Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
480 syf.
7/10 puan verdi
Senden Önce Ben, umut etmenin gücünü iliklerinize kadar hissetmenizi sağlayan bir roman. İmkansız gibi görünen bir aşkın aslında yalnızca önyargılardan ibaret olduğu fikrini hedef almış yazar. Bir yandan okurken, bir yandan ağlatıyor. Bu kitabı okuduktan sonra, bazı şeylerin farkına varıyoruz; mutlu olmak için ne yaptığımızın ya da mutlu olmak için bir şey yapıp yapmadığımızın. Ben bu kitabı okuduğum gecenin sabahı mutluydum. Kitap okumanın en güzel yanı da budur işte. Okuduğumuz her romanda, kendimizi o hikayenin içine atarız. O karaktere bürünür, onun duygularını yaşarız. Sonra gerçek hayata dönmek üzer bazen, çünkü okuduğumuz romandaki karakterin yaşadığı hayat daha iyidir. Bazense mutlu eder. Ben de mutlu oldum. Will' in yerinde olmadığım için , ama en çok da Lou' nun yerinde olmadığım için...
Senden Önce Ben
Senden Önce BenJojo Moyes · Pegasus Yayınları · 201329,2bin okunma
192 syf.
8/10 puan verdi
Evvela bu kitaba başlamadan önce şöyle bir yazı okumuştum; Türkan Şoray'ın İlk kez okuyup yorumladığı roman... "Bir kadının her şartta yaşama tutunma çabası, iç dünyasındaki çalkantılar beni çok etkiledi. Bir süre etkisinden kurtulamadım. Derinliği olan bir kitap , kutlarım. Türkan ŞORAY" Hakkında duyduklarım, okuduklarım, Merakımı
Berrin
BerrinErcan Akarsu · Kanes Yayınları · 2017165 okunma
Reklam
207 syf.
·
Puan vermedi
2000'den beri Kutlu'nun hangi kitabını okusam hep Uzun Hikaye ile mukayese ediyorum. Ona en çok yaklaşan ( hatta belki de geçen ) Beyhude Ömrüm idi. Sonrasında (bence) yine iyi işler yapsa da Uzun Hikaye hep müstesna kaldı. Nur da öyle... Kutlu, kitapta modern şehir hayatı, tabiri caizse dünya debdebesi içinde bunalan bir huzur arayan Nur adlı genç bir mimarı konu almış. Aslında bir 'arayış hikayesi' yazmış. İntisap edecek bir şeyh arıyor Nur kendisine. Zengin bir kız, temiz yürekli... Hatta Kutlu onu yatılı olarak koleje gönderiyor ve kendi yaşadıklarını ona yaşatıyor. Her gece kitap bitirmeler, kimsenin telkini olmaksızın endi kendine namaza başlamalar falan bizim gibi Kutlu okurlarının tarihçe-i hayatına dair bildiğimiz şeyler. Nur sürekli bir arayış içinde ve bu süreçte hikayeye girip çıkan bir başka mimar Sinan var. O ise dini eğitim almış, mütedeyyin ve efendiden bir genç Hikayede Sinan'ın aile efradı ile Nur'un anne ve babası da yer buluyor. Kutlu'nun kendine has sürükleyici dili burada da var. Sıkmadan okutuyor kendisini. Daha önceki kitaplarından Sır'ı andıran bölümler var; tasavvufi epeyce şey de... Gelelim bence olumsuz taraflara. Zaman kavramı delik deşik edilmiş görünüyor. Hikayede yaşanan dönüşümler ve oluşturulan tipler biraz Ahmet Günbay Yıldız romanları gibi olmuş; basit ve sathi. Bir de olmaz olsun böyle sonlar arkadaş!
Nur
NurMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 20144,023 okunma
184 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitabı biraz önce bitirdim, karşıma koydum. Bakıyorum. Bir yandan bakıyorum, bir yandan düşünüyorum bir yandan da anlamaya çalışıyorum. Bunca verilen bilgiyi, öğütü anlamaya çalışıyorum. Kitabı bitirdiğimde allak bullak olsam da sükunet yaratmaya çalışıyorum beynimde. Yanlış anlamayın kitap kötü sonla bitmedi aksine mutlu sonun mükemmel telaffuzu
Simyacı
SimyacıPaulo Coelho · Can Yayınları · 2023206,7bin okunma
335 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
"her insanın kendi deliliği vardır; bana da öyle geliyor ki, en büyük delilik, bir deliliğe sahip olmamaktır. " Korkmamayı, yaşamı sevmeyi , özgürlüğü bu kitap öğretmiştir belki de insanlığa. "hiçbir şey ummuyorum; hiçbir şeyden korkmuyorum; özgürüm ", diyebilen insanların başucu kitabıdır. ”artık dünküleri hatırlamaktan, yarınkileri istemekten vazgeçtim; şimdi, şu anda ne oluyor, o ilgilendiriyor beni.”, der zorba. Beklentisi yoktur hayattan bu yüzden olabildiğince mutludur. "ben, her insanın ayrı bir kokusu olduğuna inanırım. biz bunu anlamıyoruz, çünkü kokular birbirine karışıyor, hangisi senin, hangisi benim olduğunu bilemiyoruz; yalnız havanın pis bir koku yaydığını anlıyor; buna da insanlık adını veriyoruz…"der ve insanlığı sorgular kendi dünyasında . "dünyadaki pek cok insanin esas sorunu, henüz kendisiyle tanismamis olmasidir", der korkak insanlığa. Özgürlüğün, yaşamın ve yaşamanın değerini bilen, sorgulayan, araştıran ve hayal Kuran herkesin okumasını dilediğim bir klasik ya da bir başyapıt! Camus'nun ,Nobel'i ondan daha çok hak ettiğine inandığı bir kitap .
Zorba
ZorbaNikos Kazancakis · Can Yayınları · 202016bin okunma
240 syf.
10/10 puan verdi
Her şey bir yana, bir insan nasıl bu kadar sevilir? Bir insan, bir insanı nasıl bu kadar çok sevebilir? Bir kitap nasıl böyle içten yazılır? Sen nasıl bir insandın Ahmed Arif? Sen nasıl güzel sevdin öyle? ''Senin ne güzel,ne yüce yüreğin var '' dedirtiyor okurken. Yazının en sevdiğim koludur mektuplar.Bir ırmak gibi gürül gürüldür kelimeler.İki
Leylim Leylim
Leylim LeylimAhmed Arif · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201316,2bin okunma
Reklam
197 syf.
9/10 puan verdi
Romandan önce Romain Gary'den bahsetmek gerekiyor bence, çünkü kendisi 80 yılında tek kurşunla iki yazarı vurmuş biri. Vurmadan önce de mektubunda "Çok eğlendim, teşekkür ederim. Hoşça kalın." demiş. Gary gerçekten de eğlenmiş ama, asıl biz teşekkür ederiz. Tek kitap, iki cümle yetti farklı olduğunu düşünmeme. Fransız yazar,
Onca Yoksulluk Varken
Onca Yoksulluk VarkenRomain Gary (Emile Ajar) · Agora Kitaplığı · 20093,301 okunma
128 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Bu roman bana Albert Camus'un Yabancı romanını hatırlattı ; aynı belirsizlikler,gün geçirmek nefes almak ama yaşamamak.. bu kitaptaki karakterin şansı mı şanssızlığı mı bilemedim ; geciken Ankara treniyle gelen kadın... baş kahraman Zebercet'in,içinde bulunduğu otel gibi sabit,hiç değişmeyen hayatı bir anda tepetaklak oldu... "Bir çay alabilir miyim?" cümlesi bir insanın hayatını nasıl değiştirir ,nasıl bitirir diye merak ederseniz Zebercet'in öyküsünü okuyun... Geciken Ankara treniyle gelen kadın...O'nun odası, unuttuğu havlusu , çay bardağında bıraktığı izler,tepside kalan şeker sayısı,her şey artık Zebercet'in hayata tutunma sebebi olur... Bir gün dönecek umuduyla yaşadığı değişimler...ismini bile soramaması,yavaş yavaş görüntüsünün silinmesi,önce umutlar sonra umutsuzluklar...sonra olmayana , gelmeyene isyan edip yapılan hatalar... sakin bir çöldü Zebercet ,kahverengi paltolu kadından önce...kadının gelişiyle kum fırtınasına dönüştü,önce çevresini sonra da kendisini yok etti...
Anayurt Oteli
Anayurt OteliYusuf Atılgan · Can Yayınları · 202329,9bin okunma
408 syf.
5/10 puan verdi
·
22 günde okudu
Çok isteyerek başlayıp sonunu zor getirdiğim bir kitaba daha merhaba .. Sürükleyici kesinlikle değildi o yüzdendir ki elime her aldığımda geri bıraktığımı söylemem gerekir..Son 30 sayfada her şey olup bitiyor ve koskoca soru işaretleriyle kalıyorsunuz.. Sırf kitaplarımı öksüz bırakmama kararımdan dolayı sabırla bitirmeye çalıştım.. Ne yazık ki Beyoğlu'nun En Güzel Abisindeki gibi bir tat bırakmadı bende..
Beyoğlu Rapsodisi
Beyoğlu RapsodisiAhmet Ümit · Everest Yayınları · 201627,2bin okunma
10/10 puan verdi
Naruto gerçekten bende de etkisini göstermeye başladığını söyleyebilirim. İkinci cildini, birinciye göre daha da heyecanlı buldum. İpucu tabiki de var. :) İlk başta Kakashi ile Zabuza'nın kapışmasına şahit oluyoruz. Uzun çabalar sonucunda Kakashi'nin Sharingan'ı ve Naruto'nun aldatmacası ile Zabuza'yı alt ediyorlar. Lakin sonrasında ölmeyeceğini tahmin edebildiğimi söyleyemem. Ölüme yakın bir duruma sokulma kısmı, ilk başta mantığıma yatan bir şey değil. Hele ki burada iğne atılmıştı. Her neyse, şu Gatoo denen dingile baya uyuz olduğumu söyleyebililirim ve bundan ötürü İnari'nin acıkle fazlasıyla tanık oldum. Dilerim daha cesur bir çocuk olur. Beni en çok etkileyen kısmı ise tabiki de Zabuza-Haku ve Kakashi-Naruto-Sasuke mücadelesiydi. Haku'nun neslinden gelen tekniğine kadar bilsem de Naruto'nun mührünün illaki kırılacağını bekliyordum. Ve o anı izlerken epey bir büyülendim. Sasuke kesin olarak öldü mü, onu sonraki cildi okurken anlayacağım. (Öldü gibi de yine de %100 emin olmamak lazım. Bkz. Zabuza örneği) böyle yüksek enerjili kapışmaları çok severim. Kısacası epey aksiyonlu geçti. Aynı keyfi sonraki ciltlerde de alacağımdan hiç şüphem yok.
Naruto 2. Cilt
Naruto 2. CiltMasaşi Kişimoto · Gerekli Şeyler Yayınları · 2012381 okunma
Reklam
320 syf.
5/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Aynı Yıldızın Altında kitabını çok severek okumuştum,belki o kitaptan dolayı beklentim fazla yüksek oldu... İlk bölümleri hatta diyebilirim ki ilk 250 sayfası ;"hadi olayları iç içe geçirelim,gizem yaratalım " zorlamasıyla yazılmış gibiydi,okurken ilerlememesi çok yordu beni.Son 80 sayfası güzeldi,daha eğlenceli,daha akıcıydı. Kitap ,sekiz yaşında iki çocuğun bir gün parkta gezerken intihar etmiş birinin cesedine rastlamaları ve ana karakterlerden Quentin'e göre muhteşem ötesi olan Margo'nun o yaşta ettiği bilgece tespit ile başlıyor. Quentin 'e göre hayat Margo demek; yaptığı söylediği yediği giydiği her şey özel,her şey diğerlerinden farklı... Lise mezuniyetlerine bir kaç gün kala Margo,bir den ortadan kaybolur,kendi isteğiyle tabi...Onun kahramanı olmayı amaçlayan Quentin ,Margo'nun arkasında bıraktığı ipuçlarını takip etmeye başlar...Bu arada bu yolculuk içsel hesaplaşmalara;"aslında neyim ne olmak istiyorum," sorgulamalarına dönüşür... İşte böyle bir kitaptı; 16 yaşındaysanız dünyayı kurtarabilirsiniz,her şeyi yapacak gücünüz cesaretiniz var demektir...Ama 17 olduğunuzda ne olur ne değişir bilinmez... Benim açımdan tam bir hayal kırıklığı ve vakit kaybıydı diyebilirim...
Kağıttan Kentler
Kağıttan KentlerJohn Green · Pegasus Yayınları · 20133,290 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.