini bilmiyor. Kalabalıkla birlikte o da bağırıyor. Tek zamana indirgenmiş bir bellek.Yapıştırma bir gülümseme. Eğreti. Anlamsız."
Çırpınıp İçinde Döndüğüm Dünya
Çırpınıp İçinde Döndüğüm DünyaŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 20214,348 okunma
520 syf.
9/10 puan verdi
·
145 günde okudu
Martin'i bir miktar elimde süründürdüm. En yoğun olduğum zamanda okumaya başladım yarım bıraktım yeniden baştan başladım bir daha bıraktım vs derken uzun bir çırpınmanın ardından yine yoğun olduğum bir zamanda vize haftamda okumayı bitirdim. *SPOILER* Ah bee Martin bee ah be Martin'im... Öncelikle Jack London karakterlerini öyle güzel işliyor öyle güzel tespitler yapıyor ve duyguları öyle gerçekçi aktarıyor ki hayran olmamak elde değil. Martin'in baslardaki büyük heyecanlı kıpır kıpır ruhu, bitmek tükenmek bilmeyen enerjisi ve gücü, hiç yılmaması. Ve bu kadar çabalamanın ardında istediği umut ettiği hayal ettiği cenneti bulamamanın getirdiği hayal kırıklığı... Kafasında hiç susmayan "O kitaplar yazılmıştı." sesi. Siz beni hor görürken, değer vermezken şu an beni meşhur eden kitaplar zaten yazılmıştı diye çırpınıp durması. Ve sonunu getiren artık hayattan zevk alamaması ve tüm o gücünü ve heyecanını kaybetmesi. Kendini iki sınıfa da ait hissedememesi, burjuvaziye yaklaşayım derken içinden geldiği hayattan da olması ama burjuvaziyi de sevememesi. Kitabın son kısımları kalbimi çok kırdı, hayatı tamamen farklı olabilirdi nerede ne yapsak bu hayat böyle sonlanmazdı nerede ne yapsak Martin ışığını böyle kaybetmezdi bilemiyorum ama koskoca bir güneş olan Martin'imin böyle sönmesi çok kalp kırıcı cidden. Okurken biraz yoruyor çerezlik bir kitapla beraber götürülse daha kolay okunabilir. Beğendim, tavsiye ederim
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202391bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.