Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
488 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Selam arkadaşlar. Bu gün karşınıza aslında daha önce hiç okumadığım türden bir kitapla geldim. Ben böyle fantastik kitapları pek sevmem diye düşünüyordum ancak yanılmışım tam benlik kitaplarmış. Hele ki muhteşem yaratıklar. Hayatınızda hiç kaybetmekten korktunuz mu? Ya da canınızdan çok sevdiğiniz için tüm neslinizi lanetlemek size nasıl hissettirdi? Özel güçleri olan insanlarla hiç birlikte yaşadığımızı düşündünüz mü? Ben küçükken hep düşünürdüm bu kitapta beni bu düşüncelerimi yaşadığım zamanlara götürdü. Bu kitap aslında bir yanda da iyiyle kötünün savaşını anlatıyor. Ve insanların lanetlenmiş bir şekilde iyi yada kötü olmayı tercih edemeyeceğini anlatıyor, aynı zamanda bunun doğru olmadığını anlatıyor. Kötü olanların bile içerisinde bir iyilik vardır.ne de olsa. Ben kitapa bayıldım. Umarım sizlerde seversiniz. Herkese keyifli okumalar dilerim.
Muhteşem Yaratıklar
Muhteşem YaratıklarKami Garcia · Epsilon Yayınları · 2010148 okunma
408 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
"Ya güç kadınların elinde olsaydı?" Güç romanı, bir feminist distopya. Kitap aslında kadınların hakim olduğu yani anaerkil bir toplumun bir vatandaşı olan erkeğin bir tarih romanı yazmak istemesiyle başlıyor. Ve hikayemiz, kadınların köprücük kemiklerinde oluşan yeni bir organ sayesinde vücutlarında elektrik oluşturabilmesi ile
Güç
GüçNaomi Alderman · Misis Kitap Yayınları · 2017183 okunma
Reklam
56 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Sadece not aldım. Spoiler vermemek için uğraşmadım. Ona göre okursunuz.
Aslında inceleme yazmayı hiç düşünmedim. Çünkü kitap yazılmış zaten üzerine tekrardan bir şeyler yazmak yersiz geliyor, en azından benim haddime değil. O yüzden pek de inceleme sayılmaz benimkisi. Kitapları hızlı tüketebiliyorum ve sanki kitaplara haksızlık ediyormuşum gibi geliyor bazen. En azından kitabı bitirdikten sonra hissettiklerimi ve
Küçük Kara Balık
Küçük Kara BalıkSamed Behrengi · Can Yayınları · 202331,1bin okunma
144 syf.
·
Puan vermedi
Ne güzel gençlerimiz var. İmkan verildiğinde, desteklendiklerinde pırıl pırıl parlamaya hazır birer mücevher gibiler adeta. @denizgkkayaa Deniz Gökkaya 2004 doğumlu gencecik bir yazar. Kalem ne çok yakışmış eline. Bu genç yaşta yazmaya soyunmak hem de Distopik bir kurgu yaratmak sizce de alkışlanası değil mi? Oda 3000 li yıllara götürüyor bizi.
Oda
OdaDeniz Gökkaya · Dağhan Külegeç Yayınları · 202021 okunma
268 syf.
·
Puan vermedi
— Sürekli güncellenen bir güzellik anlayışının gölgesinde cesurca, kendimiz olarak özgün halimizle, güçlü ve incinebilir hallerimizle var olabilmemiz mümkün müdür? – Medyanın, eril dilin, kimi zaman bilinçli ya da bilinçsizce de olsa annelerimizin ve hemcinslerimizin yarattığı bu beden hapishanesinden kurtuluşun bir yolu var mıdır? – Hiç daha
Anneler, Kızları ve Beden Algısı
Anneler, Kızları ve Beden AlgısıHillary L. McBride · Okuyan Us Yayıncılık · 2021318 okunma
128 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
30 saatte okudu
Tanıştığımız, konuştuğumuz, arkadaşlarımızın, ailemizin, eşimizin hayatına ne derece dokunduğunuzu hiç düşündünüz mü? Sadece fiziki olarak mı bulunuyoruz yoksa onların hayat seyrinde bir nokta oluyor muyuz? Peki ya hiç sevilmekten korktunuz mu? İnsan bazen gerçekten çok acımasız bir şekilde nankör ve vefasız olabiliyor. Suzan Defter'i okurken
Suzan Defter
Suzan DefterAyfer Tunç · Can Yayınları · 202212,9bin okunma
Reklam
736 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 günde okudu
Theseus Labirenti
Gülün adı bir sözcüktür [sadece]… Latince, az kadın, bol bol tanrıbilim ve metafizik bir ürperti… N’oldu, korktunuz mu, hadi canım mızmızlanmayı kesin de okuyun şunu, Sadece adı kalacak olanlarla sadece adı kalacak olanlara yazılmış bir kitaba inceleme de yazılmaz ki şimdi. Ne yazacağım Umberto Eco’yu mu yorumlayacağım uzun uzadıya. Sen
Gülün Adı
Gülün AdıUmberto Eco · Can Yayınları · 202012,5bin okunma
280 syf.
·
Puan vermedi
“Akıl hastaneleri” deyince kafanızda canlanan ilk görüntüde ne hissettiniz? Korktunuz mu?yoksa üzüldünüz mü?yada içten içte delilerin kaldığı yer işte nasıl bir soru mu dediniz?Bilakis soruyu değiştirelim siz hiç psikoljik roman okuyup kendinizi sorguladınız mı? joanne greenberg’in bir dönem akıl hastanesinde kaldığı yıllardan yola çıkarak yazmış
Sana Gül Bahçesi Vadetmedim
Sana Gül Bahçesi VadetmedimJoanne Greenberg · Metis Yayınları · 199214bin okunma
64 syf.
9/10 puan verdi
"Sizin hiç babanız öldü mü?" şiirinin ismi tokat gibi çarpıyor insanı. "Aşk" daha çok 15.yüzyıl ressamlarının tablolarındaki doğal kadınsı güzelliği canlandırıyor gözlerimizde, bize bayağı gelmiyor kullandığı kelimeler. Siz gerçekten ölümden korktunuz mu? "Hamza" şiirini okursanız, bu korkuyu iliklerinize kadar hissedersiniz. Ölsek bile yine güneş doğacak, insanlar yaşamlarına devam edecek, biz öldüğümüzle kalacağız. "Nehirler boyunca kadınlar gördüm" bir kez daha yarım insan muamelesi gören ama her şeye rağmen sizi karşılıksız seven kadınları anlatan en güzel şiitlerden biri. Kadının saçını başını değil, kalbini ruhunu anlatıyor. Tekrar okur muyum? - Kesinlikle
Üvercinka
ÜvercinkaCemal Süreya · Yapı Kredi Yayınları · 200818,5bin okunma
264 syf.
10/10 puan verdi
Anlar beni Deliler..
"Benden kimsenin bir şey istemediği bir ülkede, ben kendim istediğim ve sen istediğin için yazdığımı biliyorum. Ama, Türk Edebiyatı Tarihine geçen kitap yazdığımı da daha baştan gene biliyordum. Ancak, bu günleri, bu mücadeleyi de kendi öz hayatım olarak yaptığımı da biliyorum. Her kitabım olay oluyor. Ama ben, yapayalnız bu olayı yaratan
Beni Deliler Anlar
Beni Deliler AnlarSevim Burak · Hayy Kitap · 20096 okunma
Reklam
80 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Korku.... Belki de hayatımızın birçok döneminde var olan ve varlığını sürdürmeye devam edecek yegane duygu.şöyle bir düşününce , insan ne kadar da çok şeyden korkuyormuş aslında. Karanlıktan, yükseklikten, aşılardan, hata yapmaktan, başarısız olmaktan , değer görmemekten. Peki hiç elinizdeki her şeyden , hayatınızın düzenini kaybetmekten ve dahası hayatınızı kaybetmekten korktunuz mu? Stefan Zweig, eşsiz kalemiyle korkunun kendisini ve beraberinde getirdiği o çaresizliği, pişmanlığı ve bitmişlik duygusunu gayet iyi ele almış. Ve en etkileyici kısım kesinlikle son sayfalarda saklıydı....
Korku
KorkuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Yayınları · 2022103bin okunma
88 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Hiç yolculuk sırasında arabanız kaza yapar da ağır yaralanirim diye korktunuz mu ? Veya bir yeriniz ağırdığı zaman internetten bu belirtilere bakıp kanser olduğunuzu düşündünüz mü ? Çok sevdiğiniz ailenizi bir kazada kaybetmekten , arkadaşlarınızin ölmesinden endişe duydunuz mu ? Ya da yolda yalnız yürürken takip edildiginizden...... Evet mi? Evet dediğinizi duyar gibiyim. Eğer saplantılı şekilde bunları düşünmüyorsanız sorun yok merak etmeyin. Ama bunları düşünürken hayatınıza devam etmekte zorlanıyorsanız , bir sorun var demektir. Hepimizi bazen endişelendiren durumlar olur. Durduk yere korktuğumuz , hiçbir şey yokken vesveseli düşüncelere kapıldığımiz olabilir. Ama Ivan Dmitrich baska . Birisi tarafından takip edildiği takıntısı onu o kadar ele geçiriyor ki kendisini eve kapatıyor. Kasabada işlenen bir cinayeti onun işlediğini sanacaklar diye öyle korkuyor ki kendini bir anda hastanenin 6. Koğuşunda buluveriyor. Akıl hastası olarak bir yıl kaldıktan sonra hayatına birden bire Doktor Andrey Yefimıç giriyor. İkisini ortak noktada birleştiren bir etken var : Kitap Doktor Andrey Yefimıç kendini kalabaliklarin içinde yalnız hisseden bir karakter. Etrafındaki kimsenin onu anlamadığını düşünüyor ve bilgili , kültürlü bir dost arayışı içinde. O dostu ise 6. Koğuşta , bir hasta:Ivan Dmitrich. Peki toplum ne diyor bu arkadaşlığa? Bir doktorla bir hastanin arkadaş olması nasıl karşılanıyor? Cevabı Anton Çehov vericek size. Keyifli okumalar....
Altıncı Koğuş
Altıncı KoğuşAnton Çehov · Can Yayınları · 202069,9bin okunma
208 syf.
10/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Bir kadın kitaplar uğruna yanmayı göze alıyorsa bu kitapların içinde bir şeyler olmalı...diye düşündü Montag... Bu yaşıma kadar yüzlerce kitap okudum belki ama hiçbiri beni böyle korkutmadı.Fahrenheit 451 'in anlamını açıklamaya kalkacak değilim,illaki hepiniz biliyorsunuz.Pek çoğunuzun da aynı satırları okuduğunu tahmin edebiliyorum.Hepiniz benim kadar korktunuz mu onu merak ediyorum asıl.Ya da sizin de içinize bir yumruk oturdu mu?Gözleriniz doldu mu okurken?Kitabın yazıldığı dönemdeki şartları az çok biliyoruz hepimiz,peki günümüzde değişen ne?Sizin çevrenizde de kitaba ön yargılı yaklaşanlar çok mu?Yoksa siz bir okuyan olduğunuz için parmakla gösterilen,gıpta edilen bir topluluğun içinde misiniz?Aslında iki durum da tamamen saçmalık gibi geliyor bana.Cok okuduğun için eleştiri oklarına maruz kalmak da,hayran olunacak bir şey yaptığının hissettiriliyor olması da...Okumak bir meslek olsa elimde meşale en başta koştururdum herhalde...De bu öyle ahım şahım anlatılıp,övünülecek bir durum gibi gelmiyor düşününce.Aşkla bağlıyım dünyadaki bütün kelimelere...O kadar... Kitaptaki durum bir gün bizim de başımıza gelse ne olurdu diye düşündüm kendi kendime.Bir şiir okuyup gözlerim dolmayacaksa,bir roman kahramanına hayran olamayacak,bir öyküyü bitirdikten sonraki gülümseyişi yüzümün kıvrımlarında hissedemeyeceksem...Dedim...Diyemedim...Yine gözlerim doldu... Sahi o günleri yaşamak zorunda kalsaydım,devrimci ayaklı kütüphanelerden biri olma şansına erişseydim...Hangi kitap ya da kitaplar olurdum acaba?
Fahrenheit 451
Fahrenheit 451Ray Bradbury · İthaki Yayınları · 202289,4bin okunma
19 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.