Giyotin, dar ağacı, idam her neyse, bunlar tartışmaya açık cezalar. Bu sebeple eseri bu yönden eleştirmek yerine vicdan konusuna değinmek istiyorum.
Yaptıklarının yani, vicdanının mahkumu olmana izin verilmeden kellen koltuğuna veriliyor.
Kimi diyor ki; Kısasa kısas! kimi diyor; Örnek olmalı! kimi diyor; ya ailesi, sevdikleri?
Bana kalırsa vicdan bileylenirse, giyotinden daha keskin bir infaz aracı olur. Diyeceksiniz ki adam öldürende ne vicdan vardır ki bileylensin. Onun bu vidansızlığı biraz suyla seyreltilse ve bu su, din, inanç, Tanrı olsa. O zaman gözünü kırpmayan katiller kol gezer mi? Hali hazırda kendi ölümünden önce küçük kızını düşünen kahramanımıza vicdansız yaftası yapıştırmayız. Peki ya neden bu vahşilik? Zorunluluk mu? Yoksa ihtiras mı? Ya da bambaşka bir şey mi? Bir yerlerde bir şeyler eksik sanki. Ama bu eksiklik benim kalemimle tamamlanmayacak. Aksine size çözülmesi gereken, sudoku kıvamında bir hediyenin kapısını aralayacak. :)