İvan İlyiç'in Ölümü
Lev Tolstoy
Yorumlar ve İncelemeler
İvan İlyiç'in Ölümü - Olması gerektiği gibi bir hayat
Kitap, Ivan İlyiç'in ölümünden sonra yakınlarının hayatlarına nasıl devam ettiğinden başlayıp devamında Ivan İlyiç'in hayatını, nasıl öldüğünü ve son anlarında hayatının nasıl bir film şeridi gibi gözünün önünden geçtiğini ve hayatını sorgulamasını anlatıyor. Her şeyi toplumun isteğine göre olması gerektiği gibi yaşamış bir insanın ölüm döşeğindeyken neler hissettiğini okumak gerçekten çok etkileyiciydi. Ölüm hepimize gelecek bir olay ama nedense herkes yokmuş gibi yaşamına devam ediyor. İşte 
Lev Tolstoy da biri ölürken çevresindekilerin hayatlarına yaşama aşkıyla tutulmalarını çok güzel bir şekilde eleştirmiş.
Beni derinden etkileyen bir kitap oldu. Ölüm hakkında beni etkileyen bir diğer kitap da 
Nasıl Ölünür olmuştu. Onu da bu kitabı da çok beğendim.
İvan İlyiç, çevresindekilerin onun acısına ve ölümü irdelemesine kayıtsız kaldıklarını fark eder ve başkaları yerine neden kendisinin ölmekte olduğunu sorgular. Yaşamın anlamını ve ölüm kaygısını konu edinen kitap, psikolojide ölümü ve insanın anlam arayışını ele alan kuramlar açısından incelenebilir.
"Yaşam ve... ölüm! İşte o kadar! Yaşıyordum... bir yaşamım vardı, ama şimdi usulca elimden kayıyor ve ben onu tutamıyorum."
“Belki de sürdürdüğüm yaşam, sürdürmem gereken yaşam değildir?”
havayı içine çekti, soluğunun yarisinda durdu, gerindi, öldü. 22 mart 1886
...
Lev Tolstoy
Ölüm döşeğindeki bir adamın kendisi, ailesi ve mazisi ile olan hesaplaşması. İyi bir hayat yaşadığını düşünen İvan İlyiç amansız bir hastalığın pençesine düştükten sonra aslında yalandan bir hayat yaşadığını farkeder, mutlu olduğunu düşündüğü zamanlarda aslında hiç de mutlu olmadığı ama etrafına mutluymuş gibi davranığını idrak eder. Kısa olmasına rağmen etkileyici bir eser. Henüz Tolstoy okumadıysanız bu eseri okumakla başlayabilirsiniz. İvan İlyiç'in Ölümü
