Hz. İsâ (as) : ' Ateşin ve toprağın yemedigi şeyden çokça elde etmeye bakınız. 'der. Bunun ne olduğunu sorduklarında Hazreti İsâ (as) ' İyilik yapmaktır.' demiştir.
'Canı olan gönül sahibi , içinde nesi varsa onu harcar…'
Hz. İsa (as)
Hz İsa as. Şöyle der:
Bir insanın iyiliği su üç şeyde belli olur; konuşması, bakışı ve susmasında;
-Konuşması ALLAH'ın zikri dışında ise boş sözdür.
-Bakışı ibret alma dışında ise hatalıdır.
-Susması da tefekkür etme dışında ise boş vakit geçirmektir!
#kitapvecayy_
Hz. İsa'nın (as) Duası
" Rabb'imiz ! İndirdiğine iman ettik , Rasûl'e ittiba ettik , bizi ( Tevhide ) şahitlik edenlerle birlikte yaz. "
Sayfa 144
Dinler Tarihi'nin Başkenti Kudüs
Mesela Hristiyanlara göre
Hz. Adem cennetten çıkarıldığında cennetin kapısı Kudüs'te bulunduğu için önce bu şehre gelmiş ve
uzun süre burada yaşamıştır. Nihayet
ömrünün son yıllarında buraya dönmüş ve Kudüs'te defnedilmiştir. Nuh Peygamber(as) , gemisi ile büyük tufandan kurtulduğunda suların çekilip çekilmediğini anlamak için bir güvercin
uçurmuş, güvercin günler sonra ağzında bir zeytin dalı ile geri dönmüştür. Güvercinin bu zeytin dalını Kudüs'teki Zeytin Dağından getirdiğine inanılır. Özetle, Davud Peygamber'in(as) fethettiği, Süleyman Peygamber'in(as) şekillendirdiği, Hz.İsa'nın(as) göğe, Hz. Muhammed'in(sas) Mirac'a yükseldiği yerdir Kudüs.
Sayfa 13 - Timaş YayınlarıKitabı okuyor
İncire ve zeytine, Sina dağına ve şu emin beldeye yemin
İmam İbn Kesir bu konuda şöyle demiştir:
"Ayette kendisine yemin edilenler, üç ayrı bölgedir ki Allah bu üç bölgeden her birine, yüce şeriatlara sahip olan ülu'l-azm peygamberlerden birini göndermiştir. Birinci bölge, incir ve zeytinin yetiştiği bölge olan Kudüs'tür ki Yüce Allah oraya Meryem oğlu İsa'yı (as) göndermiştir. İkinci bölge, Sina dağıdır ki Yüce Allah burada İmran oğlu Musa (as) ile konuşmuştur. Üçüncü bölge ise emin belde olup oraya girenlerin güvende oldukları Mekke'dir. Buraya da Hz. Muhammed (sav) peygamber olarak gönderilmiştir."
Sayfa 449 - Tin Suresi.Kitabı okuyor
...Hz. İsa (as) da şöyle işaret buyurmuştur:
"Dünya bir köprüdür. Üzerinden geçiniz ama onu imar etmeyiniz."
Sayfa 71 - Çelik Yayınları
“Hz. İsa (as) için söylenen şu söz üzerinde iyice düşün: ‘Ey İsa! Önce kendine nasihat et. Eğer kendin nasihat alırsan insanlara da nasihat ve vaazda bulun, aksi halde Rabbinden utan.”
Özetle Kudüs Nedir?..
Hz.Meryem'in henüz bebekken Allah'a adandığı yer burasıdır.
Hz.Zekeriya'ya Hz.Yahya'nın müjdelendiği yer burasıdır.
Nuh tufanından sonra ortaya çıkan ilk kara parçası burasıdır.
Hz.İsa'nın henüz beşikteyken konuştuğu yer burasıdır.
Hz.Davud (as)'un fethettiği yer burasıdır.
Hz.Süleyman'ın (as) şekillendirdiği yer burasıdır.
Hz.İsa (as)'ın göğe yükseltildiği yer burasıdır.
Hz.Muhammed'in (sav) Miraca yükseldiği yer burasıdır.
Kur'ân'ın İsrâ sûresiyle mübarek olduğunu bildirdiği yer burasıdır.
Yani kısacası Kudüs; varlıktır, birliktir, yükseliştir...
İsa (as) ı ilah kabul edenler hususunda;
Eğer Allah Hz. İsa vasıtasıyle Ölüleri dirilttiyse, kuşkusuz Mûsâ vasıtasıyle
asaya can verdi. Ve asâ sürünen bir yılan oldu. Bu, ötekinden daha hayret
vericidir. Eğer İsa babasız yaratıldıysa, şüphesiz Âdem hem anasız, hem babasız
yaratılmıştır. Bu daha gariptir. Bunların hepsi, Yüce Allah'ın katındandır. Mûsâ
ve İsa, ancak Allah'ın fiil ve işlerinin tecellî yerleri ve vasıtalarıdır.
Sayfa 130Kitabı okuyor
Muallak Taş
HACER-İ MUALLAK
“Asılı duran taş” anlamına gelen hacer-i muallak, Kudüs’te harem-i şerif içindedir. Emevî halifesi Abdülmelik b. Mervân tarafından bu taşın üzerine Kubbetü’s-Sahra inşa edilmiştir. Kanuni Sultan Süleyman döneminde taşın alt kısmı duvarlarla örülerek korumaya alınmıştır. Hem Yahudiler hem de Müslümanlar tarafından kutsal kabul edilir. Hz. Peygamber’in (sas) Mi’rac’a çıkarken üstünde durduğu taş olmasının yanı sıra Hz. İbrahim’in (as) oğlu Hz. İsmail’i (as) kurban etmek için kullandığı taşın da bu olduğuna inanılmaktadır. Hristiyanlar ise İsa Mesih’in bu kaya üzerinden tüm insanlığı tebliğe çağıracağını düşünürler. Hacer-i Muallak’ın havada durduğuna inananlar da vardır. Ancak bununla ilgili sahih bir rivayet olmadığı gibi bilimsel bir delil de yoktur.
Diyanet İşleri Başkanlığı