İnsanoğlu hayat tarafından mücadeleye zorlanmak ister ve bizler bu zorlukları karşılayıp onlarla başa çıkmak için gerekli enerjiyi elde etmek üzere uyarılmayı arzu ederiz. Derin tatmin uyarılma döngüsünün tamamlanma- sıyla elde edilen meyvelerden biridir. Bu döngü şuna benzer: zorlanır ya da tehdit ediliriz ve uyarılmış oluruz; bu uyarılma zorluk ya da tehditle yüz yüze gelmek üzere hareketlendiği- mizde tepe noktasına ulaşır; sonra uyarılma aktif bir şekilde kırılır ve bizi terk ederek sakin, dingin ve tatmin olmuş bir hal almamızı sağlar.
Travmatize olmuş kişiler uyarılma döngüsüne dair derin bir güvensizlik taşırlar; bunun için de genellikle haklı neden- leri vardır. Travma kurbanları için uyarılma ile korkudan hareketsiz kalmaya dair o aşırı bunaltıcı ve boğucu deneyim birbiriyle bağlantılı iki şeydir. Bu korku yüzünden travmatize olmuş kişiler uyarılma döngüsünü tamamlamaktan kaçınır, bu döngüyü engeller ve korku döngüsünde sıkışıp kalırlar. Trav- ma kurbanları için anahtar çözüm basit bir doğa kanunuyla yeniden haşır neşir olmaktır. Yükselen şeyin aşağıya inmesi gerekir. Uyarılma döngüsüne güvenebildiğimizde ve onunla birlikte akabildiğimizde travmanın iyileşmesi başlar.
Kalpleri düze çıkaracak yol: Er-Raûf olana ihlasla yönelmekle mümkündür.
"Acı çeken kalp, ancak Allah'a yönelmekle sükun bulur. Korku çeken kalp, Allah'ın ünsiyeti ve yakınlığı ile korkudan kurtulur. Sıkıntı çeken kalp, Allah'ı tanımakla, ona güvenmekle ve itaat etmekle huzura kavuşur. Tereddütlü kalp, ancak onunla irtibat kurup ona sığınmakla sükunete erer.
Hasretle yanan kalp, Allah'ın muhabbetiyle, ona yönelmekle onu devamlı zikretmekle ve yakinen iman etmekle kalbinin fakirliğini giderebilir. Dünya ve içindekiler bile o kalbe verilirse, kesinlikle onun fakirliğini gideremez.
Kalpte bir ateş ve bir keder vardır ki, o ateş ve kederi O’na kavuşana dek, emir buyurduğuna, men ettiğine ve kazasına razı olmak ve bunun için sabra sarılmaktan başkası söndürmez."
| İbnu’l Kayyım رحمه الله
"Korku içinde olana her şey hışırdar" demişti
Birisi, ekleyeyim ben de , sevgi içinde olana her şey fısıldar. Dağ fısıldar, ay fısıldar, gök fısıldar. İşitiyorsan, yüreğinde iş var.
Kemal Sayar
Herkesin herkesle savaş hali! Bu bir olasılıktı ve olabileceklerin en kötüsüydü! Dolayısıyla gerçek korku kaynağımız buydu! Öyle ki, canımızı silahlarla, ırzımızı kumaşlarla ve malımızı duvarlarla korumanın yollarını arıyorduk....