Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
teninde dağılır, ruhunu dağıtır, yeniden toparlarız bu şehrin hiçlik duygusunu.. avuçlarında bir kelebek yaşatır, elinde yeşeren sarı çiçeklere de beyazıyla gururlu yalnızlıklar dökeriz.. ikimize ait bir evi hayal edebilmenin ustasıyız sevgilim, bahar renklerinden bir duvar, kahve fincanlarından bir sabah, gözlerinden bir balkon, ağaç uğultularından odalarımıza doluşan ikircikli bir huzur.. gün doğar elbet taşarız sokaklarında, kuş kokusundan kırmızı bir kazakla üzerinde, hürriyetinde kahvaltılar ederiz bu semtin.. sen sevmezsin öyle kalabalık sofraları, bilirim sadeliğine inanırsın sevginin de aşkın da; eh iki zeytin ağırlığında buluruz anlamını belki yaşamanın.. içimizi çeker, pencereyi açar çocukluğuna sarılırız gün gelir..
Yanardağa konan kuş benim Kırmızı lavların sıcaklığı kaderim
Reklam
akasya ağaçlarının beyaz çiçeklerini döktüğü bir yoldan geçerdi kız çocuğu tanımadığı insanların acıya aşina yüzlerinden geçerdi. hava soğuktu... bir ayaza savururdu düşlerini. yağmurun izlerini silerdi , çarpık düşüncelerin
"Besmele ile kesilen kuş, sığır ve küçük baş hayvanların etlerinden ve besmelesiz kesilen aynı hayvanların etlerinden numuneler alarak özel laboratuarlar da mikroskopik incelemelerini yapmaya koyulduk. Bazı icraatlarla her iki numune etleri kuru bir ortamda 48 saat beklettik, 48 saatlik zamanın sonunda Besmele ile kesilen hayvan etleri numuneleri açık kırmızı gül rengi alırken, besmelesiz kesilen et numuneleri ise, siyaha yakın koyu kırmızı bir renk aldı. Buna ilaveten Besmeleli etlerde herhangi bir mikroba da rastlanmadı. Besmelesiz etlerin teşhisinde ise, sürekli çoğalan büyük ölçüde zararlı mikrop ve bakteriler tespit edildi. Ayrıca ikincisinin dokularındaki kanlarda iltihaplı akyuvarlar ve alyuvarlar tespit edilirken birinci grup et dokularında ise, buna benzer herhangi bir tespit yapılmadı."
Enes

Enes

@enesbir
·
14 Nisan 19:22
Araştırma metot ve tekniği konusunda da grubun başka bir üyesi, Şam Üniversitesi Eczacılık eski dekanı Prof. Dr. Nebil Şerif de şu açıklamada bulundu:
Bir Bayram Günü
Günün henüz ağarmaya başladığı saatlerde çayır çimen kırağıya yenik düşerdi. Güne normalden biraz daha erken başlayan köylü kadınlar telaşla ahırlara giderken, içeriden sabırsız inek sesleri gelirdi. Belki yavrusuna kavuşma heyecanı, belki özgürlüğe kavuşma ümidiydi o sesleniş. Kıyafetlerini dâhi bazen eşlerinin, bazen evi çekip çeviren
"Ey sevgili! Seni sevmekten ve düşlemekten asla vazgeçmedim. Sen benim Diego Riveramsın. Yıldızlarsın sen, ay ve bulutlar, haberlerdeki F-16'lar, kırmızı yatağımdaki o koca bedensin. Çekmecemdeki son sigara, beni sarmalayan o koca, kadife, yeşil, ceketsin. Bir kuş misali uçarak gitmek istediğim adamsın. İran'sın, Suriye'sin. Habur'da nöbet tutan askercik, Mezopotamya'daki en vahşi kıpkırmızı gelincik, üzerine yattığım uçsuz bucaksız boz bir vadisin. Marlon ve Brandomsun. Küvetimde yatan şişman bir melek, sevincim, acılarım, tüm arzularım, tiyatrodaki, İstiklal Caddesi'ndeki eşim, Gabriel Garcia Marquez'in son mektubusun. Ve ben de o Zorba'daki her tarafından şehvet fışkıran o şişman kadınım. Kim uçurdu acaba kafamı? Ben kafam olmadan da yaşarım. Çünkü elim, kolum, bacaklarım var sana ulaşmak için ve bir de bir el bombası gibi fırlatıp tüm kahrolası sınırları havaya uçuracak bir kalbim." - Gitmek: Benim Marlon ve Brandom (2008) yön. Hüseyin Karabey
Reklam
KUŞ SADECE BİR KUŞTU / FÜRUĞ FERRUHZAD kuş dedi: oooh! nasıl da mis koku, nasıl da güneş! bahar gelmiştir ve ben kendi çiftimi bulmaya çıkacağım kuş taraçanın kıyısından uçtu bir ileti gibi uçtu kuş küçüktü kuş düşünmüyordu kuş gazete okumuyordu kuşun borcu yoktu insanları tanımıyordu kuş kuş havada ve kırmızı tehlike ışıkları üstünde ve habersizlik yükseklerde uçuşuyordu ve mavi anları delice deniyordu kuş, ah sadece bir kuştu. TÜRKÇESİ: Haşim Hüsrevşahi
ay düşünce denize kalbim çarpar, telaşlı bir kuş olur, siyahlar içinde bir kadın ve yakasında ipiri kırmızı bir gül seni hatırlarım ay düşünce denize
Behçet Aysan
Behçet Aysan
Ay düşünce denize seni hatırlarım İnce ince yağan yağmur,iskeleye yanaşan vapur Haydarpaşa garı seni hatırlarım Ay düşünce denize kalbim çarpar,telaşlı Bir kuş olur siyahlar içinde bir kadın Ve yakasında ipiri kırmızı bir gül Seni hatırlarım Ay düşünce denize söylenmemiş sessiz Bir şarkıydım,tozup giden bir ilk kar olgun begonya Kalkmak üzere bir tren seni hatırlarım Behçet Aysan
Öperek uyandırdım bu sabah ayrılığı. Fırından yeni çıkan bekleyişler satın aldım. Kırmızı mavi ekoseli yalnızlığımı serdim masaya. Manzaraysa ayrılığa sıfır! İşte her şey hazır. Acılarımla iki lafın belini kırdık. Yokluğunda bir kuş sütü eksik. Yalnızlığım ve ben; seni çok bekledik...
Cemal Süreya
Cemal Süreya
Reklam
2023 böyle geçti
(Satır sonlarında yazanlar bitirme tarihi ve saati) 2023 kitapları : 307 OCAK 1. Charles Bukowski - Kapalı Bir Kapıdır Cehennem 01.01.2023 2. Charles Bukowski - Bana Aşkını Getir 02.01.2023 18.26 3. Can Yücel - Maaile 04.01.2023 19.30 4. Can Yücel - Portreler 05.01.2023 18.35 5. Edip Cansever - Ben Ruhi Bey Nasılım? 05.01.2023 23.36 6.
O ALTIN IŞIĞI ___ HİSSEDİŞ _ MURAT TOSUN
Otoyol şarkısı Işık şeridi Işık geçidi Renkli gölgelerde Gündüz gece hiç bitmeyen bir oyun Bitmeyen içki Çıplak rüzgarda Teninde Kızılderili dans ettiren
1.221 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.