Yalnızlık korkusuyla atılan adıma bak sen :)
En iyi evlilikte bile iyi evlilik diye bir şeyden söz edilebilirse ömrünüzü ipotek altında tutan ruhsuz bir gönül borcu; aldığınız soluğu boğazınıza düğümleyen kişiliksiz bir alışkanlık; en yakın şeyleri bile bir uzaklığa yerleştiren kilometrelerce çekip gitme isteği... Bir de rengini bungun uykulardan alan dizleri ve dirsekleri aşınmış bir çift çizgili pijama; yemek kokularıyla yapış yapış terli iç çamaşırları; ütü yerlerinden evlerin içi görülen, çizgileri ilk günlerde kalmış dışarılıklı birer takım elbise... Ötesi, sünger gibi insanın düşlerini emen bir büyülü dünya, bir eksikli ömür, duvarların ardında kendini öğüten. Aşkla evliliğin ortası yoktur.”
"Geçimsizlik sahneleri yeniden başladı. Gene sadece karıkocanın çatışmadan birleşebildikleri sevişme adacıkları vardı."
Sayfa 39Kitabı okudu
"Çünkü sessizce katlanıyoruz birbirimize yıllardır. Ve siz ve diğerleri buna mutluluk diyorsunuz."
Sayfa 12Kitabı okudu
"boşanmalar oldu
her sevdanın final tezi adliyeye verildi
gerisi ilam oldu" ღ
Sayfa 42Kitabı okudu
Aralarındaki münasebetin başladığı günden beri en münakaşalı noktaya tekrar geliyorlardı. Aşkın gayesi meselesi: Kendisine aşktan başka bir gaye arayan aşkın kendi kendine yetersizliği. Evlenmenin, işte bunun için, çok defa aşkı öldürdüğü.
Sayfa 164 - Bunun sonu yok değil mi?
“Bir avuç büyüklüğündeki yüzüne bakarak bütününü değerlendiriyor, sonra da onunla evlenmeye kalkıyorsunuz ve onu bütünüyle gördüğünüzde hiç hoşunuza gitmeme riskini göze alıyorsunuz.”
Sayfa 103 - CanKitabı okudu
“Neredeydik? Nasıldık? Artık anlatılmaz.
Hoyrat bir yastığa baş koymuştuk, yazık!
Bizdik, belki bir başkası bize benzer,
Yemişi aşkımızın: ölümsüz çocuk.”
Sayfa 63 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Kadınlar çoğunlukla eşlerinin daha duyarlı ve ince olmasını isterler. Erkeklerse dış dünyadaki çeşitli etkinliklerle, işlerinde gösterdikleri başarılarla tatmin duygusunu belli ölçüde yaşarlar. Egosu şişmiş, “ küçük dağları ben yarattım “ havasıyla eve gelen erkek ; dinlenilmeyi, kendisiyle bir şeylerin paylaşılmasını bekleyen eşinin ihtiyaçlarını önemsemeyebilir. Türk ailelerinde bunu çok görürüz. Kadın bütün gün boyunca kocasını bekler. Adam akşam eve gelir, çok yorgundur, televizyonun karşısına geçer, kumanda elinde uyuklamaya başlar. Eşide içinde biriktirip söyleyemediği bir sürü cümleyle, duyguyla orada öylece kalır . Ve bizim toplumumuzda giderek artan aile içi iletişimsizliğin en temel sebeplerinden biridir.
Sayfa 104Kitabı okudu
Evliliğe zora sokan nedenlerden birisi de güç savaşıdır. Taraflardan birinin kuralları belirleyen olmaya çalışması ilişkiyi zedeler
Sayfa 105Kitabı okudu