Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
#omerhayyam
bir sır daha var, çözdüklerimizden başka! bir ışık daha var, bu ışıklardan başka. hiçbir yaptığınla yetinme, geç öteye: bir şey daha var bütün yaptıklarından başka niceleri geldi , neler istediler, sonunda dunyayi bırakip gittiler. sen hic gitmeyecek gibisin, degil mi? o gidenler de hep senin gibiydiler.. geçmis günü beyhude yere yâd etme, bir
“Bir şeyi saklamanın en iyi yolu, onu herkesin görebileceği bir yere koymaktır.” “İp çok ama ben uçlarını bulamadım.” “Bir kadının sezgileri, bazen en mantıklı çıkarımlardan bile daha değerli olabilir. Karmaşık beyinleriyle ard arda sıraladıkları senaryoları mutlaka dikkate alın. Bunlar sizi hiç tahmin etmediğiniz sonuçlara
Reklam
_Eğer birinin ruhunu görmek istiyorsanız, ona hayallerini sorun. _İnsan doğasındaki en derin prensip, "takdir edilme" isteğidir. _Alaycı tiplerin aslında acılarını gizlemeye çalıştığı gerçeği doğrudur. _İnsanın dünyadaki durumu, kedinin kitaplıktaki durumu gibidir; görür ve duyar ama hiç bir şey anlayamaz. _Yanlış anlayanlar tarafından
AŞKTA ESAS OLAN ÖZÜ BULMAKTI.
Zekeriya Nebi hiç durmadan Meryem'le konuşuyordu: "Hâlden hâle çevrilen, yanardöner bir özelliği vardı kalbin. Çabuk cezbedilir, çabuk etkilenir, çabuk kırılır, çabuk yorulur. Sevince tam sever. Orada bir tek gerçek sevgi hüküm sürer. "Ne kadar büyüktür?" diye sordu Meryem. "O kadar büyük, o kadar sonsuzdur ki kalp ölümlü olanlar içini dolduramazlar. Sonlu olanlar avutamazlar o yalnızlığı. Fani sevdalar, insanın ruhunun sahrasında kum kadar cılızdır. Bir ucu kalpte, bir ucu sonsuzlukta olan kadim bir sahildir orası." "O hâlde kalbi çok iyi bilmek gerek." "Kalbi iyi tanıyanlar ve ihtiyacını iyi bilenler boş sevgilerle avunmaztlar. Sevdikleri her varlığı, gerçek Sevgili hürmetine sevip sayarlar, konargöçer sevdaların ev sahipliğini yapmazlar. Ebedi ve daimi olanın hatırına varlığı severler ve ikram ederler." "Yani kalbe her geleni içeri almamak mı gerekir?" "Kalbi tanıyan kişi anlar ki orası kısır sevgilerle dolmaz. Kalp, ancak Allah sevgisiyle dolunca mutlu olur. Ondan gelen her şeyi sineye çekip şükreder. Zira Sevgiliden gelen her diken incitse de onu güle götürür. Gülün kokusunu alana dikenin batışı lezzet verir. O muhabbet, Müşahedetullaha götürür. Kalbi tanıyan insan, varlığını sever, âlemi tanır, vesveselerden arınır. Sevme mahalli olan kalbi tanıyan kendini tanır. Ciddiyete erer, boş sevdalardan kurutulur, hayata karşı lakaytlığı atar, umutsuzluğu kovar, mutsuzluğu defeder ve sonsuz bir huzurun neşesine kavuşur. Kalpler, sadece Rabbin sevgisiyle gerçek huzuru bulur, bunları unutma."
Ateş'in Dursun' a gönderdiği yazının Dursun'ca kırpılmamış hali
Kitabının 263-268 nci sayfalarında Turan Dursun, benim yazdığım bir mektuptan söz ediyor. 2000 e Doğru Dergisinin, 11 Mart 1990 tarihli ve 11 sayılı nüshasında yayinladığı, Ayın yarılması ile ilgili ayeti ele alarak "Kur'ân'da Bilim Dişı şeyler bulunduğu"nu iddiâ eden yazısı üzerine, bir cevap hazırlayıp Dergiye gönderdim -kendine değil-
9. BÖLÜM SONSUZ SABIR Bir zamanlar cennet meyvesini işitmiş olan bir kadın vardı. Ona tamah etti. Adına Sabar diyeceğimiz bir dervişe sordu, “Bu meyveyi nasıl bulabilirim ki böylece mevcut bilgiye erebileyim? “Sana verebileceğim en iyi tavsiye benimle çalışman olur,” dedi derviş. “Fakat böyle yapmazsan, kararlı bir şekilde ve bazen yerinde
Reklam
_Rüyamda bir kelebek olduğumu mu gördüm, yoksa şu an insan olduğumu düşleyen bir kelebek miyim, bilmiyorum. Chuang Tzu _Mükemmel bir insanın zihni ayna gibidir. Hiçbir şeyi kavramaz ve hiçbir şeyi ummaz. Böylece mükemmel insan hayatın içinde hiçbir çaba harcamadan hareket eder. ****** _Kalpteki incelik sevgi yaratır; sözlerdeki incelik güven
Bu güzel metaforların şifresini kendi başına çöz; derinlemesine düşün onlar hakkında. Bu yüzden hikayeler üzerinden konuşuyorum. Onlar üzerinden hiç kimse konuşmamıştı. Niçin ben bu küçük hikayeler üzerinden konuşuyorum? -sadece nasıl düşüneceğine dair sana birkaç ipucu vermek için. Bunlar bu hikayeler üzerine yapılan yorumlar değiller; ben bir
71 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.