Köyün birinde yaşlı bir adam yaşarmış. Oldukça fakir. Ama kral bile onu kıskanırmış. Beyaz bir atı varmış herkesin dilinde olan. Kral atını alabilmek için koca bir hazine teklif etse de yaşlı adam satmaya yanaşmamış.
“Bu at, bir at değil benim için. O benim kıymetli dostum. İnsan dostunu satar mı hiç?” dermiş hep.
Bir sabah bakmışlar ki, atın
...
- Sen buraya nasıl geldin?
Bizim evimiz hemen şu köşede. Canım sıkıldığında gelip buraya oturuyorum. Görmesem de kulaklarım işitiyor. Buradaki insanlar, açık hava bana iyi geliyor. Önceleri annem getiyordu. Sürekli geldiğim için
yolu ezberledim, başıma yürüyerek gelebilyorum artık.
- Okula gidiyor musun?
- Evet, görme engeliler okuluna
Esas olan 25' ine kadar öğrendiklerinizdir. O yaşa dek okuduğunuz kitaplar, seyrettiğiniz filmler, gördükleriniz hayatınız boyunca sizinle kalır. Belli yaşlardan sonra öğrendiklerinizi aynı hızla unutuyorsunuz.