Kimmiş ki bu Hakan Günday?
29 Mayıs 1976 Rodos doğumluymuş. Eski milletvekili Faik Günday'ın torunuymuş. Okuduğum kadarıyla dört farklı üniversitede dört farklı bölüme geçiş yaparak nihayetinde Ankara Siyasal Bilimler Fakültesi'nden mezun olmuş öyle yazıyor. Şaşırdım mı? Elbette hayır... Okuduğum eser bende hiç de öyle sıradan bir yazar, kendi
“Ben ne okudum yahu!” tepkisini hepiniz duymuşsunuzdur. Net olarak şunu söyleyebilirim ki, bu tepkiyi daha çok hak eden başka bir kitap okumamıştım. Hayretler içerisindeyim, özellikle son bölüm beni dehşete düşürmüş durumda ve bu inceleme zor olacak. Daha sonsözü gördüğüm anda Ali Ece çığlıklarımı atarak: “Dalga mı geçiyorsun be!” demiştim, çünkü
Hiç kimse varoluşsal suçluluğu Franz Kafka'dan daha canlı ve dikkat çekici biçimde tarif etmemiştir, insanın varoluş suçluluğunu kabul etmeyi ve yüzleşmeyi reddetmesi Kafka'nın çalışmalarında tekrarlayan bir temadır. Dava şöyle başlar,
"Birisi Joseph K.'ya iftira atmış olmalı, çünkü hiçbir şey yapmamış olmasına karşın tutuklandı bir sabah." Joseph K.'dan itiraf etmesi istendi, ama o,
"Tamamen suçsuzum," dedi. Romanın bütünü Joseph K.'nın kendini mahkemeden kurtarma çabalarının tasvirine aittir. Akla gelen her kaynaktan yardım ister, fakat bu çabaları boşa çıkar, çünkü sıradan resmi bir hukuk mahkemesiyle karşı karşıya değildir. Okuyucunun yavaş yavaş fark ettiği gibi, Joseph K. bir iç mahkemeyle karşı karşıyadır, gizli derinliklerinde yer alan bir mahkeme.
Ed hiç bir özelliği olmayan sıradan bir taksici.Bankaya yapılan soygun girişimi sonucunda kahraman olur.Gayet basit ve anlaşılır bir şekilde yazılmış,eğlenceli ve komik bir kitap.
Keyifli okumalar.
YouTube kitap kanalımda Hakan Sarıpolat'ın Cıs kitabını önerdim: ytbe.one/o73ZS-Wrw04
4 yıl önce "Eskiden buralar hep dutluktu" diyebileceğimiz sessiz sakin zamanlarda, almışım başımı hunharca Stefan Zweig okuyorum. Ama ne okuma... Satranç'lar, Korku'lar, Gömülü Şamdan'lar... Bütün kitaplarını bitirmeye ant
Yazarımız daha önce beğenmediğim kitaplara ağır eleştiriler yaptığım için hakkımda ufak çaplı bir linç girişiminde bulunmuş bir isim :) Ama ben olabildiğince objektif bir şekilde kitabını yorumlamak ve hak ediyorsa 10 puan vermek istedim. Ne yazık ki kitap edebiyat namına büyük bir hayal kırıklığından öteye gidemedi ki zaten benden önce de kitap
İnsanlığı bekleyen büyük yıkımı herkesten önce hissedip onları uyarmaya çalışan bir adamın çığlığıdır bu sözler. Her cins kafanın kaderidir aslında; herkesin baktığı şeyde, hiç kimsenin görmediklerini görmek.
Friedrich Nietzsche de 19. yüzyılda yaşamış cins kafalardan biriydi. Aydınlanma sonrasındaki modern dünyanın insanı sürüklediği