Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Ümmetin yiyeceği ve içeceği bol, ağızları gülüşle, gözleri uykuyla doludur.
Sayfa 17 - Hayâtu's-SahâbeKitabı okuyor
Bu din, düzgün işleyen akıl ve bozulmamış olan temiz fıtrat üzere kurulu bir dindir. O ne şifrelerle konuşur, ne de çelişkili lahutiliği kabul eder. Tam aksine o gecesi gündüzü gibi aydınlık olan ve kendisinden ancak helakı hak edenin sapacağı bir dindir.
Sayfa 16 - Hayâtu's-SahâbeKitabı okuyor
Reklam
Âdemin gönlü içinde bahr-ı ummân gizlidir Dâimâ susuz gezip ummânı bulmazsa ne güç
Allah adın yâd et can ile dili şâd et Bülbül gibi feryat et yalvar Güzel Allah'a Niyazi Mısrî
İbret, güzel sözü dinlemekte değildir; aksine onu dinleyip meyvesini güzel bir şekilde ortaya çıkarmaktadır. Baktığın şeylere bakmakla hayır bulmazsın; aksine bakmanın, fiillerini hayra döndürmesiyle buna erişebilirsin.
Sayfa 88
Reklam
zaman unutulunca mısrı kadim yaşanabiliyor kendimi unutunca seni yaşayorum yaşamak bu anı yaşamaktır amon ra'hotep veya tafnit kim olduğumu bilmek istemiyorum yalnız etrafında nefes almalıyım
Zunnun i Mısri
Ne zaman ki karnımı doyurduysam ya isyan etmişimdir ya da günah işlemişimdir.
Zât-ı Hakk’da mahrem-i irfân olan anlar bizi, İlm-i sırda bahr-ı bî-pâyân olan anlar bizi.
Derman arardım derdime, derdim bana derman imiş. (Niyazi-i Mısri)
Reklam
"Belki onun Allah'la olan muamelesi tamdır fakat onun kusuru benim bakış açıma göredir."
Sayfa 80
"Bence Niyaz-i Mısri hazretlerinin gönderildiği yer, Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılma sürecine noktanın konduğu Limni adasının Mondros kasabasıdır. Bir tasavvuf büyüğüne, Şeyh Edebali hazretlerine, gösterilen saygı ile kurulan Osmanlı Devleti'nin, bir başka tasavvuf büyüğüne yapılan hakaretle yıkılma sürecinin sona erdiği yerdir."
Savm u salât u hac ile sanma biter zâhid işin İnsân-ı kâmil olmaya lâzım olan irfân imiş Niyâzî-i Mısrî Ey görünüşte çok dindar olup, irfanı olmayan kimse! Oruç, namaz ve hac gibi ibadetleri ifa etmekle işinin bittiğini sakın zannetme. Kâmil bir insan olmak için, bu ibadetlere ilâve olarak, Allah 'ın gizli sırlarına ve eşyanın hakikatine vâkıf olma ilmi olan irfan da gereklidir.
"Sağ u solum gözler idim dost yüzünü görsem deyü Ben taşrada arar idim ol cân içinde cân imiş" Niyazî-i Mısrî Dostun yüzünü görmek için sağa sola bakıp duruyordum. Ben onu dışarıda arıyordum, oysa o canımın içinde can imiş.
Eser dört bölümden müteşekkildir. I. Bölüm "Nûru'l-Hâdî" başlığını taşımakta olup başlangıçtan itibaren 153. varaka kadarki kısımda yer almaktadır. Bölümün hemen başında eserin yazılış amacı ve metodu açıklanmaktadır. Verdiği bilgilerden eserini yazma amacının evliyanın kerametlerine yönelik inkâr ve muhalefet unsurlarına cevap
Sayfa 23 - Kitap Yayınevi, İnsan ve Toplum Dizisi - 70, 2. Basım, Giriş
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.