Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Melisaaadiyebiri

Melisaaadiyebiri
@mlsaaa
Öğrenci
Üniversite
Ordu
Kayseri
29 okur puanı
Eylül 2018 tarihinde katıldı
Hep aldatmak, aldanmak oyunları içindeyiz. Ahlakça, toplumca, ailece vicdanımızdan gizlenen öyle gerçekler vardır ki, anlamayarak acılarından kurtulduğumuza sevinmeliyiz. Bir saat sonra öleceğini bilmeyen adamın kafaca rahatlığı gibi…
Reklam
Kitap, din, diyanet, ahlak açları zapt ve rabt altında tutmak için birer korkuluk hükmüne giriyor. Allah, seni yaşatmak için yarattı. Rızkını da verdi onun nerede olduğunu bulamıyorsan sen de kabahat. Böyle zamanda açlıktan ölmek kendi nefsin hakkında irtikap olunmuş bir cinayettir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Ve gerçek aşk, Shakespeare'in sonelerindeki gibi değilmiş.
Reklam
Doğru yolda olanları herkes bağışlar, marifet günahkârları bağışlamak!
Sevin, Düşünün, Konuşun, İyimser Olun Ve Doyasıya Gülün!
Candan Erçetin'in "Ister mutlu ol,istersen delir." dediği yerdeyim.
Bazen nefret ediyor olmanın,bir insanı daha da tutsak haline getirdiğini düşünüyorum. Affedememek belki de hapishanede kalmak gibi bir şey. Affetmek, kırgınlığın,kızgınlığın,incinmişliğin tutsaklığından özgürlüğe çıkmaktır. İnsan önce kendini affetmeli çünkü başkasına kızarken,haksızlığa uğradığında, mutsuz hissettiğinde aslında kendini de hissediyor. Başkalarından nefret eden bir insanın kendinden nefret etmemesi mümkün değil. Mutsuzluğa, nefrete, çaresizliğe, sevmemeye, sevilmemeye tutsak oluyor. Affetmek aslında kaybettiğimiz gücü bir anlamda yeniden kazanmaktır. Affettiğinizde bir nefrete son verirsiniz ama hayatınızın daha sağlıklı ilk dönemi başlar. Geçmişten alacağınız dersi alın ve geçmişi öldürün çünkü geçmiş zaten ölüdür.
Sayfa 111
Reklam
Kelebekle tanışmak istiyorsan birkaç tırtıla katlanman gerek. .
Başka çaren kalmadığında, DİKEY! Dur,İzle,Karar ver,Eylemi yap..
Yaşamak ;öğrenmek,öğretmek,gericilikle,kötülüklerle mücadele etmek ve paylasmak demekti Yaşamak ölmeyi öğrenmekti belkide..
Mutluluk çoktan vize vermeyi durdurmuş çok uzak bir ülkeydi artık!
Arının içtiği suyun tadını nasıl anlatırsın ki ictiği her damla suyu zehre çeviren yılana?!
Reklam
Sevgi eşitlikten ziyade kölelik demekti zaten.Sevgilinin kölesi olmaya hazır olmayan bir kişi sevginin hakikatine eremezdi ki!.. Seven ile sevilen arasında ikiliğin,sen-ben demenin yeri olmazdı. O iklimde yalnızca " sen" zamiri kullanılırdı. Sen demek,benden vazgeçtim demektir çünkü.
"İnsanlardaki bir yere ait olma duygusunu anlayamıyordum doğrusu.Memleketlilerini bulma..İlk defa tanıştıkları birine her şeylerini anlatma...Tek başına olamaz mı insan?Her insan bir yerlere,bir gruba,bir aileye ait olmak zorunda mı? Bu ait olma duygusu ve düşüncesi,kişisel özgürlüğünün elinden alınması,doğru değerlendirmenin ortadan kalkması değil mi? O gruba,o şehre,o aileye bağımlı olmak;yapılan hataları benimsemek ve eleştirmemmek anlamına gelmez mi?Kendi yaşama bakışının onların varlığıyla sınırlanması demek değil mi? Böyle düşünmeme rağmen gene de defalarca seçmek zorunda kalmıştım."
"Doğru anahtarla her şey,yanlış anahtarla hiçbir şey söyleyemezsiniz. İşin tek inceliği,anahtarları oluşturmaktadır." Bernard Shaw