Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
biraz birazdım her şeyden dün biraz sinirlenmiştim mesela yarın bir kadını seveceğim biraz biraz biraz kör oldum bugünlerde ama rakı kadehlerini boşaltmayın eksilmesin hiçbir şey hiçbir şeyden dahi olsa kalsın biraz
“Tatlı kelimesi yetersiz kalır, tarif edemez seni. Ancak bal olabilir bu, bir sürü çiçekten yapılan. Onlarca çiçek özü bir araya toplanıyor ve belki de yeryüzündeki en tatlı şey meydana geliyor. Senin gibi... Her şeyden biraz var sende, tıpkı bal gibi. Gözlerin rengini ondan almış ancak onu bile kıskandıracak güzellikte. Hiçbir şeyin tatlı olmadığı kadar tatlı olan bal... O sensin ama bir o kadar da baş belasın, Bal Bela.”
Sayfa 117 - Mendirek Yayınları, Öykü, Poyraz, Melike, Tolga, Nehir...Kitabı okudu
Reklam
~ - Mutlu musun? + Ne miyim? Mutlu muymuşum! Ne saçma! Tabii ki mutluyum. Ne sanıyor ki? Mutlu olmadığımı mı? / 30 ~ Kızın yüzü de aynaya ne çok benziyordu. Bu imkânsızdı; ne de olsa insan kendi ışığını ona yansıtan kaç kişi tanırdı ki? İnsanlar daha çok - benzetme yapmak isteyen Montag mesleğinden ilham aldı - meşaleye benzerdi, bir esintiyle
İthaki YayınlarıKitabı okudu
“Bir şeyi saklamanın en iyi yolu, onu herkesin görebileceği bir yere koymaktır.” “İp çok ama ben uçlarını bulamadım.” “Bir kadının sezgileri, bazen en mantıklı çıkarımlardan bile daha değerli olabilir. Karmaşık beyinleriyle ard arda sıraladıkları senaryoları mutlaka dikkate alın. Bunlar sizi hiç tahmin etmediğiniz sonuçlara
İnsan ne acayip şey! Nasıl da birdenbire değişti. Biraz önce her söylediğime ateş püskürürken şimdi kadınlığı tuttu. Ben nasıl isem yine öyleyim. Bende hiçbir değişiklik yok, sadece sıfatım değişiyor. Demek sıfat her şeyden üstün geliyor. Yazık, yazık! Ama kızcağız ne yapsın. Dünya böyle işliyor... Hem de o bir kadın. Zavallıya, kabahat kendisindeymiş gibi, anası babası kim bilir nasıl söylenip durdu da, kızcağız sıkıntıdan patladı. Buna rağmen beni terk etmek istemedi. Bu da, gurur verici bir şey... Çünkü beni seviyor, sevdiğini her hareketi ile belli ediyordu. Her neyse! Allah birlik beraberlik versin! Ancak şu Azmi Efendi midir nedir, öyle afallayacak ki!.. Şu dünyada da hiç böyle sinsi şeytan görmedim. Allah bir daha göstermesin. Şu başımdan geçenleri paşa babama söylesem gülmekten ölür.
Bugün kalktığında gün boyu bir yalancıya, bir hırsıza, zina işleyen birine, bir katile rastlayacağını düşün. Onlara insan gibi davranacağını anımsa. Çünkü onlar tıpkı senin gibi insandırlar bu yüzden onlarsız olamazsın tıpkı alt çene kemiğinin üst olmaksızın olmayacağı gibi. Markus aurelius için en önemli olan başka insanların davranışlarının
Reklam
Sonun Sonsuzluğu
1 Acı, bir ırmak gibi Doluyor yüreğime Bardaktan boşanırcasına ağlamak istiyorum Beni artık ne çiçekler Ne çocuklar kurtarır Ne de o her gün Yinelenen doğum.
Dünyayla mesafeli bir dostluk kurmak...
Hiçbir şey değişmedi. İsterdim yeni bir insan olarak inmeyi o tekneden. Değişmeyi, iyi biri olmayı,hissetmeyi,sevmeyi.Hepsini isterdim.Ama istemenin yetmediğini çok erken anladım.Hiçbir şeyin yetmediğini Dünyayla mesafeli bir dostluk kurmak zorunda kaldım.Çünkü kuşkulandım bana verdiği hediyelerden.Her şeyden!Kendimi kaybettim.Buldum.Ne de zihnim ölmekten vazgeçti...Belki de her gün düzenli olarak kullanacağım Lustral benzeri bir antidepresanla her şey düzelebilirdi.Doktor kontrolünde gelişen bir tedaviyle yaşamaya alışabilirdim belki de,insanların arasında.Sosyoloji kitaplarındaki o meşhur birey olurdum belki tedavinin sonunda.Hedefleri olan,kendini gerçekleştirmeye çalışan,toplumun temelini tırnaklarıyla inşa etmiş o birey olurdum.Ama olmadı!Ne doktora gittim,ne de ilaç kullandım.Tersine ben doktor olmaya çalıştım.Düşmanı tanımak için.Anladım ki daha sonra,düşmanım da mutsuz kafesinde.O da,bir gün kravatını koparıp,önüne ilk çıkanı öldürüp yok olmak istiyor.O da caddelerde koşmak istiyor,üstüne gelen arabalara doğru.O da dinamitlemek istiyor,her gün biraz daha insanlığından ödünç verdiği toplumun temelini.Görünce gizli arzusunu düşmanımın,yapacak bir şey kalmadığını anladım.
Sayfa 335
Başımdan tek serüven geçmedi. Hikayeler, olaylar, kazalar ne isterseniz var bende. Ama serüven yok. Bu sözcüklerle ilgili bir soru değil, şimdi anlıyorum. Farkında olmadan, kendisine her şeyden daha fazla bağlandığım bir şey vardı. Aşk değildi bu, Tanrı da değildi; ün kazanmak, zengin olmak da değildi. Bu... Kısacası, belli zamanlarda hayatımın, zor rastlanır, değerli bir nitelik kazanacağını ummuştum. Olağanüstü durumlar söz konusu değildi. Bütün istediğim biraz şaşmazlıktı. Hayatımın göz alıcı hiçbir yanı yoktu, ama ara sıra, sözgelimi kahvelerde müzik çalındığı zaman, geçmişe yönelip bir zamanlar Londra'da, Meknès'te, Tokyo'da tatlı anlar geçirmiştim, benim de başımdan serüvenler geçmişti diyordum. Bu elimden alındı bugün. Ortada hiçbir neden yokken, birden on yıldır kendime yalan söyleyip durduğumu anladım. Serüvenler kitaplardadır. Kitaplarda anlatılanların hepsi hayatta gerçekleşebilir tabii, ama aynı biçimde değil. Oysa benim için o gerçekleşme biçimi önemliydi.
Sayfa 64 - CAN
Ben:))
Kendimi tek bir cümleyle tanımlamam gerekse, tam olarak hiçbir şey ama her şeyden de birazcık, diye tarif ederim. Sağcılar fazla solcu buldu beni, solcular da hep biraz sağcı. Tam olarak hiçbir yere ait olamadım.
Sayfa 193Kitabı okudu
583 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.