Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Abdülhamid Dönemi
Padişah, hanedan , azası , sarayın adamları , katipler ,karinler ,mabeyinciler, seccadeci başılar, kilerci başılar, esvapçı başılar, ibrikçi başılar, şefleri (darüssüâde ağası) adını taşıyan ve vezir rütbesine kadar yükselen harem ağaları, valide sultan kâhyaları, takım takım muhafızlar, tüfenkçiler, silahşörler, ağalar, jurnalciliği meslek edinen kimseler, imtiyazlı bir sınıf teşkil ediyordu. Bir adamın meziyeti, hizmeti sayesinde bir mevki kapmasına ve ilerlemesine imkân yoktu. Makbul olan şey, eski gidişin taraftarı olmak, Padişaha körü körüne bağlılık göstermek, mensuplardan birinin yakını olmaktı. Eski derebeylik ölçüsünde kurulmuştu. Bütün bu mensuplar birbiriyle hoş geçinir insanlar değildi. Gözde olanların ayağına karpuz kabuğu koymak, mensuplar arasında nüfuz bakımından daha fazla mertebe almak için boyuna entrikalar, tezvirler, jurnaller devam ediyordu. Jurnaller, gizli çalışan divanı harplere havale ediliyordu. Usuller keyfi idi. Sürgün felâketi her gün, her saat, her ailenin karşısına çıkabilirdi. Bu sebeple politika bakımından ortalıkta bir ölüm sükûtu hüküm sürüyordu. Suya sabuna dokunmak istemeyen her adam gölgesinden korkuyor, gazeteler Padişahın dualarıyla ve onu övmelerle dolu olarak çıkıyor, asıl tenkit ve münakaşalar gizli temaslarla yapılıyor veya yurdun dışındaki Jöntürk gazetelerinde yer alıyordu.
"Ama Benno, dün, önceki gün sen... siz, öğrenme ateşiyle yandığınızı, artık kitaplığın gizemler saklamamasını istediğinizi, bir araştırmacının bilmeye hakkı olduğunu söylüyordunuz bize..." Benno, yüzü kızarmış, susuyordu, ama William beni durdurdu: "Adso, birkaç saattir Benno karşı yana geçti. Şimdi öğrenmek istediği gizlerin
Sayfa 546 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Pilavcı Baba Hikayesi
Pilavcı Yahya baba, II. Bâyezid Han zamanında, Edirne Bâyezid Külliyesi’nin aşçılarından biridir. Arkadaşları Hoşaf, Kebap, Sebze, Bakliyat pişirir. Amma onun ihtisası Pilavdır. MÜBÂREK işe girişti mi, ibadet ettiğini sanırsınız. Pirinçleri Salâvat getire getire ayıklar, Yağını Tekbirlerle eritir. Tuzunu Besmele ile Suyunu Fatihalarla salar. Zaman
736 syf.
·
Puan vermedi
Umberto Eco
Umberto Eco
Gülün Adı
Gülün Adı
Teması Hikaye, manastırda işlenen cinayetleri araştıran iki rahibin maceralarını derinlemesine anlatır. Ancak sadece cinayetlerin çözülmesine odaklanmakla kalmaz, aynı zamanda dönemin siyasi, dini ve kültürel çatışmalarını da ustalıkla yansıtır. Roman, okuyucuyu o dönemin karmaşık dünyasına sürükler ve onları sadece suçun
Gülün Adı
Gülün AdıUmberto Eco · Can Yayınları · 202012,5bin okunma
[Yaşlı dadı] İçten bir duayla duygularını Tanrı'ya açarak teselli arar ve bulurdu; fakat bazen, hepimizin yaşadığı, insan için en iyi teselliyi gözyaşlarının ve canlı bir varlığın göstereceği ilginin verdiği zayıflık anlarında, sarı gözlerini kendisine dikip, ellerini yalayan küçük köpeğini yatağına alır, onunla konuşur, köpeği okşayarak sessizce ağlarmış. Köpek acı acı ulumaya başlayınca onu sakinleştirmeye çalışır ve, "Yeter, sen olmasan da yakında öleceğimi biliyorum," dermiş. Ölümünden bir ay önce sandığından beyaz patiska, beyaz tülbent ve pembe kurdeleler çıkartmış; yanındaki kızın yardımıyla kendisine beyaz bir elbise, bir de başlık dikmiş ve cenaze töreni için gerekli olan her şeyi en küçük ayrıntısına kadar ayarlamış. Beylerin sandıklarını da düzenlemiş ve çok anlaşılır bir listeyle sandıkları kilerci kadına teslim etmiş...
Sayfa 150 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
736 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Ortaçağ Avrupasını Anlamak İçin Çok Faydalı
Ortaçağ Avrupasının manastır hayatını, siyasal ve sosyal yapılarını hiç sıkılmadan bir şekilde anlamanıza yardımcı olacak Umberto Eco romanı. --- spoiler --- beni en çok etkileyen kısımlardan biri 5. günün ikindi vaktinde gerçekleşen bernardo gui’nin kilerci remigio’yu sorguladığı bölüm oldu. okurken insan kendini sorgu yapılan toplantı salonun içinde hissediyor ve bir sorgucunun(inquisitor) işlenmeyen suçları bile nasıl itiraf ettirebileceğini görme şansına erişiyor. --- spoiler ---
Gülün Adı
Gülün AdıUmberto Eco · Can Yayınları · 202012,5bin okunma
Reklam
"Yazı salonunda kaynaşma var,” dedi bize, “Kimse çalışmıyor, aralarında konuşuyorlar... Neler oluyor?” “Olan şu: Bu sabaha değin en kuşkulu görünen kimselerin tümü de öldü. Daha düne dek herkes Berengar'dan sakınıyordu, aptal, hain ve kösnül Berengar'dan; sonra kilerci, sapkınlığından kuşkulanılan biri; son olarak da Malachi, hiç kimse tarafından sevilmeyen... Şimdi kimden sakınacaklarını bilmiyorlar; hemen kendilerine bir düşman bulmaları gerek ya da bir günah keçisi. Herkes birbirinden kuşkulanıyor; bazıları tıpkı senin gibi korkak; bazıları başkalarını korkutmaya karar vermişler. Hepiniz de tedirginsiniz."
Sayfa 621Kitabı okudu
Demek kilerci haklıymış: Basit insanlar her zaman herkes için bedel öder;
“Kilerci yalnızca kendisi tensel günahlar işlemekle kalmıyormuş, pezevenklik de ediyormuş,”
Demek kilerci haklıymış: Basit insanlar her zaman herkes için bedel öder;
Reklam
Demek kilerci haklıymış: Basit insanlar, her zaman herkes için bedel öder.
Sayfa 560 - Can Sanat Yayınları, 36. baskı, Çev. Şadan KaradenizKitabı okudu
Demek kilerci haklıymış, basit insanlar her zaman herkes için bedel öder..
Sayfa 461Kitabı okudu
Demek ki kilerci haklıymış: Basit insanlar her zaman herkes için bedel öder;
Sayfa 560Kitabı okudu
"Demek kilerci haklıymış: Basit insanlar her zaman herkes için bedel öder."
Sayfa 560 - Can YayınlarıKitabı okudu
62 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.