“Bu balık sana neyi anımsatıyor?”
“Başka balıkları.”
“Peki, başka balıklar neyi anımsatıyor?”
“Başka balıkları.”
(Joseph Heller, Catch 22, New York, Simon & Schuster, 1961, XXVII)
Joseph Heller'ın Madde 22 (1961) adlı eserindeki Dunbar, zamanın yavaş geçmesini sağladığı için can sıkıntısını sever ve böylece hayatta yaşayacak iki katı kadar zamanı olabileceğine inanır.
1. 1984 (Bin Dokuz Yüz Seksen Dört) – George Orwell / 1949
2. All the Light We Cannot See (Göremediğimiz Tüm Işıklar) – Anthony Doerr / 2014
3. Beloved (Sevilen) – Toni Morrison / 1987
4. Catch-22 (Madde 22) – Joseph Heller / 1961
5. The Catcher in the Rye (Çavdar Tarlasında Çocuklar) – J.D. Salinger / 1951
6. Charlotte's Web (Charlotte'un
1. 1984 (Bin Dokuz Yüz Seksen Dört) – George Orwell / 1949
2. All the Light We Cannot See (Göremediğimiz Tüm Işıklar) – Anthony Doerr / 2014
3. Beloved (Sevilen) – Toni Morrison / 1987
4. Catch-22 (Madde 22) – Joseph Heller / 1961
5. The Catcher in the Rye (Çavdar Tarlasında Çocuklar) – J.D. Salinger / 1951
6. Charlotte's Web (Charlotte'un
Güzel Bir Delilik'in Guguk Kuşu (1975) ile ortak yönü çoktur. Her ikisi de 1960'ların ilk yarısında yazılmış romanlardan uyarlanmışlardır. Elliot Baker Güzel Bir Delilik'i 1964'de yayımlamıştır ve Ken Kesey'in, Guguk Kuşu 1962'de yayımlanmıştır. Jeffrey Berman'ın (1985), psikiyatrinin edebiyattaki imajlarıyla ilgili yaptığı eksiksiz ve psikanalitik açıdan ayrıntılı incelemesinde gösterdiği gibi, bu romanlar, en az Charlotte Perkins Gilman'ın "Sarı Duvarkağıdı" (The Yellow Wallpaper) adlı öyküsünü yazdığı 1892'ye kadar uzanan, psikanalize yapılan yazınsal saldırının bir parçasıdır. Gilman'ın yapıtı gibi, Virginia Woolf'un Bayan Dalloway (Mrs. Dalloway, 1952) adlı romanı da şefkatsiz bir psikiyatristi sunar. Psikiyatrinin olumsuz resmedilmeleri, 1950'lerde, T.S. Eliot'un Kokteyl Partisi'nin (The Cocktail Party, 1950), Joseph Heller'in Madde 22'sinin (Catch-22, 1955), Saul Bellow'ın Günü Yakala (Seize the Day, 1956), Vladimir Nabokov'un Pnin'inin (1957), John Barth'ın Yolun Sonu'nun (End of the Road, 1958) ve iris Murdoch'un Ezik Kafa'sının (A Severed Head, 1961) yayınlanmasıyla birlikte en yaygın hale gelmişlerdi. Bu kitapların tümü, 1964'ten sonraki filmlerde psikiyatriye yapılan saldırıların haberini veren aynı savları sunarlar: Ruh doktorları baskıcıdırlar ve kendilerini aldatan birer egomanyaktırlar. Bu romanlar, 1960'ların antipsikiyatri akımından önce yazılmışlardır ve ilginç olan şudur ki psikiyatristleri en sempatik biçimde işleyen filmlerin pek çoğuyla aynı anda vardılar. Fakat Amerikan filmleri 1960'larda psikiyatri için yeni bir bakış açısı ararken, bu romanların iletisi el altında hazırdı zaten.