Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
224 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Eser Abdulkâdir Geylânî hazretlerinin sohbetlerinden, nasihatlerinden oluşuyor. Derece derece insanın içinden alacağı, kendine giydirecegi hasletler, dersler mevcut.. Avama ayrı, havâsa ayrı bir sesleniş.. Herkesin her bir ruhun alacağı ortak şekil özetle şöyle anlatılıyor: Nefsinin kölesi olma; Allah'a asi olarak da nefsine zulmetme. Rabbinin
Fütuhu'l-Gayb
Fütuhu'l-GaybAbdülkadir Geylani · Sufi Kitap · 20191,464 okunma
Risale-i Nur der ki; "Her kim olursan ol, bak, gör, yalnız gözünü aç, hakikatı müşahede et, saadet-i ebediyenin anahtarı olan imanı kurtar."
Reklam
Allahu Teâlâ ruhu, kendini tanısın, ilâhi sıfat muhabbetini müşahede etsin diye yaratıştır.
Namaz Dinin Direğidir !
Birgün Resulallah (Sallallahü aleyhi ve sellem), İmam-ı Ali`ye (Kerremallahü vecheh ve radıyallahü anh), (Ya Ali! Senin, namazın farzına, vacibine, sünnetine, müstehabına riayet etmen gerekir!) buyurunca, Ensar`dan bir zat dedi ki : ( Ya Resulallah! İmâm-ı Ali bunların hepsini bilir. Bize de bunların faziletini anlatır mısınız? Biz de ona göre
Sayfa 148 - Babıali kültür yayıncılığı 1.BaskıKitabı okudu
Okunan Kitaplar Hakkında Mühim Bir Mesele
Kıymetli kardeşlerim hesabımı açalı epey zaman oldu ama kullanmaya başlayalı henüz çok bir zaman geçmedi. Burada dikkatimi çeken ve Müslüman kardeşlerimi bizzat ilgilendiren bazı meselelere şahit oldum. Kısaca bunlardan bahsetmek istiyorum. Öncelikle şu en çok dikkatimi çeken işlerden birisi ki profil resminden muhafazakâr olduğunu görüp müşâhede
871 syf.
·
Puan vermedi
Risale-i Nur Okuma Aksiyonu
Risale-i Nur külliyatını okumaya ve anlamaya çalışırken karşılaştığım bazı tanıtıcı notları derledim. Önsöz Risale-i Nur, müşterileri aramaz; müşteriler onu aramalı, yalvarmalı.1 Kıymettar, kusursuz bir malın dükkâncısı müşterilere yalvarmaya muhtaç değil. Müşterinin aklı varsa yalvarsın.2 Müşteri olmak; Kur’an’ı anlamak istiyor muyuz?
Sözler
SözlerBediüzzaman Said Nursî · Rnk Neşriyat · 20135,5bin okunma
Reklam
Başkasının günahına ağlayan adam. Said Nursi.. Bir zaman, Eskişehir hapishanesinin penceresinde, bir cumhuriyet bayramında oturmuştum. Karşıdaki lise mektebinin büyük kızları, onun avlusunda gülerek raks ediyorlardı. Birden manevî bir sinema ile elli sene sonraki vaziyetleri bana göründü. Ve gördüm ki; o elli-altmış kızlardan ve talebelerden kırk-ellisi kabirde toprak ölüyorlar, azab çekiyorlar. Ve on tanesi; yetmiş seksen yaşında, çirkinleşmiş, nazarlardan nefret görüyorlar. Kat'î müşahede ettim. Onların o acınacak hallerine ağladım.
160 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Sevgili Kardeşim Oğuzhan;
İlk kitap, ilk cesaret ve ilklerin ölümsüz tazeliği... Evvela, eşime ve bana ayrı ayrı kaleme aldığın o zarif notlar için tekrar teşekkür ediyoruz. Çok mutlu ettin bizi... :) Sanırım sana ilk mektubu ben yazıyorum ve şu an bir sürprizi bozmuş bile olabilirim, gönlü kalem tutan o güzel dostlara selam olsun :) Henâ'larımız... Gözümüzü hayata
Henâ
HenâOğuzhan Âsım Güneş · Kitapyurdu Doğrudan Yayıncılık (KDY) · 202144 okunma
"Hiçbir şey görmedim ki, Allah'ı onda müşâhede etmiş olmayayım."
Renklerden renksizliğe kaçış...
İçimde dışarı çıkmak için uygun fırsatı kollayan anlamsız bir öfke var. Ya da kırgınlık. İnsana, insanlığa, yaşama, yaşantılara... Adını ne koyar sınırlarını nasıl belirlerseniz artık... Belki de alelade bir depresyondan kaynaklanıyordur bu söylemler, bil(e)miyorum. Ancak eşkaza fırsat bulur ve dışarı çıkarsa bu öfke, işte o zaman gerçek manada
Reklam
Mektup yazma geleneği günümüzde tamamen tükendi. Artık anlık mesajlaşma ile daha hızlı ve özensiz bir iletişim var. İnsanlar nasıl söylediğini değil, ne söylediğini düşünüyorlar. Modern çağ insanların edebi gücünü de örseledi. Uzun mesaj atmak istediği zaman “ şimdi yazmakla uğraşmayayım , ses atayım ” diyor insanlar. Böylece yazma kültürü
·
Puan vermedi
Risale-i Nur
Acizim, aciz olanı istemem derken Üstad ne demek istedi. Acizliğimi biliyorum, zaaflarımı biliyroum, kış olunca dört kat örtünmeden üşüyorum, yazın sıcak hava da bi kaç derece yükseldiğinde bunalıyorum, bi iki gün su içmeyip yemek yemesem organlarım, bedenim benim olmaktan çıkıyor, sevdiğim birini kaybetsem acıdan kıvranıyorum, başıma bi ağrı girse dünyayı sessize alırcasına herkesten kaçıyorum, doğal afet sırasında çaresizce koşturuyorum, denize biraz daha derine girsem boğuluyorum, ateşe el uzatamıyorum, yüksekten korkuyor karanlıktan ürküyorum, kabuslara hükmüm geçmiyor, benden daha güçlüsü beni eziyor, sustuklarım içime yara bana dert oluyor, def edemiyorum hastalıkları, ya doktora teslimim ya yataklara ya da uzanan bir merhametli ele. Yetemiyorum da kendime, acizim.. Hasta iken en çok müşahede ettiğim haldir bu duygu, acizim .. kendime, bedenime, duygularıma, geleceğime veya geçmişime hükmüm geçmiyor, hayat benimdir derim ama hayatımı acizliğimle anlamalıyım ki hayatım benim değil. Ben de benim değil. Rabbi Rahiminin bir emaneti olan her zerreme nasil benimdir, hayatımdır derim. Hayatı veren Hayy iken, ben'i yapan kendimim, ne yöne yaptığım beni ilgilendirmez sadece tüm kainatı ilgilendirir aslinda. Emaneti olduğunu bilirsen Rabbinin kainat hukukunu istila etmez yan çizmezsin. Bilmezsen emaneti olduğun Rabbi, emanete hıyanet eder, kainat hukukuna tecavüzde bulunursun. Sana uzanan her rızık kul olman içince kül et nefsini, olmasin emanete hıyanet. Acizliğini bil nefsim ! Aciz olana kul olma. Ve de ki; acizim aciz olanı istemem..
Sözler
SözlerBediüzzaman Said Nursî · Söz Basım Yayın · 20125,5bin okunma
Kalp, Sır ve Ruh arasındaki farklar
Kalp ile sır arasındaki fark şudur: Kalp değişkendir, döner ve farklı alemlerde dolaşır. Bazen sır ve Ruh perdesinde Hak Teala'nın izzetin görür, bazen sır ve Ruh örtüsüne meleklerin saflığını ve temizliğini müşahede eder. Bu perdede bazen kalp gözüyle nebi ve resullerin adımlarını görür, bazen kıyametten sonraki diriliş gününü gözünün önüne getirir, bazen de bu perdede kaza ve kadere nazar eder. Sır ise halden hale dönüşmez. "O seni görür" ibaresinin korku ve heybetinde istikrarlı bir şekilde durur. Gecesi, gündüzü, mukimliği ve seferi ondan haberdar olmadığı gibi, o da bunlardan haberdar değildir. Padişah-ı zü'l-celalin kendisine baktığını, ne söylese, ne yapsa ve ne düşünse hepsini gördüğünü bilir ve istiğrak haline geçer. Sır ile ruh arasındaki fark işe şudur: Ruh, padişah-ı zü'l-celalin, kendisini gördüğünü bilir. O' nun nazarıyla bütün varlığı edep ve hürmet olur. Hak Teala'dan başkasına yönelmez, başkalarıyla teselli olmaz, daima Hak Teala'nın cemalini müşahede eder.
292 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Ken Kesey - Guguk Kuşu İncelemesi
Merhaba arkadaşlar! Yine güzel bir inceleme için bir aradayız ve bugün Ken KESEY’nin Guguk Kuşu adlı romanını ele alacağız. Yazarın, gençlik yıllarında üniversitede eğitimine devam ederken, ilk taslağını ele aldığı kitabımızın orijinal adı “One Flew Over The Cuckoo’s Nest”tir ve 1 Şubat 1962 yılında Methuen & Co. tarafından yayımlanmıştır.
Guguk Kuşu
Guguk KuşuKen Kesey · Turkuvaz Kitap · 20071,611 okunma
Selamün Aleyküm..
* * * Ey hakikati arayan kişi, bu ağzı bağla. Yani çok yemekten, çok konuşmaktan vazgeç. Çünkü bunlar, hakikat alemi için birer göz bağıdır. Fazla yemenin ve değersiz şeyler konuşmanın mânâ âlemini müşâhede etmeye engel olduğunu gör.
Mevlana Celaleddin-i Rumi
Mevlana Celaleddin-i Rumi
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.