Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gizemli Büyücü Nicolas Flamel
Bu kitapta tanıtılan bazı büyücüler gibi Nicolas Flamel de yaptıklarıyla değil, yaptığı iddia edilen şeylerle ünlenmiştir. 1330 civarında Fransa'daki Pontoise'de doğan Flanel Paris'te elyazması satıcılığı ve kâtiplik yapıyordu. 1418'de öldü ve Fransa'nın başkentine gömüldü. Flamel'in ölümünden iki yüzyıl sonra hakkında çeşit çeşit hikâye ortaya çıkmaya başladı. 1612'de Le Livre des figures hiéroglyphiques adlı kitapta Flamel hakkında bir dizi iddia yayımlandı: Birincisi, simyacılık sanatıni mükemmelleştirerek felsefe taşını ürettiği, ikincisi bu efsanevi maddenin yardımıyla hem çok zengin olduğu hem de karısı ve kendisi için ölümsüzlüğü sağladığıydı. İddialara göre Flamel okuyamadığı gizemli bir kitap eline geçtikten sonra simyayla ilgilenmeye başlamıştı. Kitabın tercümesinde yardım almak için İspanya'ya gitmiş ve orada tanıştığı Hıristiyanlık'a geçmiş bir Yahudi kitabın Abramelin Kitabı'nın bir parçası olduğunu tespit etmişti. Flamel kitabın şifresini çözmüş ve kısa bir süre sonra simya sanatını geliştirmeye başlamıştı. Abramelin Kitabı'nın da on beşinci yüzyıl civarında yazıldığı varsayılırken kitabın en eski elyazmasının yaklaşık 1608 tarihli olması da ilginçtir. Flamel efsanesi giderek büyüdü ve (ölümsüz olduğu için) on yedinci yüzyılda görüldüğü iddia edildi. Ayrıca Isaac Newton Theatrum Chemicum kitabının küçük bir bölümünde Flamel'i tartıştı. Daha yakın tarihte ise Harry Potter serisinde (1997-2007) bir karakter olarak ortaya çıkan Flamel kitapta felsefe taşını icat eden kişi olarak sunulur.
Öyle mi gerçekten?
*** KİTAP (livre) . Hangisi olursa olsun, hep çok uzundur.
Sayfa 37 - İş BankasıKitabı okudu
Reklam
Bir savaş gemisinin pahası 300.000 livre ederdi, batmasıysa beş dakika sürmezdi.
... "... bu hız çılgınlığı! Neye gerekliydi, her yanda ortalığı kazıp kazıp yaptıkları bir sürü yeni yol, o yeni köprüler? Neye? Lyon’a bir haftada gidebilmek bir üstünlük müydü? Kim istiyordu ki, bunu? Kime yararı dokunuyordu? Ya da Atlantik’i geçmek, bir ayda soluğu Amerika’da almak sanki binlerce yıl bu kıta olmadan pekâlâ yaşanmamıştı. Ne işi vardı uygar insanın Kızılderililerin ormanında ya da zencilerin arasında? Laponya’ya bile gidiyorlardı, burası kuzeydeydi, öncesiz ve sonrasız buzların egemen olduğu, çiğ balık yiyen yabanilerin yaşadığı kuzeyde. Bir de yeni bir kıta keşfetmeye kalkışıyorlardı, her neresiyse Güney Denizi diye bir yerlerde. Ama ne içindi bu çılgınlık? Ötekilerden geri kalmamak için, İspanyollardan, şu Allahm belâsı İngilizlerden, küstah Hollandalılardan; hepsiyle boy ölçüşmek gerekiyordu, hangi güç yeterdi buna! Bir savaş gemisinin pahası 300.000 livre ederdi, batmasıysa beş dakika sürmezdi, tek bir top ateşine bakardı, gitti mi gider, yok olurdu, ödediğimiz vergilerle birlikte. ...
Fransızcada şöyle bir deyiş var: " Je peux lire en elle/lui comme dans un livre ouvert." ["Onu açık bir kitap gibi okuyabiliyorum."] İçeride olana ulaşmak için duyduğumuz o arzuyu ifade etmenin ne güzel bir yolu, değil mi? Yüzleş­tiğimiz şeyin içerisine ve gizemine ulaşmak.
481 syf.
10/10 puan verdi
Magique De beaux passages descriptifs et une histoire magique et fabuleuse. Et Magnifique Une histoire qui n'a rien à voir, ni a envier, au Disney. C'est un livre merveilleux dont la fin tragique nous bouleverse. Personnellement, j'ia adoré ce livre. Le style est juste sublime..
Notre Dame de Paris
Notre Dame de ParisVictor Hugo · Altın Kalem Yayınları · 197032,6bin okunma
Reklam
“Je peux lire en elle/lui comme dans un livre ouvert (onu açık bir kitap gibi okuyabiliyorum)”
Ama ne içindi bu çılgınlık? Ötekilerden geri kalmamak için, İspanyollardan, şu Allah’ın belâsı İngilizlerden, küstah Hollandalılardan; hepsiyle boy ölçüşmek gerekiyordu, hangi güç yeterdi buna! Bir savaş gemisinin pahası 300.000 livre ederdi, batmasıysa beş dakika sürmezdi, tek bir top ateşine bakardı, gitti mi gider, yok olurdu, ödediğimiz vergilerle birlikte. Yenilerde Maliye Bakanı, bütün gelirlerin onda bir parçasını ister olmuştu, yıkımdı bu, insan bu onda biri ödemese de yıkımdı, çünkü bütün zihniyet bozuktu.
Stephane Mallarme
"Tout, au monde existe pour aboutir á un livre" "Dünyada her şey kitaba dönüşmek için vardır."
“tout aboutit en un livre" her şey eninde sonunda kitap olur.
Reklam
271 syf.
10/10 puan verdi
Zola.... Que dire? Zola c'est un génie de l'écriture. Il vous pose une scène comme personne! Il vous fait ressentir le tréfonds des êtres comme si c'était vous. Thérèse Raquin c'est montrer le mal à travers des gens ordinaires. Zola ça n'est pas que pour les lycéens, Zola c'est la littérature dans toute sa noblesse! Nota Bene : je rigole bien en lisant les autres commentaires... Faut donner son avis sur le livre pas sur les performances de la FNAC....
Therese Raquin
Therese RaquinEmile Zola · Sentez Yayınları · 20092,670 okunma
Fransızcada şöyle bir deyiş var: “ Je peux lire en elle/lui comme dans un livre ouvert.” (onu açık bir kitap gibi okuyabiliyorum.) içeride olana ulaşmak için duyduğumuz o arzuyu ifade etmenin ne güzel bir yolu, değil mi ?
TOUT, AU MONDE, EXISTE POUR ABOUTIR À UN LIVRE. HER ŞEY SONUNDA BİR KİTABA VARMAK İÇİNDİR. S.Mallermé
Sayfa 1 - Türkiye iŞ bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
"... Ah, beni bekleyen kaderimi nasıl öngörebilir, bugün beni pençesine almış olsa bile nasıl anlayabilirim? Hiç değişmeyen, bir zamanlar olduğum adamla aynı olan ben, bir gün gelip bir canavar, bir zehir, bir katil sayılacağımı, insanlığın nefretini üzerime çekeceğimi, ayak takımının oyuncağı olacağımı, gelen geçenin yüzüme tükürerek
Sayfa 6 - Birinci Gezi / Première Promanade
Ne işi vardı uygar insanın kızılderililerin ormanında ya da zencilerin arasında? Bir de yeni bir kıta keşfetmeye. kalkışıyorlardı, her neresiyse güney denizi diye bir yerlerde. Ama ne içindi bu çılgınlık? Ötekilerden geri kalmamak için İspanyollardan, şu tanrının belası ingilizlerden, küstah Hollandalılardan; hepsiyle boy ölçüşmek gerekiyordu, kimin gücü yeterdi buna! Bir savaş gemisinin pahası 300.000 livre ederdi, batmasıysa 5 dakika sürmezdi, tek bir top atışına bakardı, gitti mi gider, yok olurdu. Ödediğimiz vergilerle birlikte. Şu aralar maliye bakanı gelirlerin onda bir parçasını ister olmuştu, yıkımdı bu, insan onda biri ödemese de yıkımdı, çünkü bütün zihniyet bozuktu. "Insanın felaketi sessizce ait olduğu yer olan odasında oturmak istememesinden gelir" der pascal.
262 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.