-Günlerdir anlaşılmaz şeyler oluyor Gerande, dedi genç çırak. Babanızın bir kaç yıldır yapıp sattığı kol saatlerinin hepsi birdenbire duruyor. Bir sürü saati ona geri getirdiler. Babanız saatleri titizlikle söktü, zemberekler iyi durumdaydı, çarklar gayet düzgün yerleştirilmişti. Bunun üzerine, daha büyük bir titizlikle saatleri tekrar monte etti, fakat ustalığına rağmen saatler çalışmadı.
-Bu işe şeytan karışmış! diye haykırdı Scholastique.
-Ne demek istiyorsun! diye sordu Gerande. Bu durum bana doğal görünüyor. Yeryüzünde her şeyin ömrü sınırlıdır, ilelebet var olacak bir şey insan elinden çıkamaz.
Sayfa 6 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Kant –burada kesinlikle
kişisel bir kanaatimi dile getiriyorum–
düşüncelerinin şekillendirici ustalığıyla istila
ettiği klasik çağın saf verimliliğini inanılmaz
derecede tıkamış, bütün sanatçılardaki şehveti,
yaşama coşkusunu, hayal gücünün serbestçe
akışını estetiksel bir eleştiri anlayışına saptırarak
ebedi bir kırılmaya neden olmuştur.
Hızla yol alan dünyanın sıcağıdır başımda
Geriye kalan hayattır yoran
Aklınla yapayalnız başbaşa
Nice alevli geceler geçtin
Toprağı yaymış ev sermiş üstüne. Nerde o bayrak arayan
Kurt kancaları ancak bir odadan ötekine sarkan
Kadınlar ki çocuğu gezgin gibi dolanır
Aydınlık bir mağarada kalınır akşamları
Hızla sular aktı üzerimizden
Ayaktayız ama ya bu kurşun damlaları
Küçücük bir kurt oydu can evimizi
Taş gibi ağırlaştık gözümüze indirdik tenteleri
Dedeler neneler yaşlı denizlerde
Gittiler güneşin şavkına, soyunup sahile yorgun dertleri
De hazırlanalım kahramanlık gün doğmadan kalkmakta
Bu çocuklarla yolumuz ilelebet Allahla yürekleri
Ey Zarif yine başını örtüden çıkardın
Çok bal döktün yine yaktın gemileri
Oktay Sinanoğlu bu kitabında türk dilinin önemini tarihsel, siyasi ve coğrafi yargılara dayanarak kanıtlayarak yalın ve sadece Türkçeyle dile getirmiş tabiki. Türkçenin yabancı dillerin istilasına karşı mücadelesi onların karşısında ezilmemesi, türkçenin asaletini, matematikle baglantısını dile getirmiştir. İngilizceyle karşılaştırma yaparak türkçenin ne kadar köklü, temiz, kolay oldugunu örneklerle açıklamıştır. Sinanoğlu milli şuuruyla diline sahip olasın ki türkiye ilelebet payidar kalsın düsturunu benimsemiş ve bizlerinde benimsemesini istemiştir. Sonuç olarak okumalı okutmalı, anlamalı anlatmalı...
Bye Bye TürkçeOktay Sinanoğlu · Bilim & Gönül Yayınevi · 20194,936 okunma
On sekiz yaşındaki yüreğimin vefasızlığını ve katılığını bu şiire dökülmüş gözyaşlarıyla ödedim. Bu satırları her okuduğumda, Napoli Körfezi’nin şeffaf ama acıklı dalgalarının benim için ilelebet çalkalayacağı o taze hayale hayranlığım arttı. Ve kendi kendimden nefret etmedim! Yüksek ruhlar affedicidirler. Onun ruhu da beni affetti.
Siz de beni affedin! Ağladım.
Kalbim paramparça, ruhumda kaç kırık var inan bilmiyorum. Sensizliğin kalbime kondurduğu o derin hissizlik beni kahrediyor. Artık yalanlarla savaşmaktan çok yoruldu bedenim! Şimdi mi? Şimdisi yok artık... İlelebet kapandı sana açtığım bütün sayfalar, şimdi elveda sana, elveda güzel sözlerine, güzel bakışlarına elveda...🌿🌼
Dilan Demir🌼🌿
Türk Devleti'nin birinci görevi, diliyle, tarihiyle, sanatı ve abideleri ile, dünyaya ışık tutmuş insanlık anlayışıyla, Türk adını, varlığını korumak ve ilelebet yaşatmaktır.