Elli üç yaşındayım. Buna inanmıyorum. İçimde gençlik, hatta çocukluk var. Aynadaki adama büyük babamın fotoğrafını seyreder gibi bakıyorum. Kendimin bana dışarıdan görünüşü, içimden görünüşüne uymuyor. Yirmi yaşında bunun aksiydi. İçimde bir ihtiyar vardı. Bu zıtlığın ortadan kalkması için yılların çabuk geçmesini isterdim. Geçti. Fakat ikilik tersine devam ediyor. Ben hangisiyim?
Sayfa 31 - Ötüken NeşriyatKitabı okudu
"Tek bir sözcüğün bile çok anlamlılığından ortaya çıkabilecek ikilik beni ürkütüyor..."
Reklam
Tanzimatın medrese yanında mektep ve şer’i mahkeme yanında nizamî mahkeme açarak, cemiyetin bünyesinde, Fuat Köprülü’nün o zamanki tabiriyle bir “sünaiyet” yani ikilik yaptığını hiç kimse inkâr etmiyordu. Fakat hata mektep açmakta mıydı, medreseleri kapatmamakta mıydı? Nizamî mahkeme açmakta mıydı, şerî mahkemeleri kapamamakta mıydı? Türkçülerin bu noktadaki iddiaları sarih değildir. Onlar ikiliği reddetmekle kalmış gibidirler. İslâmcılar açıkça mektep açılmasına muhaliftiler. Medreselerin ıslah edilmiş olmasını istiyorlardı: “Neşrî maarif için mektep açacak yerde medreseleri ıslah ederek ulûmu fünunu oraya ithal etmek gerekti,” ve ilâve ediyorlardı: “Bugün, bütün dünyanın iki büyük darülfünunu olan Oxford ile Sorbonne da vaktiyle birer medreseden başka birşey değildi. İcabatı zamana göre tekemmül ede ede bugünkü hali kemali buldular.
Fikirsiz, bilgisiz, klişeci açıklamalar bizi kendimize getirmiyor. Tevhid ahlakına sahip olmadan dinden bahsetmek, dinin içini boşaltıyor. İkilik ve ikirciklik maalesef çoğumuzun karakteri olmuş durumda. Bunları dini kavramlarla, devleti yücelterek ve edip ecdatçılıkla meşrulaştırmak acı tabloyu değiştirmiyor.
"Leyla, eğer ben ben isem nesin sen; yok sen sen isen neyim ben?!.." Fuzuli bu beyti Mecnunun sahralarda leyla ile bütünleştiğini ve onu her zerresiyle kendinde hissettiğini, yıllar yılı ruhunda onunla birlikte yaşadığını, Leylayı tamamen içselleştirdiğini ve duygularındaki aşkınlığı anlatmak için söylemişti. O kadar Leyla ile doluydu ki, o anda Leyla'nın "Ben geldim!" demesini ikilik saydı, özünde olanı kaybedip karşısında olana kapılanmayı aşkın alt derecesi gördü ve "Ey Sevgili! Hayli zamandır ben senim, sen de ben; biz iki bedende tek ruh, bir kabukta çifte bademiz, öyle iken sen ve ben diyerek arada ikilik çıkarmak aşkımıza yakışmaz!." dedi...
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.