Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Bir uyanıklık, bir teyakkuz olan rüyayı övüyorum ve bir müphemlik, bir narkoz olan hayale lanet ediyorum. Çünkü hayali, putperestliğin yeşerip kök salmasına bir hazırlık gibi görüyorum. İnsanlar hayal aracılığı ile kendi hayatlarına girmiş olan kuvvetleri tanrılaştırıyor, sonra onları tecessüm ettiriyor ve nihayet onlara tapıyorlar. Hayalin özünde bulunan yalana inanma rahatlığı, ilk ve görünen sebeplerle oyalanma dün olduğu gibi bugün de putperestliğin temel saikı durumundadır.
Otofaji'nin aktive olması ile durması arasındaki temel belirleyici vücudunuza giren kalori miktarıyla ilgilidir. Otofajiyi başlatan sistem AMPK yolağıdır, açlıkla aktive olur; durduran ise mTOR yolağıdır, toklukla aktive olur. Basitçe, açlık veya az kalori alımının otofajiyi başlatmak için önemli bir etken olduğunu görüyoruz. AMPK yolu dediğimiz otofajiyi artıran yol, ortamda ATP olmadığında devreye girer. Bu yol açlıkla devreye girdiğinde otofaji başlatır. Vücut hem enerji üretmek için eskimiş hücreleri otofajiyle kullanır ve enerji azlığını bunlarla sağlar hem de kötü üretilmiş proteinlerden kurtulur. Dahası otofaji'nin yeterli olması durumunda yok edilen hücrelerin yerine hemen kök hücrelerden yeni hücreler gelir. Evet, kök hücrelerimiz gençliğimizin garantisidir ancak kafalarına göre gidip bir organı yenileyemezler. Önlerinin açılması gereklidir. Açlıkla aktive olan AMPK yolu dışında, bir de mTOR yolundan bahsettim. Bu yol bizi otofajiden alıkoyar ve eskilere fit olmak zorunda bırakır. Peki, bu yol nasıl aktif olur; çok yemekle. Özellikle basit karbonhidratlara, şeker içeren besinlere dayalı beslenme m-TOR yolunu aktive eder. Bu yol aktif ise otofajiyle temizlik yapılamaz. Aynı zamanda m-TOR yolu, yaşlanmaya bağlı tüm hastalıklarla el ele gider.
Reklam
Oysaki Shakespeare'in haddini bilmezliği insanın zihninde bin bir türlü farklı şeyin kök salmasına neden olur ve bunların hiç biri de yavan değildir; Shakespeare bunu zevk için yapıyor; buna karşın dadıların dediğine göre, Mr. A. kasıtlı olarak ve karşı çıkmak adına yapıyor. Kendi üstünlüğünü teyit ederek, karşı cinsin eşitliğine itiraz ediyor.
Söküp atılmıyor bende mi kusur,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,, Doğarken kök salmış öze saçların,
İnsan ağaca benzer. Ne kadar yükseğe ve aydınlığa çıkmak isterse, o kadar kök salar yere, aşağılara, karanlığa, derinliğe, kötülüğe.
Friedrich Nietzsche
Friedrich Nietzsche
İnsan ağaca benzer. Ne kadar yükseğe ve aydınlığa çıkmak isterse, o kadar kök salar yere, aşağılara, karanlığa, derinliğe, kötülüğe.
Böyle Buyurdu Zerdüşt
Böyle Buyurdu Zerdüşt
Reklam
88 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
“Güneşten ağır ağır gölgeye çekilir gibi, pek de anlamadan akşam olur gibi, neşeli bir yüzden kederlere geçti Aziz Bey. Kederli mazisi oldu.Burnu havada, başı dikti hep. Başka türlü yaşamayı beceremediyse de, o gece, Haliç'in kirli sularına bakaerken anladı ki hep öyle, burnu dik yaşadığını sanmış. Oysa şiddetle yanılmış. Ve yine anladı ki hayatı tümüyle bir yanılgıymış.” Bir insan anne-babası tarafından eksik ve yanlış sevgi ile sevilerse içinde anlamdıramadığı bir boşluk hissi ile savrulur durur. Bir de üzerine canından bile çok sevdiğim dediği kişi tarafından da beklediği sevgi ve ilgiyi alamayınca o boşluk hissinde kendisinin dahi ulaşamayacağı bir derinlikte kaybolur, kök salamaz hem kendini ziyan eder hem bir başkasını. Aziz Bey Hadisesi'nde tamda kendinin dahi ne istediğini bilmeyen inişleri çıkışları ile savrulan ve sarsılan hayatın hüzünlü hikâyesini okuyorsunuz. Okurken benimde hislerim Aziz Bey'e karşı inişli çıkışlı ufak sinir ve hüzün hali ile gelgitler yaşadım
Aziz Bey Hadisesi
Aziz Bey Hadisesi
Ayfer Tunç
Ayfer Tunç
Aziz Bey Hadisesi
Aziz Bey HadisesiAyfer Tunç · Can Yayınları · 202210,3bin okunma
Benim iyiliğimi isteyen kişiler, davranışlarımın temelinde derin duyguların, sevgi gereksinmesinin yattığını bilsinler istiyorum. Makinanın işlemesini sağlayan yaylar arasında pervasızlık, gurur, kayıtsızlık gibi şeyler yok; bu attığım adım ise, yaşam yolunda, alçak bir düzeyde kök saldığımın bir kanıtı. Daha yüksek bir yer amaçlamanın ya da kişiliğimi değiştirmeye çalışmanın benim için iyi bir şey olacağını sanmıyorum. Olgunlaşıncaya dek daha çok deneyim geçirmem, pek çok şey öğrenmem gerekiyor; bu da bir zaman ve inat sorunu.
çıkar sağlamaya çabalarken toprağa yapışıp memesini emen bir kökten başka bir şey değilsiniz. Kuşkusuz meyve köke, “Benim gibi olgun, dolgun ve her daim bereketli ol” diyemez. Çünkü meyve için vermek nasıl ihtiyaçsa, kök için de almak ihtiyaçtır. Ne dediğinizi bilerek konuştuğunuzda iyisinizdir. Ama uyurken diliniz amaçsızca debelendiğinde de kötü olmazsınız. Kekelemek bile güçlendirebilir zayıf dili. Amacınıza doğru sağlam ve cesur adımlarla yürürken iyisinizdir. Ama bu yolda topalladınız diye kötü olmazsınız. Topallayanlar bile geriye doğru gitmezler. Fakat siz güçlü ve tez adımlı olanlar, merhametli olacağız diye topallamayın topalların önünde. Pek çok bakımdan iyisiniz ve iyi olmadığınız zaman kötü değil, sadece aylak ve miskinsinizdir. Ne yazık ki geyikler öğretemiyor kaplumbağalara tez canlılığı.
Göz Çiçeği
Toprağa kök salmış, yüzünü herkese açmış, göz izi taşıyan çiçekleri kopartıp veremem sana!.. Yüzümde çiçek açar, gözlerim ve bakışlarım ile çiçekler dikerim sana.. Önder Karaçay
Reklam
..toplum, her insanın köküdür Montaigne için. İnsanlar da bu kök üzerinde büyüyen ağacın dalları, yaprakları ve meyvesidir.
"İnsan ağaca benzer. ne kadar yükseğe ve aydınlığa çıkmak isterse, o kadar kök salar yere, aşağılara, karanlığa, derinliğe, kötülüğe."
Tutkularının ta­rihte kök salmadıkları aşikardı; tutkuları, sıtma dolu balçığa gömülü köylerinden dışarı çıkmıyor, bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıdaki evlerin ortasında ge­lişip gidiyordu. Gündelik yiyeceğin ve paranın ivediliği ve sefaleti vardı bu tutkularda. Kibarlık budalalarının şekilciliğine bürünüp kendilerini gösteren bu tutku­lar, küçük ruhların ve ıssız toprakların dar dünyasında kabardıkça kabarıyorlardı;dul kadının ocağında çalı çırpının zayıf ateşi üzerinde homurdanıp ıslık çala çala kaynayan toprak tencerenin kapağını zorlayan buhar gibiydiler.
İman Bozulsa
Nasıl ki yaprakları, dalları besleyen kök, bozulsa ağacın hepsi kuruyup gidecek... İnsanın da kök vazifesi gören imanında bozulmalar olursa ahlakta, karakterde, sosyal yapılarda bozulmalar olacaktır.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.