Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
331 syf.
·
Puan vermedi
Körlük
Körlük
Okuma gurubumuzun seçtiği, benimde uzun zamandır okumak istediğim bu kitabı genel olarak beğendim. Sürükleyici, merak uyandırıcı, akıcı, anlatımı sade ve oldukça ilginç, değişik bir tarzda yazılmış iyi bir roman diyebilirim. Konusunu okuyanlar bilir ben biraz eleştiri yazmak istiyorum.. Betimlemeler anlatım çok güzel, ancak bazı yerde dozunu kaçırmış. Kötülüğün ve iğrenç olayların o kadar açıklayıcı anlatılması bazen midemi bulandırdı. Bazı yerlerde bir şeyden örnek vereceği zaman milyon tane vermese daha iyi olurmuş sanki.. Noktalama işaretlerinde niye cimri davranılmış onuda anlayamadım, konuşmalar nerde başlıyor nerde bitiyor belli değil. Karakterler konuşuyor mu düşünüyor mu anlaşılmıyor. Cümleler o kadar uzun ki alıntı yaparkan hep keserek kullanmak zorunda kaldım. Kitabın bazı yerlerinin de +18 olduğunu belirtmeden geçemiycem.. Yazarın diğer kitaplarını da okumak istiyorum bakalım ne zaman nasip olacak. Herkese bol kitaplı günler keyifli okumalar.. Dip not... Bu kitabı okurken tevafuk olacak youtu.be da görme engelli bir çiftin videolarına rastladım. Çok tatlı sempatik yeni evli bu çift çektikleri videolarda günlük hayatlarından kesitler sunmuşlar. Kitapta anlatılanların yaşadıklarıyla onların yaşamının uzaktan yakından alakası olmasada görmeyen insanların yaşam şartlarını oradan gözlemlemiş oldum. Belki sizde izleyip kanala abone olabilirsiniz. Sosyal farkındalık açısından tavsiye ederim.. İzlemek isterseniz linke tık tık :)) youtu.be/E-sAYK3TDK4?si=... youtu.be/RAHBNWh2qLY?si=...
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022103,8bin okunma
253 syf.
·
Puan vermedi
Teknik Konularda Şaz Eserlerin Önemine Dair
Torrey, kitabını çok güzel bir zemine oturtmuş açıkçası. Bu zemini de yeniden yaptığı tanımlarla ile çok güzel çevrelemiş ve sınırlandırmıştır. Eğer bu tanımın teklifine ikna olabilirseniz; ilk birkaç on sayfada eser üzerindeki düşünceler bir yerden sonra senkronize olmaya başlıyor yazar ile. Yazar ilk olarak normal ve anormal tanımlarını
Psikiyatrinin Ölümü
Psikiyatrinin ÖlümüEdwin Fuller Torrey · Öteki Yayınları · 199422 okunma
Reklam
70 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Zweig okuyacaklara tavsiyem, yazarın hayatını okumadan kitaplarını okumaya başlamayın. Önce neler yaşadığını okuyun ki kitaplarda karşılaştığınız duygularla bağdaştırın yazarı... Gelelim Korku'ya... Elinizdeki kitap; boş cümlelerle, uzun ve yorucu tasvirlerle dolu değil. O kitap ki, ilk sayfayla birlikte yine sizi içine çekiyor, bir süreliğine hayatla bağınızı koparıyor... Tek düze yaşamaktan, evliliğinden, çocuklarından, mevcut hayatından sıkılan ve heyecan arayan bir kadın ile karşılaşıyoruz kitapta. Başarılı bir avukat ile sürdürdüğü evliliğinde heyecan olmadığını fark edince, bir gönül macerasına atıyor kendini Irene. Yine de aradığını bulamıyor bu ilişkide. Ta ki karşısına çıkan şantajcıya kadar... Okurken, Irene ne hissediyorsa aynısını hissettim; korkularını ben de yaşadım sanki onunla. İnsan ruhunun analizini öyle iyi yapmış ki Zweig, kitap boyunca heyecanlı bekleyişlerim hiç son bulmadı. Kısacası... Korkunun her şeklini okuyacaksınız. Irene ile birlikte heyecanlanacak, pişman olacak, tereddüt edeceksiniz. Hem Irene için üzülecek hem de bunu hak ettiğini düşüneceksiniz. Bir yandan yakalansın, herkes öğrensin yaptıklarını diyecek; bir yandan bu Korku ona yeter hissine kapılacaksınız. Okuyunuz, tavsiyemdir... :)
Korku
KorkuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Yayınları · 2022102,8bin okunma
·
Puan vermedi
Biat etmiyorsan yoksun, hain ve „âdi“sin
Gazete Duvar'da şöyle bir haber okudum: "Prof. Dr. Yılmazçelik ile Doç. Dr. Erdem`in birlikte kaleme aldıkları “II. Abdülhamid Döneminde Dersim Sancağındaki İdari Yapı ve Ulaşım Ağı” başlıklı makalelerinde, 1892 tarihli Mamuretülaziz (Elazığ) vilayetine ait salnameden (yıllık) gerçekleştirdikleri doğrudan alıntıda “Kürt” kelimesini “
Börklüce Mustafa  Güneşin Altında Çarmıha Gerilenler
Börklüce Mustafa Güneşin Altında Çarmıha GerilenlerLeopold Schefer · Ceylan Yayınları · 20199 okunma
360 syf.
·
Puan vermedi
~Aşk gibi aydınlık ölüm gibi karanlık~
Kitabın girişinde Gılgamış Destanı'ndan bir alıntı yapılmıştır. Bin yıldan sonra Baz da, aynı fersahlardan geçerek, Dağlar Ülkesi'ne, "karanlık" diyara doğru yola çıkar, ancak amacı Gılgamış'ın amacıyla aynı değildir. Biri ölümsüzlük otunu arar, öteki koynunda ölümü gezdirir. Bu yüzden amaçları gibi kaderleri de birbirine benzemez. Böylece, roman umutsuzlukla son bulur. Selim Temo'ya göre Baz, Gılgamış'ın aksine “ışığı bulduğu yerde kaybeder”.
Aşk Gibi Aydınlık Ölüm Gibi Karanlık
Aşk Gibi Aydınlık Ölüm Gibi KaranlıkMehmed Uzun · İthaki Yayınları · 20209,5bin okunma
192 syf.
7/10 puan verdi
Hata Nerede?
Öncellikle bu tarz kitapları okuyacak okur kitlesi en azından belli bir tarih, coğrafya ve batı ile doğu toplumları sosyolojik yaklaşımlarından bilgi birikimine sahip olmalı ve bu tek taraflı kanalize olmamalı ayrıca objektif düşünebilmeli. İnceleme yapmamayı düşündüm sonuçta profosyonel bir eleştirmen değilim fakat incelemeler ve diğer yorumlarda
Hata Neredeydi?
Hata Neredeydi?Bernard Lewis · Kronik Kitap · 20201,678 okunma
Reklam
160 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Uzun zaman önce
UZUN ZAMAN ÖNCE AV. ZEKERİYA ÇETİN Herkese merhabalar benim sevgili dostlarım. Kitap yorumu öncelikle 58.sayfada kaderinden kaçamazsın adlı bölümden bir alıntı ile başlamak istiyorum. - Unutmak istiyor ama unutamıyor. Çünkü kader yuvarlak. Ne yöne giderse gitsin, İnsan hep aynı yöne varıyor ve hep aynı yollardan geçiyor. Mine Söğüt Madam Arthur
Uzun Zaman Önce
Uzun Zaman ÖnceZekeriya Çetin · İnkılap Kitabevi · 202392 okunma
200 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
“Sessizlik gürültüden çok daha ağır bir şey.” Dışardan hep mutlu olarak gördüğümüz aileler vardır. Beraber yemekler yenilir, mutlaka her bayram beraber bir araya gelinir, çoluk çocuk herkes şen şakraktır. Gelinler, damatlar artık kaynaşmışlar onlardan biri olmuşlardır. Gerçi, gerçekten var mıdır böyle aileler? Yoksa görünüşte mi bir şeyler böyle
Söyleme Bilmesinler
Söyleme BilmesinlerŞermin Yaşar · Doğan Kitap · 20234,275 okunma
296 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
Merhaba Beni zorlasa da , çok keyifle okuduğum bir eser oldu.. Keyif aldığım konu da kitabın içeriği ve bilgi yüklü olması. Geçmiş 'e gitmek anılarını hatırlamak ister miydiniz? Günümüz de yaşadığınız kaygı ve korkuların nedenini orada bulsanız ve bunu çözsek bu vesile ile ne şahane olurdu değil mi? Kitap da geçmişine takıntılı iki kişinin ( bu kısımdaki detayı geçiyorum ) yollarının kesişmesi ile başlıyor Hafızasını yitiren alzheİmir ve demans ve hafıza kaybı yaşayan hastalar için geçmişe gitmelerini ve iyileşmeleri adına geçmiş odaları kurulur. bu küçük odalara okadar ilgi çoğalır ki , sonrasın da bu işi büyütmeye karar verirler.klinikler açılır .Bu klinikler dünya da nam yapmıştır ilgi ve talep o kadar çoktur ki sadece hastalar değil gelecek kaygısı yaşayan , korkuları olan bir çok kişi de kliniğe gelmeye başlar...Heyecanlı ve konusu farkı olan bu kitaba şans verin Benden size bir nasihat, çocukken bıraktığınız yeri uzun bir aradan sonra asla ziyaret etmeyin, asla. Değiştirilmiştir, zamandan arındırılmıştır, terk edilmiştir, hayalet gibidir. Orada. Hiçbir şey. Yoktur. #alıntı Sizce de doğru değil mi?
Zaman Sığınağı
Zaman SığınağıGeorgi Gospodinov · Metis Yayıncılık · 0462 okunma
144 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
58 günde okudu
Kitabın sunuş bölümü ile başlamak istiyorum yaklaşık 30 sayfaya kadar sürüyor. Hem sunuşun uzun olması hem de kullan dığı Arapça ve yabancı sözcükler sıkabiliyor. Çevirmen okumanın insanı ne kazandıracağı ile ilgili insanın özüne dair,çevirmenlere dair, öğretmenlerlere dair, millet olarak kitaplara olan ilgimiz ve alakamızla ilgili ve benzeri
Okumak, Yazmak ve Yaşamak Üzerine
Okumak, Yazmak ve Yaşamak ÜzerineArthur Schopenhauer · Say Yayınları · 20133,663 okunma
Reklam
680 syf.
·
Puan vermedi
·
18 günde okudu
Huzursuzluğun kitabı ismiyle müsemma...
Yazarımız
Fernando Pessoa
Fernando Pessoa
düşlerde yaşamayı, gerçek, sıradan yaşamaya tercih etmiş. Ölümünden sonra sandıkta bulunan eserleri derlenip yayınlanmış. Kitap günlük şeklinde olsada; gündelik yaşamın sıradanlığı değil, düşlerle varoluşu anlatmış. "Olaysız yaşamöykümü, hayatsız hikâyemi anlatıyorum. Bunlar benim İtiraflar'ım; ve bu itiraflarda hiçbir şey söylemiyorsam bu, söyleyecek bir şeyim olmadığındadır." Der. Ama söylediği birçok aforizmaları mevcut. Varoluşu öyle güzel metaforlarla süslemiş ki okuyup anlamam biraz uzun sürdü. Ne çok alıntı yapmışım. Paylaşmadıklarım da mevcut. Özetle sevdim. Kitabı anlatmaya benim kelimelerim anlasız kalıyor. Okuyup görmenizi tavsiye ederim. Güzel okumalar.
Huzursuzluğun Kitabı
Huzursuzluğun KitabıFernando Pessoa · Can Yayınları · 202110,5bin okunma
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Süveyda, İstanbul'da yaşayan, yeni boşanmış, tek çocuklu bir akademisyendir. Zor bir dönem sonrası çocuğunu eşine bırakıp bir yolculuğa çıkar. Aslında bir arayışta olan Süveyda için bu yolculuk, bir içsel yolculuktur. Önce Nepal, Katmandu’ya gider. Manastırda bir süre meditasyon deneyimi yaşadıktan sonra bir rüya görür. Rüyasında Rumi’yi görmüştür ve çok etkilenir. İçindeki boşluğu kapatmak için son durağı Konya olacaktır. Kitap mindfulness felsefesi üzerine yazılmış bir roman aslında. İnsanda eskiden beri olan doğal bir yetenek olarak görülen mindfulness, algıları yeterince açıp zihinden geçen düşünceleri, vücudun hissettiklerini, kısacası gerçekleşenleri anlamak ve yargılamadan onlarla kalabilme, kabullenebilme durumu olarak görülüyor. Kısaca zaman farkındalığı ve zamanı kabullenebilme anlamlarına geliyor. Roman da bu konu üzerine yazılmış, mistik öğretilerle dolu, ruhani bir eser. Yazarın bu konudaki uzmanlığı da düşünülünce, zamanda farkındalık adına, şahane bir eser olarak ortaya çıkmış. Kişinin amaçları ve yaşanılanları kabullenip, berrak bir zihin elde etmesi açıdan güzel bir eser. Türü sevenlere tavsiyemdir. #BudayıArarkenRumiyiBuldum ^ ^ #alıntı Buda'yı ararken, Ders 15: Her sabah güneş yeniden doğar ve her gün taze bir başlangıçtır. Tıpkı Mevlana Celaleddin Rumi'nin dediği gibi; her gün bir yerden göçmek ne iyi. Her gün bir yere konmak ne güzel. Bulanmadan, donmadan akmak ne hoş. Dün, dünle beraber gitti, cancağızım. Ne kadar söz varsa düne ait. Şimdi yeni şeyler söylemek lazım. ^ ^ #inkılapyayınevi #bilgeuzun #edebiyat #bloghemsire #mistik #arayış #mindfulness
Buda'yı Ararken Rumi'yi Buldum
Buda'yı Ararken Rumi'yi BuldumBilge Uzun · 202359 okunma
56 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Samanadam
***** Korkulukta, korkmayı temsil eden tek şey belki sadece ismiydi. Korkuluk olmasına karşın kimseye zararı yoktu. (syf.5) İsimlerin, etiketlerin, nesnelerin anlamlarına ne kadar çok takılıyoruz. Aslında her birine verdiğim isimler, etiketler veya anlamlar sadece bizimle ilgiliymiş. Bizler sıklıkla birilerini veya bir şeyleri verdiğimiz anlama
Samanadam
SamanadamAnooshirvan Miandji · Bilgi Yayınevi · 2015170 okunma
544 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 günde okudu
Çalıkuşu Kitabı yeni bitirdim. Yazıp yazıp siliyorum yani nerden başlasam nasıl içim de ki duyguları anlatırım. Bilemiyorum spoiler vermek istemiyorum zaten bi anlatsam dur durak bilmeden anlatırım insanın kendinden bir şey bulduğu, şeylere karşı bakışı bu bir kitapta olabilir. ne kadar dolu dizgin, mesela ben bu kitabı hiç unutmayacağım Çalıkuşu ‘nun yazdığı her satırı sanki onunla yaşamış onu uzaktan izlemiş gibi zihnime kazıdım. Bu kitapta nasıl güzelliğin ve yalnızlığın “toplumsal bir sorun” başa bela olduğunu okuyacaksın… ve bitmek tükenmek bilmeyen üst üste kaybetmeleri sonra birilerinin elinden tutmasının verdiği mutluluğu ah daha nice duyguları yok yok tamam uzun uzun anlatmak istesem de duracağım. Bir alıntı ile konusunu bırakıyorum aşağı ama şunu bilin ki ömrünüz de bir daha okunması gereken bir eser.. çok çok tavsiye ederim Alıntı ÇALIKUŞU, Reşat Nuri Güntekin''in en yaygın ününü kazandığı ilk romanı. Romanda, iyi öğrenim görmüş bir İstanbul kızının, Anadolu'nun çeşitli köy ve kasabalarında öğretmen olarak yaşadığı serüven anlatılır.Serüven yönü ağır basan bu romanda, kişilerin duygu dünyaları, ülke gerçeklerinden soyutlanmadan verilir. Çalıkuşu, her yaştan insanın rahatlıkla okuyup sevebileceği önemli romanlarımızdan biridir.
Çalıkuşu
ÇalıkuşuReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 2019101,8bin okunma
48 syf.
8/10 puan verdi
“Benim için her şey bir yana, para bir yana” Diyor kitabında
O. Henry
O. Henry
Güzel bir alıntı ile başlamak istedim.
O. Henry
O. Henry
Her ne kadar paranın önemine öyküsünde savunsa da unuttuğu çok önemli bir şey vardı. Paranın bile satın alamadığı şeyler. Kitabı okurken birazcık sıkıldım. Fakat uzun zamandır göz ardı ettiğim geçmişteki eski duygularımı hatırlattı bana.
Bir Noel Hediyesi
Bir Noel Hediyesi
5 kısa öyküden oluşuyor ama beni en çok 2 öyküsü etkiledi. Her öyküsünde bizleri farklı duygular ve farklı anlamları ile karşılıyor. Beni en çok etkileyen öykü “Bir Noel Hediyesiydi.” Birbirlerine anlamlı bir hediye alabilmek için hayatta değer verdiği şeylerden vazgeçmesi beni oldukça cezbetti. Diğer öyküsü ise “Hırs Tanrısı ile Aşk Meleği” öyküsü oldu babası paranın getirilerini savunurken oğlu aşkın gücünü savunmaktaydı. Ben her ikisini savunmasam da paranın bile asla alamayacağı şeyler olduğunu düşünenlerdenim. Okurken çok keyif aldığım kısa bir kitap oldu. Umarım sizlerde okurken oldukça keyif alırsınız.
Bir Noel Hediyesi
Bir Noel HediyesiO. Henry · Can · 2021555 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.