James Joyce'un Ulysses modern edebiyatın başyapıtlarından birisidir. Sıklıkla kütüphanenin en baş köşesinde duran, ama nedense kimsenin okumadığı, okumaya cesaret edemediği, okusa da anlamamaktan şikayet ettiği bir kitap olarak belirir. Bu durumun önemli bir sebebi Ulysses "kapalı" bir yapıttır. Yani yapıt size kendini hiçbir çaba gerekemeksizin açık bir şekilde sunmaz. Yapıtı anlamak için Homeros'un İlyada ve Odysseia'sını okumanız gerekir. Kitaptaki Shakespeare atıflarını en azından anlamak için onun yapıtlarına bir göz aşinalığı gerekir. İrlanda tarihi, edebiyatı, civarın sosyolojik durumu hakkında bilgi gerekir. Bu yüzden yapıt bu arka plandaki bilgiler, duyu ve görüler oluştukça kendini açmaya, tat vemeye başlar. O yüzden Ulysses'in basitçe okuyp bir kenara koyacağınız bir kitap olarak düşünmeyin. Elinizin altında, gündelik yaşamın basit döngüleri içindeki bir mitoloji olarak okumaya çalışın. Okudukça, sevdikçe size kendisini açar. Göndermeler sizi sıkmaktan çok heyecan vermeye başlar.
Hem yapıtın özellikle Nevzat Erkmen çevirisi çok güzeldir. Sadece akıcı dilini deneyimlemek için bile okuyabilirsiniz. Okuyun, kendinizi kaptırın. Siz kitaba açılın, o da size açılmaya başlar.