Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.25
Ben buradayım Kudüs’te #okudumbitti
#BenBuradayımKudüste , Kerem adlı çok tatlı ve akıllı bir çocuğun hikayesini anlatıyor. Kerem, okuyucuları kendisinin, ailesinin ve yaşadığı çevrenin renkli dünyasına davet ediyor. Ancak Kerem’in hikayesi sadece kendi dünyasıyla sınırlı kalmıyor; o, bizi Kudüs’e ve Filistin’e kadar götürüyor.
Kitap, Kerem’in anlatımıyla okuyucuları kendi evine misafirliğe çağırırken, aynı zamanda dünya coğrafyasını, güneş sistemini ve evreni de keşfetmeye teşvik ediyor. Bu keşif yolculuğu, okuyucuları hayretler içinde bırakıyor ve evrenin muhteşemliğini fark etmelerini sağlıyor.
Ancak kitabın en güçlü yanı, Kerem’in büyüklerin söylemesi gerekenleri hatırlatması ve barış, dostluk ve sevgi gibi evrensel değerlere vurgu yapmasıdır. Kerem, herkesi bir araya gelmeye ve birlikte yaşamanın güzelliklerini keşfetmeye çağırıyor. Onun çağrısı, insanların birbirine olan sevgi ve saygılarını hatırlamalarını sağlıyor.
“Ben Buradayım Kudüs’te”, çocukların dünyayı ve birbirlerini daha iyi anlamalarına, farklı kültürleri ve coğrafyaları keşfetmelerine yardımcı olan etkileyici bir kitap. Kerem’in hikayesi, okuyucuları sevgi dolu bir dünyanın mümkünlüğüne inanmaya teşvik ediyor. Bu kitap, çocuklara değerli bir mesaj sunarken aynı zamanda onları eğlendiriyor ve düşündürüyor. Kesinlikle tavsiye ederim!
#kitapkolikkafasiçocukkitabıyorumu #narçocuk @gencnar @nar.cocuk
Ayurveda, kökeni Hindistan’a dayanan, asırlardır uygulanagelen bir doğal şifa sistemidir. Ayurveda Sanskritçe bir kelime olup, “yaşam bilimi” anlamına gelmektedir. Ayurveda’nın amacı; sürdürülebilir sağlıktır.Temel varsayımı ise; “Aradığın her şey doğada var!”dır. Ayurveda, öncelikle kişinin beden tipinin/doshasının/fıtratının tespiti ile ilgilenmekte ve bunun dengede kalmasını sağlamaya çalışmakta, dengesizlik durumunda da nasıl dengeye sokulacağı ile ilgili rehberlik sunmaktadır. Ayurveda’ya göre; kişinin kendisine ve başkalarına şifa vermesinin ilk şartı bu üç dosha’yı (Vata, Pitta ve Kapha ) net şekilde anlamasıdır. Yoga House çatısı altında Elif Karaöz hocamız tarafından verilen “Ayurveda’ya Giriş Semineri” sonrasında edindiğim bilgiler ışığında kendime dair bir keşif yolculuğu başladı diyebilirim. Artık doshalara dair farkındalıkla bedenimde ne neden oluyor? Aslında nasıl olması gerekli? Bunun için yapmam gerekenler neler? gibi pek çok soru cevabını buldu diyebilirim. Sağlıklı ve dengeli bir yaşam için gerekli hap bilgilerle, küçük dokunuşlarla büyük ve önemli değişikliklere şahit oldum. Siz de bu tarz bir farkındalık deneyimlemek isterseniz bu kitabı okuyabilir, ayurveda ile ilgili seminerlere katılabilir ve bu bilgileri hayatınıza katarak bu muazzam deneyimi yaşayabilirsiniz.
Kitap, insanlığın uzay keşifleri ve uzay yolculuğu tarihini anlatırken, günlük yaşamda karşılaşabileceğimiz teknolojileri ele alır. İnsanlığın, yıllar içinde uzaya olan ilgisini ve keşiflerini arttırarak, Ay'a yapılan ilk ayak basmalarından Mars'a gönderilen keşif araçlarına kadar birçok önemli olayı anlatmıştır. Yazar , uzay yolculuğunun tarihsel, bilimsel ve kültürel boyutlarını okuyuculara aktarırken, uzayın derinliklerindeki gizemleri ve insanlığın gelecekteki keşiflerine dair heyecan verici bir bakış sunar. Kitap, uzay keşiflerine olan merakı ve insanlığın sınırları zorlama tutkusunu anlamamıza yardımcı olurken, karmaşık teknik detaylara girmeden anlaşılabilir bir dil kullanarak okuyucuları uzaya götürür. Herkesin okumasını öneririm
Tezer Özlü'nün "Yaşamın Ucuna Yolculuk" adlı kitabı, yazarın yaşamı, düşünceleri ve deneyimleri üzerine derinlemesine bir içsel yolculuğu konu alır. Kitap, özgün bir anlatım tarzıyla kaleme alınmış olup, yazarın duygularını, düşüncelerini ve gözlemlerini içeren günlük notlarından oluşur.
Özlü, kitapta varoluşsal soruları, içsel çatışmaları ve yaşamın anlamını sorgular. Aynı zamanda sanat, edebiyat ve insan ilişkileri gibi konuları da derinlemesine ele alır. Yazarın özgün ve etkileyici dil kullanımıyla, kitap okuyucuya içsel bir keşif ve düşünceye yolculuk fırsatı sunar.
"Yaşamın Ucuna Yolculuk", Tezer Özlü'nün edebi ve felsefi derinliğini gösteren önemli bir eser olarak kabul edilir. Kitap, okuyuculara kendileriyle ve yaşamla derinlemesine bir bağ kurma fırsatı verirken, aynı zamanda yazarın benzersiz düşünce dünyasına da bir pencere açar.
‘Il Divino”, Floransa Cumhuriyeti’nin kahramanı Michelangelo, San Pietro Bazilikası’nın yapımı sırasında Papa II Julius ile tartışır. Papa kendisine vaat ettiği parayı bir türlü vermez. Gururlu bir sanatçı olan Michelangelo kendisini kıskandığını düşündüğü Bramante ve Rafaello’ya da öfkelidir. Tam bu sırada İstanbul Sultanı II. Bayezid’den ilginç bir davet alır. Bu davetin amacı İstanbul ile Pera arasında bir köprü inşaatı için gelip şehri görmesini istemesidir. Daha önce Leonardo da Vinci’nin projesinin reddedilmiş olması, bu teklifi daha cazip hale getirir. Sultan ile arası kötü olan Papa’dan intikam alma fikri de karar vermesinde etkili olacaktır.
Floransa’dan başlayan yolculuğu Sarayburnu’nda son bulurken karşısında büyüleyici bir şehir bulur. Günlerce bu şehri adım adım gezer. Keşif sırasında yanında Piriştineli şair Mesihi de olacaktır. Onun dostluğu ile şehrin gizemli, mistik yönleriyle karşılaşır. Boğazın suları, Ayasofya’nın ihtişamı, şehrin sokakları, insanları, mimarisi ile derinden etkilenir. Davut kadar, Pieta kadar zarif bir eser ortaya çıkarmak ister. Serenissima’ya benzettiği şehir, onun sonraki eserlerine ilham kaynağı olacaktır.
Kurguda Michelangelo’nun hayatının kısa ama önemli bir kesiti olan İstanbul ziyaretinde zihnine kazınan imgeler, iki düşman olan Papa ve Sultan arasında karar vermenin zorluğu, tamamen yabancı ve önyargılı olduğu bir din ve kültüre dair gözlemleri anlatılıyor romanda. Anlatıcı bazen değişiyor. Bazen de Michelangelo’nun kardeşiyle olan yazışmaları çıkıyor karşımıza. Michelangelo’nun iç dünyası ve dönemin İstanbul’unun resmedildiği başarılı bir anlatım var.
OKUDUM - BİTTİ
KİTAP ADI: GÖRME BİÇİMLERİ
YAZAR ADI: JOHN BERGER
SAYFA SAYISI: 155
Karanlık ve Aydınlık İtirafların Işığında İnsanlık
Lev Tolstoy'un "İtiraflarım" kitabı, edebi bir başyapıt olarak kabul edilir ve okuyucuları derin bir düşünsel yolculuğa çıkarır. Tolstoy'un içsel çatışmalarını ve ruhsal arayışını samimiyetle ele aldığı bu eser, insanın varoluşsal sorularıyla yüzleşmesine yardımcı olur. Yazar, kendi hayatını, inançlarını ve felsefi düşüncelerini dürüstçe paylaşarak, okuyucuların kendi yaşamlarını ve düşüncelerini sorgulamalarını sağlar. Kitap aynı zamanda Tolstoy'un dönemindeki Rus toplumunun yapısını ve ideolojilerini anlamak için önemli bir kaynak olarak da değerlendirilir. Tolstoy'un dil ve anlatımı ustalıkla kullanması, okuyucuları kitabın içine çeker ve onları düşündürür. Bu nedenle, "İtiraflarım", derinlikli bir düşünce ve duygusal keşif yolculuğu sunar, okuyucular üzerinde uzun süre etkisini sürdürür.
mutlaka okuyun
Sevgili Caner hocanın o eğlenceli kaleminden yepyeni bir güzelliği ekledik heybemize. Yer altında geçen bu eğlenceli hikayeyi sizlerle de tanıştırmak istiyorum çünkü kalbimi bıraktım ben bu güzelliğe
Kahramanımız yavru Vombat meraklı mı meraklı, soruları bir türlü bitmek bilmeyen, dünyanın en korkak hayvanı Korkunca hemen bayılan vombatlardan olan yavru vombat da korktuğu anda hemen oracıkta bayılıveriyor.
Ama bilime olan merakı ve hevesi o kadar çoktur ki Bilim Vombatı olmak için tüm cesaretiyle bitmek bilmeyen sorularının peşine düşer yavru vombat. Ve yaşam alanı olan yer altında baslar deneylerine. Çılgın ve eğlenceli bir keşif yolculuğu başlar böylece.
Çocuklar bu kitapta yavru vombatın eğlenceli hikayesini okurken, araştırmanın, merakın, cesaretin önemini kavrayacaklar. Akran zorbalığı konusuna da vurgu yapan kitabımız güzel mesajlarıyla ve muhteşem çizimleriyle kalbimizi fethetmeyi başardı diyebilirim. Hem kapak tasarımı hem de iç sayfaların çizimime bayıldım resmen. 6 yaş ve üzerine gönülden tavsiyemdir. Mutlaka okuyun ve okutun bu güzelliği.
Gizemli Bir Dünyanın Kapıları Yüzyıllık Yalnızlık'ın Sırları
Yüzyıllık Yalnızlık, Gabriel Garcia Marquez'in muhteşem bir edebi başyapıtıdır. Bu eser, gerçeklik ve hayal arasındaki ince çizgide dans ederek, okuyucuyu Latin Amerika'nın büyülü dünyasına davet ediyor. Marquez'in dili, göz kamaştırıcı bir doğaçlama ile iç içe geçmiş, okuyucuyu sürükleyici bir yolculuğa çıkarıyor. Her sayfasında, gerçeklikten uzaklaşıp mistik bir atmosfer yaratarak, karakterlerin duygusal karmaşıklıklarını ve yaşadıkları trajedileri ustalıkla yansıtıyor.
Marquez'in betimlemeleri, okuyucuyu kolayca etkileyen doğallıkta ve derinlikte. Karakterlerin iç dünyalarını ve toplumsal ilişkilerini, yaşadıkları olağanüstü olaylarla harmanlayarak, okuyucuya benzersiz bir deneyim sunuyor. Her bir sayfa, sanki bir ressamın tuvaline dokunuyormuşçasına, okuyucunun zihninde canlanıyor ve onu gerçeklik ile hayal arasında gidip gelmeye davet ediyor.
Yüzyıllık Yalnızlık, sadece bir roman değil, aynı zamanda insan deneyimini anlamaya dair derinlemesine bir keşif yolculuğu sunuyor. Marquez'in kelimeleri, okuyucunun duygusal sınırlarını zorlayarak, onları unutulmaz bir maceraya sürüklüyor. Bu kitap, edebiyatın sınırlarını zorlayan ve okuyucuyu derinliklerine çeken bir başyapıttır.
Kaderin İğrenç Oyunu Suç ve Ceza'nın Acı Tatlı Hikayesi
- Fyodor Dostoyevski'nin "Suç ve Ceza" adlı şaheseri, insanın en karanlık ve derin duygularına, en gizli köşelerine dair bir keşif yolculuğu sunar.
- Ana karakter Raskolnikov, sadece bir suçluyu değil, aynı zamanda insanın içindeki karanlık ve ışık arasındaki sonsuz savaşın bir yansımasıdır.
- Roman, suçun işlenmesiyle başlayan gerilimi her sayfada daha da artırır, okuyucuyu sürükleyici bir maceranın içine çeker.
- Dostoyevski'nin kelimeleri, sadece okuyucuyu değil, aynı zamanda kendi iç dünyasına da bir yolculuğa çıkarır, her cümlede yeni bir derinlik bulunur.
- Suç, ceza, vicdan, pişmanlık gibi evrensel temalar, sadece sayfalarda değil, okuyucunun zihninde de sonsuz bir tartışma ve düşünceyi başlatır.
- "Suç ve Ceza", sadece bir kitap değil, aynı zamanda insanın ruhunu ve toplumun yapısını anlamak için bir pusula, bir rehberdir.
Hayatın Anlamı Coelho'nun Felsefi Bakışı
Karşılaştırılabilir Diğer Eserler: "Simyacı", Paulo Coelho'nun klasikleşmiş eserlerinden biri olmakla birlikte, kendi kategorisinde eşsiz bir yere sahip. Diğer benzer eserler arasında Hermann Hesse'nin "Siddhartha" ve Antoine de Saint-Exupéry'nin "Küçük Prens"i bulunabilir. Ancak, "Simyacı" benzersiz bir mistik yolculuğu ve içsel dönüşümü anlatma tarzıyla öne çıkar.
Temalar ve Semboller: Coelho, eserinde bir dizi derin tema ve sembol kullanır. Bunlar arasında yolculuk, keşif, cesaret, kader, ve tabii ki simya yer alır. Her sembol, okuyucuya farklı bir katman açar ve içsel bir anlam sunar.
Karakter Gelişimi: Ana karakter Santiago'nun evrensel bir figür olarak tasvir edilmesi, okuyucunun kendini onun yerine koymasını kolaylaştırır. Santiago'nun içsel dönüşümü, okuyucuyu kendi iç dünyasına bir yolculuğa çıkarır ve onunla empati kurmasını sağlar.
Coelho'nun Dili: Yazarın dilindeki sadelik ve derinlik, eseri her yaştan okuyucuya hitap eden bir yapıya dönüştürür. Cümlelerin derinliği ve anlamları, okuyucunun düşünmesine ve kendi hayatıyla bağlantı kurmasına olanak tanır.
"Simyacı", sadece bir kitap değil, aynı zamanda içsel bir keşif ve rehberlik kaynağıdır. Okuyucuyu kendi yolculuğuna çıkaran derinlikte bir eserdir ve her okuyucuya farklı bir şekilde dokunabilir.
Niçin geçmiş zaman bizi bir kuyu gibi çekiyor?
Yaptığı tasvirlerle okuyucusunu diyar diyar gezdiren hatta adeta bir zaman yolculuğu yaparcasına Selçuklu'ya, Osmanlı'ya, Kurtuluş savaşı zamanı Türkiye'sine ve çocukluğunun memleketine götüren Ahmet Hamdi Tanpınar, Beş Şehir kitabıyla sınırları aşmış. Bu kitap, okuyanların dimağında vaktin de ötesinde bir ufuk açacaktır. Kaybolan günlerin üzüntüsüyle yeni bir keşif ortaya çıkartmak isteyen Tanpınar birleşme noktasını çok isabetli seçmiştir. Şehirlerin sürekli yenilenen kolektif belleğine değer verilmesi gerektiğinin altını kalınca çizmiştir. Okuruna sadece durup bakmak yetmiyor demeyi öğretmiştir. Sırra ulaşabilmek ve yeni hedeflere doğru yol alabilmek için uhrevi çehreye kulak vermek gerekir.
Seninle Başlamadı Yalnızca Sana Miras Kaldı
Kitapta genel olarak aile tramvalarının bizlere yani kişiliğimize olan etkisini ve tüm bunlardan kaynaklanan sorunların üstesinden nasıl gelebileceğimizi anlatıyor. Okuyucuyu kendi içsel dünyasıyla beraber aile geçmişine yolculuğa çıkaran bu kitapta, kendinizin sadece sizden ibaret olmadığınızı fark etmenizi sağlıyor. Aslında sizi siz yapan değerlerin sadece sizden ibaret olmadığını, ailenizin atalarınızın yaşadıklarının size miras kaldığını büyük bir dehşetle yüzünüze vuruyor.
"Geçmişimiz keşfedilmeyi bekliyor. Sözcükler, dil, harita... Keşif yolculuğu yapmamız için ihtiyacımız olan her şey, tam şu anda içimizdedir. "
Okurken kendinizi, hayatınızdaki problemi ele aldığınızda ve aile derinliklerine inebildiğiniz kadar indiğinizde gerçekten o problemden kurtulabilecek konuma geliyorsunuz.
Yazarın dediği gibi "İster korku ormanımızın derinliklerinde olalım ister bildiğimiz yoldan uzaklaşmak konusunda endişe duyalım, bizler de yolumuzu bulmamıza yardımcı olabilecek kırıntılar bırakırız."
