"Gitme" dedi kral, "seni bakan yapacağım."
"Ne bakanı?"
"Şey.. Adalet bakanı!"
"Yargılayacak kimse yok ki!"
"Öyleyse sen de kendini yargılarsın" dedi kral. "En zoru budur. Kendini yargılamak, başkalarını yargılamaktan çok daha zordur. Kendini gerektiği gibi yargılayabilirsen, gerçek bir bilgesin demektir."
- "Bir generale kelebek olup bir çiçekten bir çiçeğe uçmasını veya bir trajedi yazmasını veya deniz kuşu olmasını emretsem de general emrimi yerine getirmese.. Suç kimin olur? Onun mu benim mi?
+ "Sizin olur" dedi Küçük Prens çekilmeden.
- "Doğru. Herkesten yapabileceği şeyi istemedi." dedi kral.
Otorite her şeyden önce akla dayanır..
Onun fırtınalı bakışlarına yakalandığımda bana en başından beri, daima birbirimize bağımlıymışız gibi bakmıştı. Beni herkesten daha iyi tanıyormuş gibi. Ve belki, sadece küçük bir ihtimal de olsa ben de onu herkesten daha iyi tanımak istiyor olabilirdim
“Halkımızın üzerine,” dedi Gloin, “bir huzursuzluk gölgesi düşeli çok yıllar oluyor. Bunun nereden geldiğini ilk başta fark edemedik. Kıyıda köşede fısıldaşmalar başladı: Bizim dar bir yere sıkıştp kaldığımız, daha geniş bir dünyada daha büyük zenginlikler ve ihtişam bulacağımız söyleniyordu. Bazılan kendi dilimizde Khazad-dûm dediğimiz,
Bizim küçük tragedyamızda en nihayet kral babam, onu yeterince sevmediğimi düşündüğü için öfkelendi ve kalbinin kutsal topraklarından beni ilelebet defetti.
Diog. Laert. 9.34, 35-36:
Herodotos'un kaydettiğine göre9 Kral Kserkses danışmanlarını babasıyla bırakınca, o da konuklar arasındaydı ve bazı Magoslarla ve Keldanilerle çalıştı.
Henüz küçük bir oğlanken, onlardan teoloji ve astronomi öğrendi.
Deli Kurt'ta Dil ve Üslup: Atsız'ın diğer tarihî romanlarında olduğu gibi bu romanda da dil son derece sade, üslup çok akıcıdır. Eserde kısa cümlelerle çok açık ve anlaşılır bir tahkiye üslubu kullanılmıştır. Tabii olarak diyaloglara da sık başvurulmuştur. Diyaloglar uzatılmaz, kısa konuşmalarla devam eder. Tasvir ve tahliller çok
Dalkavuklar Gecesi'nde Şahıs Kadrosu: Dalkavuklar Gecesi'nde olaylar M. Ö. 14. yüzyılda, Hitit başkenti Hattuşaş'ta geçer. Eserin ana kahramanlarından biri, bugünkü tarih literatüründe I. Şuppiluliuma olarak geçen kral Subbiluliyuma'dır. Eserde zaman ve mekân konusunda ayrıntılar yoktur. Romanda kralın zamaro