Kitap dört bölümden oluşmakta ve ilk bölümde Sokrates'in, din adamı olan
Euthyphron ile arasında geçen konuşmayı konu edinmiştir. Sokrates, davadan önce bir din adamı olan
Euthyphron ile karşılaşır ve Sokrates'in davası hakkında konuşmaya başlarlar. Konuşmanın başında
Euthyphron, Sokrates gibi bir adamın dava edilmesine çok şaşırıp ve bunu
Savaş ve Barış'ı veya Yüzüklerin Efendisi'ni okumak "iş" değildir - sadece zevk için yapılabilir bu. Eğer buna bir "eğitim" ya da "kendini geliştirme" değeri de yakıştırılamıyorsa, o zaman Püriten değerler sisteminde, bu olsa olsa kendi içine kapanma ya da kaçıştır. Çünkü Püriten için zevk bir değer değildir, tam tersine günahtır.
Aynı şekilde, işadamının değerler sisteminde, eğer bir edim hemen ve elle tutulur bir kâr sağlamıyorsa, haklı gösterilemez. Dolayısıyla Tolstoy veya Tolkien okumak için tek mazereti olan kişi, bu iş için para alan İngilizce öğretmenidir. İşadamımızsa, ara sıra kendine best-seller okumak için izin verebilir: iyi bir kitap olduğu için değil, sadece çok sattığı, yani başarı ve para kazanmış olduğu için. Para işleriyle uğraşan kişinin o tuhaf gizemli zihninde bu başarı, o kitabın varoluşunu haklı çıkarır; best-seller okuyarak, bir nebze de olsa, başarının iktidarını ve büyüsünü paylaştığını hisseder. Laf aramızda, eğer buna da büyü denmezse, ben büyünün ne olduğunu bilmiyorum demektir!
Kitap genel olarak güzel. Heyecanla okuyup bitirilecek türden. Dili akıcı ve sade. Alman profesörün başından geçen ve daha başka tarihi olaylar günümüzde Maya aracılığıyla sorgulataraktan bize aktarılıyor. Bir kısmını bilmeme rağmen duymadığım olayları kitabı bitirir bitirmez araştırıp öğrenme ihtiyacı hissettiriyor. Bu kısımları, anlatış tarzını,
Tuğla gibi kitapları okumanın zevki bir başka olduğu gibi kitabı okumaya çalışırken bileğime verdiği güzel acı da bir başka. Tolstoy'un okuduğum son kalın kitabı ve artık Tolstoy ile Dostoyevski arasındaki farkı anladığımı düşünüyorum ama buna değinmeden kitaba karşı hissettiklerimi ve gözlemlerimi yazıp rahatlamam gerekiyor.
Öncelikle kitapta
Bu rehberi yazma amacım bütün dünyada en çok okunan yazarlardan biri olan Platon’un kitaplarını okumak isteyenlere yardımcı olmaktır. İnternette Platon hakkında yeterince açıklayıcı bir kaynak bulamadığım için bunu kendim yazma ihtiyacı hissettim, çünkü Platon’un bütün kitaplarını okudum ve deneyimimi başkalarıyla da paylaşmak istedim.
Platon
Bazen tek bir kelime, saniyelik bir an, bir olay, bir söz ,insanın hayatını aniden değiştirebilme gücüne sahiptir bence.Hayatımızda ki çoğu olumsuzlukların farkındayızdır, onları ya kabul etmek istemiyoruzdur, ya da adını koyamıyoruzdur içimizde. Belki de gerçekten farkında değilizdir.
Kimbilir ? Belki Zweıg'in karakteri gibi hayatımızdaki o eksik
Kitabı şuan bitirdim ve yazardan asla böyle bir şey beklemiyorudum! Şok oldum ! Çok karışık bir sondu ve bir o kadarda anlamlı bir sondu...
Gel gelelim kitaba...
Kitabımız , NASA'nın aya düzenlediği yolculağa 3 gencin de dahil edilmesiyle başlar .
Farklı kültürlerden 3 genç : Midori, Antoine mia...
Ay'a düzenlenen yolculukları bir aksaklık
Solun 94 Yılı
Türk fikir bayatına “İnkar Fırtınası” adlı eseriyle giren Aclan Sayılgan, memleketimizdeki solculuk ve komünizm üzerinde esaslı eserler verdikten sonra nihayet “Sol’un 94 yılı” adındaki büyük kitabını yayımladı, “inkâr Fırtınasında belirttiği gibi, kendisi bir zamanlar komünistlerin arasına girip samimi olarak onlarla çalışmış,