Sen, sen olarak yok olmak zorundasın, o zaman gerçek ortaya çıkar. Gerçeğin ne olduğuna dair hiçbir fikre sahip değilsin, rüyalarında bile. Sen gerçek dışısın ve gerçek dışılıkta yaşıyorsun. Rüyalarda yaşıyorsun, uykuya dalmış vaziyettesin. Uyanışın nasıl bir şey olacağını kavrayamazsın.
Yalnızca bir tek şey söylenebilir: Bildiğin hiçbir şeyi
Sadece eğlence olsun diye aşağıdaki deneyi yapın;
Kollarını göğsünüzün üzerinde bağlayın ve ardından ellerinizin durumunu gözleyin. Bazı insanlar sol eli sağ kolun üzerine koyar, bazıları ise tersini yapar.
Nasıl yaptığınızı belirledikten sonra kollarınızı çözün. Şimdi tekrar bağlayın ama bu sefer tam tersi şekilde; yani normalde sağ elinizi sol kolun üzerine koyuyorsanız, şimdi sol elinizi sağın üzerine koyun.
Muhtemelen bunun ne kadar garip hissettirdiğini göreceksiniz. Eski hali normal ve rahatlatıcı. Yeni hali garip görünebilir ve bu konumda asla rahat edemeyeceğinizi hissedebilirsiniz.
Eğer ellerinizdeki basit bir değişiklik bu kadar rahatsız ediciyse, davranışınızın ve yaşam tarzınızın bir kısmını değiştirmenin ne kadar rahatsız edici olduğunu bir düşünün!
İki sene önce yayınladığım bir kitabın tasarımını genç bir hanım yapıyordu. İlk görsel taslağı hazırlayıp bana gönderdiğinde kendisini aradım. Kitabın “sevda” üzerine olan bölüm için kullandığı çifte kumru resminin pek klişe olduğunu söyledim,
“Aşkı, sevdayı, muhabbeti başka hangi sembollerle anlatabiliriz, bir düşünün. Ama lütfen özgün ve bizden olsun" dedim.
Bunun aynı zamanda medeniyetimizi ihya etmenin bir örneği olacağını söyleyince genç hanım şaşırdı:
“Grafik tasarımın medeniyet ile ne ilgisi var?" dedi. Bunu söyleyen dindar bir hanımdı. Bunun üzerine ona bu cümlesinin medeniyetin ve dinimizin temeline ne kadar aykırı olduğunu anlatmak zorunda kaldım.
Yapılan çeşitli çalışmaların gösterdiğine göre kızlar gerçek dünyayı masal dünyasından ayırmayı erkeklerden daha önce öğreniyorlar. Aslında etrafınıza bakarsanız hâlen o masal dünyasının içinde birçok erkek görebilirsiniz. Bu doğrultuda yukarıdaki sorumuza geri dönersek şu ana kadar yapılan araştırmalar, frontal korteksin kadınlarda erkeklere göre
Mesela bir ev ziyaretine gittiniz ve evde inanılmaz şirin bir bebek var. Şimdi bu bebeği bir erkeğin eline verirsek ne olur? Aslında cevap basittir. Çünkü hemen hemen tüm toplumlarda erkeklerin eline bebek verildiğinde yapacağı şey aynıdır. Erkekler muhtemelen eline verilen bebek ile ne yapacağım bilmediğinden bebeği havaya atıp tutarlar. Kimileri
( kitabın ozeti niteliğinde)
“-mustafa mond üçüyle de el sıkıştı; fakat konuşmasına vahşi'ye hitap ederek başladı. "demek
uygarlıktan pek hoşlanmadınız, bay vahşi," dedi.
vahşi, denetçi'ye baktı. kendini yalan söylemeye, kabadayılık taslamaya, somurtkan bir biçimde
tepkisiz kalmaya hazırlamıştı; fakat denetçi'nin yüzündeki güleryüzlü
Hikmet Kıvılcımlı'nın tarihi Eyüp Sultan konuşması
06.01.2013 16:59
Hikmet Kıvılcımlı'nın tarihi Eyüp Sultan konuşması
Türkiye'de Sosyalizm'in en büyük savunucularından Hikmet Kıvılcımlı'nın Eyüp Sultan'da yaptığı tarihi konuşma.
TIMETURK / Haber Merkezi
Muhterem Vatandaşlarım! Sevgili İşçi kardeşlerim!Bugün, Müslüman