Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
187 syf.
·
Puan vermedi
Aslan, Cadı ve Dolap 1950'ler de yazılmış bir eser. Bakalım içinde neler var? Londra’da savaş sırasında hava saldırıları yüzünden yakınları bir profesörün yanına yerleşen dört çocuk: Peter, Lucy, Edmund, Susan. Malikane'de saklambaç oynarlarken Lucy elbise dolu bir gardrobun içine saklanmak ister. Derken bu gardrobun sihirli bir hayali dünyaya açıldığını keşfeder. Lucy etrafındaki olup bitene anlam veremeden bu sihirli dünyada Tumnus  adında bir faunla karşılaşır. Faun onu evine davet eder, çay ikram eder. Sonra misafirine bu sihirli dünyanın Narnia ülkesi olduğundan ve kötü kalpli Beyaz Cadı'dan bahseder, birkaç da sır vererek misafirini yolcu eder. Narnia'dan malikaneye dönen Lucy, yaşadıklarını kardeşlerine anlatır. Ama kardeşleri ona inanmaz. Lucy'de gördüklerinin hayal olmadığı ispatlamanın yollarını arar. Ve gün gelir kardeşlerini de esrarengiz Narnia ülkesine götürür. Macera başlar. Bir tarafta Narnia ülkesine baharı getirmiş iyi kalpli Arslan; diğer tarafa ise Narnia'ya ayazı, soğukluğu ve kışı getirmiş kötü kalp Beyaz Cadı. Bakalım mücadeleyi kim kazanacak? ### Okur olarak Son Söz: Narnia bana kalırsa sadece bir çocuk kitabı değil, içine yetişkinleri de davet ediyor. Dili sürükleyici, okuyucuyu yormuyor. Eğer sizler de Lucy ve çocuklar gibi sihir bir dünyaya adım atmak isterseniz kitap, tam size göre diyebilirim.. Keyifli okumalar diliyorum, Sevgiyle.. ๑ ◕‿◕ ๑
Gizemli okur
Gizemli okur
  
Aslan, Cadı ve Dolap
Aslan, Cadı ve DolapC. S. Lewis · Doğan Egmont Yayıncılık · 20122,517 okunma
Mücadeleyi kim kazanacak ?
Bilge dede ve torunu... Bilge dede torunuyla birlikte dergahının önünde oturmakta ve az ötede birbiriyle boğuşup duran iki kurt köpeğini izlemektedirler. Köpeklerden biri beyaz, biri siyahtır. On iki yaşındaki çocuk kendini bildi bileli o köpekler dedesinin kulübesi önünde boğuşup dururlar. Bunlar dedesinin sürekli göz önünde tuttuğu, yanından ayırmadığı iki iri kurt köpeğidir… Çocuk, kulübeyi korumak için bir köpeğin yeterli olduğunu düşünmektedir. Dedesinin ikinci köpeğe neden ihtiyacı olduğunu ve renklerinin neden özellikle siyah ve beyaz olduğunu anlamak ister. Bir gün dedesine bunun sebebini sorar; Yaşlı reis, bilgece bir gülümsemeyle torununun sırtını sıvazlar ve “Onlar benim için iki simgedir evlat.” der. “Neyin simgesi?” diye sorar çocuk. Dedesi: “İyilik ile kötülüğün simgesi. Aynen şu gördüğün köpekler gibi, iyilik ve kötülük içimizde sürekli mücadele eder durur. Onları seyrettikçe ben hep bunu düşünürüm. Onun için yanımda tutarım onları.” Çocuk, sözün burasında; ‘mücadele varsa, kazananı da olmalı’ diye düşünür ve her çocuğa has, bitmeyen sorulara bir yenisini daha ekler: “Peki, dedecim sence hangisi kazanır bu mücadeleyi? Bilge reis, derin bir gülümsemeyle torununa bakar ve “Hangisi mi evlat? Ben, hangisini daha iyi beslersem o kazanacak!” der. Bizim hangi ruhumuz kazanır acaba? “İnsanoğlunun kendi kendini fethetmesi zaferlerin en büyüğüdür.” der Platon.
Reklam
Son
Alnımıza yazılan kaderi bir psikiyatrist ne kadar değiştirebilir acaba? Değiştirdik sandığımızda o kader, tebdil-i kıyafet eder de yine çıkar mı karşımıza? Ala'nın geçmişi, kişisel tarihiyle girdiğimiz kıyasıya mücadeleyi kim kazanacak? Bilmem ki... Ama bildiğim bir şey varsa, o da, bu hikayenin burada bitmediği...
522 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
KÜÇÜK MUAZZAM ŞEYLER-JODI PICOULT,522 sayfa ”Küçük muazzam şeyler yapacaksın sen.Ama,nereden geldiğini sakın unutma.” Irkçılık ve adalet,hukuk sistemi üzerine kurulu,hukuku,ön yargıları ,kin ve nefreti yargılayan bir kitap. Yeni doğan bebeğini kaybetmiş acılı bir baba mı yoksa tek amacı,ruhuna işlemiş ırkçılık ile görevini yapmaya çalışan
Küçük Muazzam Şeyler
Küçük Muazzam ŞeylerJodi Picoult · April Yayıncılık · 2019292 okunma
408 syf.
·
Puan vermedi
Cezmi… Namık Kemal’in sürgün zamanlarında yazdığı roman; edebiyatımızda tarihsel romanın ilk örneği olmakla beraber, romantizm anlamında da ilklerden olma özelliği taşıyor. Spoiler vermeden kısaca değinecek olursak: Aşk, kahramanlık, yiğitlik, cesaret gibi temaların Namık Kemal ustalığıyla anlatıldığı romanda; karakterler ekseriyetle gerçek kişilerden seçilmiş. Namık Kemal ayriyeten “şairlik” maharetini de serpiştirmiş. Adeta satranç maçına dönen bir iktidar mücadelesini okurken tahtanın başındaki oyuncuların zekasına hayran kalmamak elde değil. Çeşitli amaçlar için girişilen taht mücadelesinde tarafların kimisi motivasyonunu aşktan alırken kimisi ihtirastan, kimisi makam sevdasından, kimisi vatan sevgisinden almakta. Peki Hürremvari entrikaların da tuzu biberi olduğu bu amansız mücadeleyi kim kazanacak? En zeki mi, en hırslı mı en güçlü mü yoksa en masum mu? Bunun cevabını son sayfalara gelmeden anlamak oldukça zor. En yukarıda saydığım temalara -özellikle tarih ve romantizme- ilgisi olanlar için sürükleyiciliği tartışılmaz, doyurucu bir eser.
Cezmi
CezmiNamık Kemal · İskele Yayıncılık · 20194,598 okunma
779 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
29 günde okudu
. . BUDALA, F.M.Dostoyevski . .
𝐄𝐍 𝐈̇𝐘𝐈̇ 𝐈̇𝐍𝐒𝐀𝐍𝐈𝐍 𝐑𝐎𝐌𝐀𝐍𝐈:
Budala
Budala
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
, Mışkin karakterine boşuna ‘’Prens’’ yakıştırması yapmamış. Böyle birisinden kral da olur prens de. Gerçek bir beyefendi, tertemiz kalbiyle gönülleri fetheden yüksek karakterli örnek bir insan, Prens Mışkin… Prens Mışkin, en iyi insan olmanın tüm vasıflarına sahip karakterlidir. Lakin bu, çevresi
Budala
BudalaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201224,9bin okunma
Reklam
Hoşçakal Ala ...
Alnımıza yazılan kaderi bir psikiyatrist ne kadar değiştirebilir acaba? Değiştirdik sandığımızda o kader, tebdil-i kıyafet eder de yine çıkar mı karşımıza? Ala’nın geçmişi, kişisel tarihiyle girdiğimiz kıyasıya mücadeleyi kim kazanacak? Bilmem ki ... Ama bildiğim bir şey varsa, o da, bu hikâyenin burada bitmediği...
"Alnımıza yazılan kaderi bir psikiyatrist ne kadar değiştirebilir acaba? Değiştirdik sandığımızda o kader, tebdil-i kıyafet eder de yine çıkar mı karşımıza? Ala'nın geçmişi, kişisel tarihiyle girdiğimiz kıyasıya mücadeleyi kim kazanacak?Bilmem ki... Ama bildiğim bir şey varsa, o da, bu hikâyenin burada bitmediği..."
Sayfa 399Kitabı okudu
Alnımıza yazılan kaderi bir psikiyatrist ne kadar değiştirebilir acaba? Değiştirdik sandığımızda o kader, tebdil-i kıyafet eder de yine çıkar mı karşımıza? Ala'nın geçmişi, kişisel tarihiyle girdiğimiz kiyasıya mücadeleyi kim kazanacak? Bilmem ki... Ama bildigim bir şey varsa, o da, bu hikâyenin burada bitmediği ...
Sayfa 399Kitabı okudu
88 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Avcı hangisiydi?
Büyük bir balığın ava takılmasiyla başladı herşey, avcı balık mıydı yoksa yaşli adam mi? Santiago'nun hikayesi bu, deniz ile bağlantısını koparamayan denize aşık bir adamın hikayesi... Zor şartlarda hayatıni süren bir adamdır Santiago ve artık eskisi gibi balık avlayamadigi için yanına işi öğretsin diye çocuk bile vermiyorlardı. Ama evet bir gün yalnız denize açıldıginda mavi yüzgeçli kılıçbalığı takıldı oltaya ve zorlu macera başladı... Balığın teslim olmayıp savaşmasi, yaşlı balıkçının vazgeçmemesi. Bu mücadeleyi kim kazanacak, günlerce ac susuz uykusuz kalmak, ellerini kestirecek kadar o ipi bırakmamak, off değer miydi? Okurken "hadi be adam bırak şu olta ipini" deyip durdum, vazgeçmeliydi bence. Gözünü karartmak mi gerekti yoksa vazgeçmek doğru karar miydi? Sürüklendiği uzaklardan balık ile dönebilecek mi, vazgeçip yalnız mi dönecek yada dönebilecek mi?... Siz olsanız günlerce bir balığın peşinde perperişan bekler miydiniz? Bazen vazgeçmek daha mi doğru olurdu? Hayat böyle değil mi zaten? Tutunmaya çalışilan bir olta ile bağlılik hayata... Kitabı kesinlikle okumanızı tavsiye ederim Kisa ama çok anlamlı.. #yasliadamvedeniz #okumatrenii
Yaşlı Adam ve Deniz
Yaşlı Adam ve DenizErnest Hemingway · Bilgi Yayınları · 202331,9bin okunma
Reklam
304 syf.
·
Puan vermedi
·
22 günde okudu
Momo, aslında bir çocuk kitabı gibi dursa da daha çok yetişkinlere hitap ediyor. Hayatın koşturmasına daldığımız bu yüzyılda tam da evlerimize kapanmışken “neler kaçırdığımızı” bize bir kez daha hatırlayacak. Kitabın içeriğiyle ilgili ufak bir fikir verecek olursak; Momo, artık bir tiyatro harabesinde yaşayan küçük bir kızdır. İmsanların yardımıyla hayatta kalabilmektedir. Ancak onu ayıran bir özelliği vardır: Momo iyi bir dinleyicisine. Sonra insanların zamanını çalan “duman adamlar” ortaya çıkar. İnsanların artık Momo’ya dertlerini anlatacak vakitleri, birbirleriyle kovulacak hatta çocuklarıyla ilgilenecek zamanları bile yoktur. Ve bu hırsızlarla baş edebilecek tek kişi Momo’dur. İçimizdeki Momo’yla duman adamlara karşı olan mücadeleyi kim kazanacak, yine zaman gösterecek.
Momo
MomoMichael Ende · Pegasus Yayınları · 201765,6bin okunma
Alnımıza yazılan kaderi bir psikiyatrist ne kadar değiştirebilir acaba? Değiştirdik sandığımızda o kader, tebdil-i kıyafet eder de yine çıkar mı karşımıza? Ala’nın geçmişi, kişisel tarihiyle girdiğimiz kıyasıya mücadeleyi kim kazanacak? Bilmem ki... Ama bildiğim bir şey varsa, o da, bu hikâyenin burada bitmediği...
Sayfa 399
400 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Hayata Dön; Bir kız çocuğu düşünün aklınıza gelemeyecek hayal dahi edemeyeceğiniz acılar çekmiş, ona rağmen hayata bir kenarından tutunmuş yaşamak istemiş. Yaşadığı evde hep dışlanmış annesi babası bile sevmemiş küçük kızı. Bu kötü günlerde sadece okumuş, kitapları sevmiş bulduğu her şeyi okumuş, onlarla tutunmuş hayata. Hayatındaki travmanın asıl sebebi annesi. Yaşarken de yapmış yapacağını ama ölürken öyle bir yük bırakıyor ki küçük kızına " Anne baba ve yaşadığımız küçük toplum yazar kaderimizi" diyor psikolog kitapta. Ne kadar da önemli ve anlamlı bir cümle. Psikoloğu Ala'nın hayatına öyle bir dokunuyor ki her seans yaşama daha da tutunmasını sağlıyor. Ona inandığını hissedince önemli bir gelişme gösteriyor Alâ. Ala'nın anlattığı tüm anılarını kitabı okurken sonuna kadar hissettim. Onunla beraber iyileştim sanki. Gerçi yazar kitabın sonunda "Ala'nın geçmişi kişisel tarihi ile girdiğimiz kıyasıya mücadeleyi kim kazanacak? Bilmem ki" diyor ama gerçek bir yaşam hikayesi olduğunu düşünürsek geçirdiği değişim şahane. Bu kadar güzel ilerleyen genç avukat kazandı bence bu savaşı. Toplumda bu tür acıları yaşayan onlarca insan ve çocuk var. Kimsenin hayatı dışarıdan göründüğü gibi değil maalesef. Bu dünyada karşımızdakine verebileceğimiz en değerli şey SEVGİ özellikle de çocuklarımıza. Ben tavsiye ediyorum. Okuyacak olanlara şimdiden keyifli okumalar .
Gülseren Budayıcıoğlu
Gülseren Budayıcıoğlu
Hayata Dön
Hayata Dön
Hayata Dön
Hayata DönGülseren Budayıcıoğlu · Remzi Kitabevi · 202011,7bin okunma
28 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.