Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Mezar Taşı Yazıları

Profil
mezar taşıma 'o kimleri görüyorum' yazdırcam. sjsjs
Reklam
"Olmayın bu kadar katı yürekli, Ey dünyada kalan insan kardeşler; Allah da sizden razı olur belki Sizler acırsanız bizlere eğer" "Ey iyi insanlar, geçerken buradan Ölülere rahmet dileyin Tanrı'dan"
Burası dünya istediklerinizden çok, istemediklerinizi yaşarsınız...
Reklam
“Bir fahişe ile bir rahibenin, bir cani ile bir polisin yan yana yattığı mezarlıklar bana, hayattaki tek gerçek, tek yalansız manzara olarak görünürdü. Ama hoşuma gitmeyen şeyler, içinde yine karşıma çıkan o insani kurnazlığı, ikiyüzlülüğü barındıran mezar taşı yazıları, dini sembollerdi. Yine devreye insanın yarattığı o tiyatro sahnesinin plastik dekorları giriyor ve ölümü dahi kendi çıkarına göre biçimlendiriyordu. Değil Tanrı'ya, kendine bile inanmamış bir insanın başına çakılan haçlarla, yıldızlarla, oyunun devam etmesini sağlıyordu. Sevmiyordum ben, o ölüme bile iyimserlik ve inançla bakan, acıyı şarap gibi tasvir eden yazıları. Ölümün de para gibi, yoktu dini. Çürüyen cesetlere bu kadar yüklenmek onları ancak daha da parçalardı. Yeraltı canavarlarından önce, o mezar taşı yazıları yemeye başlamıştı cansız bedenleri, gittiğim her mezarlıkta. Seslerini duyabiliyordum.”
Sayfa 257 - Doğan KitapKitabı okudu
Bir mezar taşından...
Sen yokken yüreğimi çok incittiler. Yaralarımı sarmaya gelmeyecekmisin?
"Ne kadar sık ve uzun düşündüysem, şu iki şey hep yeni ve artan bir hayranlık ve huşuyla doldurdu ruhumu: üstümdeki yıldız gökyüzü ve içimdeki ahlak yasası. Yukarıda ve içimde bir Tanrı olduğunun kanıtı bunlar." -
Immanuel Kant
Immanuel Kant
Bilinmeyen bir el yıllar önce, bu taş üzerine, şu mısraları yazmıştır.
"Uyuyor! Zalim kaderine rağmen yaşamıştı. Meleği onu terk edince, öldü, Günün geceye dönüşmesi gibi. Bu iş kendiliğinden oluverdi."
Sayfa 403Kitabı okudu
Reklam
(Mezar taşı) üzerinde şöyle yazıyordu: "Ya gel ol ve git ya git ol ve gel."
Sayfa 158 - Otantik Kitap, 1. Baskı, Nisan 2021Kitabı okudu
Bendeniz, Ruhi Mücerret. Yaşayan son İstiklal Harbi gazisiyim. Tarihin dikiz aynasındaki canlı tek siluet. Tam 100 yaşındayım. Yani, elinizdeki kitap bitmeden kozalak mahallesine taşınmış olacağım. Ve mezar taşıma “Sizi ayakta karşılayamadığım için özür dilerim” yazdıracağım.
Mezar taşlarının üzerindeki yazıları okurdum. Altında yatanın nasıl biri olarak yaşadığını hayal etmeye çalışırdım. Tabii bir mezar taşının karşısında durmak kitabı son sayfasından açmaya, filmin son kaesini yakalamaya benziyordu. Ne olmuşsa olmuş, ne yapmışsa yapmış, buraya, bu mezarlığa gelmiş ve kendini gömdürmüştü... En azından kesin olan bir şey vardı bu hiç tanımadığım adamda ya da kadında. O da nefes almadan toprağın altında yıllarca durabiliyor olması, yani ölü olması. Bir fahişe ile bir rahibenin, bir cani ile bir polisin yan yana yattığı mezarlıklar bana, hayattaki tek gerçek, tek yalansız manzara olarak görünürdü.
Sayfa 258Kitabı okudu
17 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.