Lise yıllarım, abimin beni yönlendirdiği kitapları okumakla geçti.
Aziz Nesin de onlardan biridir. (Diğeri de yine çok değerli bir yazar. Onu başka bir incelemede anlatmak isterim.) Aziz Nesin'in kitaplarını kahkahalarla okurdum. Ama nereden bilirdim ki lisede beni güldüren adam, üniversitede ağlatacak. Evet ben Aziz Nesin diyince hep güldüm, ta ki
O güzel atlara binip giden o güzel insanlardan biriyle, Aziz Nesin'le ve onun kıymetli bir eseriyle tekrar beraberiz sevgili okur dostlarım...
Son günlerde 'timeline'larımızın bu değerli aydınımız ve onun eserleriyle dolup taşmasına vesile olan #28388406 etkinliğini tertip eden
durdurağı yok bu yolun, yanalım
ordan gelip, burdan gidip yanalım
ölümden bil, karanlıktan geçelim
dıştan içe, içten dışa yanalım
yanıp gidelim hay, gidip yanalım.
"Bizim kalemimizin yönünü, hayatımız çizmiştir ; ondan böyle acı, keskin, buruk, gözyaşlı ; hatta gülmecemiz bile..." Aziz Nesin'in Anıları(S.239)
Sürgünün anıları, birkaç aydır kah Ulucami yakınından geçerken(bkz.Hafız Aziz anısı) göz kırpıyor, kah gecenin bir saatinde dar sokaklarda sessizce yürürken " Hülasa bu koskoca Bursa
Metin Altıok şiirleri genel anlamda bir iletişim aracıdır onun için. İnsana yada insanın özüne ulaşabilmek, insanı anlatabilmek ve elbette anlayabilmek için kullandığı bir araç. İmgeleri, izlekleri insana dairdir. Şiir onu insana ulaştırır ve hatta insanı sevdirir. Her şiirin görsel bir yanının da olduğunu düşünen
NigRa tahrikli Aziz Nesin etkinliği için ismimi yazdırdığımda, bu kadar yoğun olacağımı düşünmemiştim açıkçası. Dört Dostoyevski kitabı bekliyor hala. Delikanlı'yı okuyabilirsem umarım yetiştireceğim onu etkinliğe.
Aziz Nesin'i ortaokuldan, 20'li yaşların ortasına
İnanın nasıl başlayacağımı bilemiyorum. O kadar hassas ve can alıcı bir konu ki kelimelerim kifayetsiz kalıyor, doğru kelimeyi bulup cümle kurmakta yemin ederim ki çok zorlanıyorum. Kitabı okuyalı bilmem kaç gün oldu inceleme yazsam mı yazmasam mı arasında çok git gel yaşadım.
Kitabı ilk çıktığı hafta temin etmiştim ama asla cesaret edip
Çektiği acılar ve sürgünüyle bile insanları güldürmeye çalışan “Aziz” adam.
Kitabın önsözünde geçen bir kısımla başlamak isterim incelemeye;
“Üzerinde yaşayanların hepsinin güldükleri, gülüştükleri bir dünyaya içimde sonsuz bir özlem var. Yaşamımı kendi gücümce böyle bir işe harcamaktan sevinç duyuyorum.”
İşte böyle bir düşünceyle hayatını